Taksim piyanisti piyanosuna trafik otoparkında kavuştu
Abone olTaksim Meydanı'nda Gezi eylemleri gecesinde verdiği piyano resitaliyle tanınan piyanist Davide Martello, polis müdahalesi sırasında 'emniyet otoparkına' götürülen piyanosuna kavuştu. Mardello, Rengin Arslan'ın sorularını yanıtladı.
Davide Martello İtalyan bir piyanist. 31 yaşında.
Dünyanın farklı yerlerinde meydanlarda, tarihi mekânların önünde piyano çalıyor yıllardır. Türkiye onu, Taksim Meydanı'nın önünde tanıdı. Hem de meydanın en hararetli günlerinde.
Aslında kendi CD'lerini satıyor farklı şehirlerde ama,
"Taksim'de satmadım" diyor. Buraya sadece özgürlük ve barış için
geldim.
Sofya'dayken Gezi Parkı olaylarını, polis şiddetini görmüş televizyonda ve insanlara müzikle mesaj vermek için koyulmuş yola.
Taksim'in üstüne sinmiş gergin atmosferde Çav Bella'yı da çalıyordu, Yiğidim Aslanım'ı da. Taşına toprağına biber gazı sinmiş bir meydanın ortasında kuyruklu piyanosuyla, notalarıyla yüzleri gülümsetiyor, duyguları coşturuyor; hatta bazılarını ağlatıyordu.
Martello'nun söylediğine göre meydanın ortasında bekleyen polisler, "ilk kez kasklarını çıkarıp, müziğe kulak veriyor ve eylemcilerle polisler ilk kez birbirleriyle konuşuyorlardı."
Ama Cumartesi günü farklıydı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı'nın boşaltılacağını söylemişti. Bunu duyunca müdahaleyi engelleyebileceğini düşünmüş. "Eğer alanda kalırsam ve piyanomu çalarsam bir şey yapmayacaklarını düşündüm," diyor.
Meydanın ve Gezi Parkı'nın gaz bombası ve tazyikli su ile "boşaltılmasından" dakikalar önce, piyanosunu aracından indirmiş, ilk şarkısını çalmaya hazırlandığı sırada, müdahale başlamış.
Sonrasını bugün buluşup konuştuğumuz Davide Martello anlatıyor: "Herkes kaçmaya başladı. Maskem vardı ama gaz o kadar yoğundu ki işe yaramadı. Bir yere gittim, soluklandım. 15 dakika sonra piyanomun yanına gittim ve bıraktığım yerde buldum. Etrafta kimse yok sandım ama polisler varmış, görmemişim. Piyanomu çalmaya başladım. Polisler geldi. Beni kolumdan tuttular."
Bunu söylerken sol kolundaki morluğu gösteriyor Martello. Olayın üzerinden dört gün geçmiş ama morluk geçmemiş.
Devam ediyor: "Piyanomu arabaya yüklememi söylediler. Neden göstermediler. Beni de gözaltına almak istediler ama arkadaşım kurtardı."
Sonra tekrar ediyor az evvel söylediklerini biraz dalgın bir halde: "Her şeyi aldılar, hiçbir neden göstermeden." Piyanosu Kasımpaşa'da bir otoparka götürüldü.
İtalyan Konsolosluğu'na başvurdu, bir avukatla konuştu, karakola gitti; piyanosunu geri istedi.
Beklediği an bugün geldi.
'Piyano nedensiz alındı, nedensiz bırakıldı'
Bizim Martello ile konuşmamızdan bir saat sonra o piyano "serbest bırakıldı". Aynı alındığı anda olduğu gibi, nedensiz bir şekilde geri verildi.
Bana telefonla haber verdiğinde, piyanosunun durumuyla ilgili belirsizlik sürerken durgun, biraz yorgun ve endişeli sesinden eser kalmamıştı.
"Sesimi aldılar. Piyanom olmadan güçsüzüm," diyen adamın sesi de geri gelmişti.
Bir yandan piyanosunu taşıyan aracı sürerken, bir yandan telefonda, "Sesimi geri aldım, çok iyiyim, çok mutluyum" diyordu. Kaç kere "çok mutluyum" dediğini saymak mümkün değil.
"Peki durumu nasıl" diye soruyorum piyanonun. "Gayet iyi" oluyor yanıtı. Hemen orada, piyanonun tutulduğu otoparkta oturup çalmış zaten...
Yanında tüm bu süreçte ona destek olan, onu gözaltına alınmaktan kurtaran arkadaşı var. Heyecanla o alıyor telefonu, "İnanabiliyor musunuz, Pazar günü gittiğimizde, 'piyanoyu alamazsınız, polise gidin' diyen adamlar, bir anda geri verdi onu. Üstelik bir de sarıldılar bize," diye anlatıyor yaşadıklarını.
Yeniden söyleşimiz sırasında konuştuklarımız aklıma geliyor. Müziğinin sadece özgürlük ve barış için olduğunu anlattığı anlar o kadar çok ki kısacık konuşmamızda.
Sonra piyanonun önünde, sevgilisine evlenme teklifi eden adamı anlatışı... "Müziğin mucizeler yaratabileceğine" olan inancı... 7 yaşından beri çaldığı piyano ile "biber gazına" direnişi.
Yiğidim Aslanım şarkısını, yanında mırıldanan insanları dinleyerek, doğaçlama çalışı.
Dünyada ilk kez bir protestonun, polislerin, eylemcilerin ortasında çalan Davide Mortello'nun bundan sonraki durağı hangi ülke, hangi şehir olacak bilinmez ama notalarıyla, piyanosunun bu serüveniyle, sesiyle tanışık olanlar muhtemelen müziğin mucizesini hiçbir zaman unutmayacaklar.