Taksim'in için arkeologlar ayaklandı
Abone olTaksim Meydanı Yayalaştırma Projesi, tarihi kalıntılara takıldı. Arkeologlar projenin acilen durdurulmasını istedi.
Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi kapsamında yürütülen
çalışmalar sırasında, geç Osmanlı dönemine ait iki su gideri
bulundu. Taksim Kışlası'na ait olduğu tahmin edilen 80 santimetre
çapındaki tarihi kalıntı nedeniyle çalışmalar
durduruldu.
İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 31 Ekim 2012'de başlayan Taksim
Meydanı Yayalaştırma Projesi'nin devam ettiğini ifade ederek,
çalışmalar sırasında, asfalttan 60-70 santimetre aşağıda, 80
santimetre çapında tarihi kalıntılar bulunduğunu söyledi.
ARKEOLOJİ MÜZELERİ MÜDÜRÜ İNCELEMELERDE
BULUNDU
Yetkililerin haber vermesi üzerine İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü Zeynep Kızıltan ile kazı alanına gittiklerini ve incelemelerde bulunduklarını anlatan Bilgili, şunları kaydetti:
''İlk gözlemlere göre, iki ihtimal üzerinde duruyoruz. Bu su
gideri Taksim Kışlası'na ait bir su gideri olabilir. Maksem'den
kaynaklanan bir su yolu da olabilir. Ama daha çok Taksim
Kışlası'nın atık su gideri ihtimali üzerinde duruyoruz. Bunlar ilk
tespitler. Koruma Kurulu raportörleri sabah bizimle kazı alanına
geldi, raporlarını tuttu. Koruma Kurulu yarın toplanacak ve bu
konuya görüşecek. Koruma Kurulu üyeleri, su giderini yerinde görmek
isteyebilir. Koruma Kurulu'nun vereceği karar doğrultusunda
Arkeoloji Müzeleri çalışmalara devam edecek. Su giderinin
bulunması, Taksim Meydanı'ndaki genel çalışmaları engelleyen bir
süreç değil. Karar sürecini mümkün olduğu kadar hızlandırmaya
çalışacağız'' diye konuştu.
KÜLTÜR TAHRİBATINA İZİN VERMEYECEĞİZ
Su giderinin geç Osmanlı dönemine (1800-1900) ait olduğunu
belirten Bilgili, ''Çalışmalar şu anda lokal olarak durduruldu.
Diğer çalışmalar devam ediyor. Görevli bir arkeolog, çalışma
alanını sürekli gözetim altında tutuyor. Herhangi bir kültürel
varlığın tahribatına müsaade etmeyeceğiz'' dedi.
Bilgili, su giderinin nereye kadar uzandığını henüz tespit edemediklerini, çalışmaların devam ettiğini bildirdi.
JEORADAR SİSTEMİYLE YÜZEYDEN ARAŞTIRMA YAPILMADI
Taksim Platformu'ndan yapılan açıklamada, Taksim'de Maksem adıyla bir su dağıtım sistemi bulunduğunun kent yönetimi dahil, hemen herkes tarafından bilindiği belirtildi.
Prof. Dr. Kazım Çeçen'in hazırladığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bastırılan kitaplarda ve belgelerde de yer alan bu su kemerinin, önemli ve bilinen bir su sisteminin parçası olduğu anlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Jeoradar sistemiyle yüzeyden bir araştırma yapılmasına dahi
ihtiyaç duyulmadan girişilen kazılar ve inşaat, tarihin tahrip
edilmesine neden olmaktadır. Çünkü inşaatın acelesi vardır ve yerel
seçimlere yetiştirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle inşaat, daha
kurul kararı bile beklenmeden ihale edilmiştir. İş makineleri ile
yapılan kazılarla yalnızca İstanbul'un en güzel caddeleri ve kentin
merkezinde kalan son yeşil alanlar değil, Osmanlı eserleri de yok
edilmektedir.
ŞEHİRCİLİK ADINA BİR SKANDAL
İnşaat, rant ve inat uğruna, züccaciye dükkanına girmiş fil misali yürütülmekte, her geçen gün kentin dokusunu ve ruhunu tahribe devam etmektedir. Ortaya çıkan durum, şehircilik adına bir skandaldır. Kentin en önemli kamusal alanında kavşak çözümü olarak ele alınan proje ve uygulanan yöntem çağdaş şehircilik standartları açısından da kabul edilebilir gibi değildir.''
Projenin, kent dışındaki bir otoyol inşaatı yöntemiyle
yürütüldüğü öne sürülen açıklamada, projenin hiç olmazsa çok
boyutlu olarak, farklı öncelikler dikkate alınarak ve katılımla
geliştirilmesi ve yönetilmesi gerektiği savunuldu.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GÖREVİNİ YERİNE
GETİRMİYOR
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, en temel görevini yerine getirmediği, bir bütün olarak ele alınması gereken kentin en önemli rekreasyon ve kamusal alanının, gelişigüzel ve parça parça inşaata açıldığı iddia edilen açıklamada, projenin arkeoloji boyutunun inşaat aşamasında ortaya çıkmasının da bunun bir göstergesi olduğu öne sürüldü.
İnşaat geri dönülemez bir aşamaya gelmeden uygulamanın acilen durdurulmasını talep eden platform, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni de projeyi yeniden gözden geçirmeye ve bu kamusal alanı canlandıracak, farklı öncelikleri gözetecek, alternatifleri ortaya koyacak, demokratik katılımı sağlayacak bir proje yönetimi sergilemeye davet etti.