Tacizci sevgililerin cezası kesildi

Adana'da komşusunun 11 yaşındaki kızı G.C.'nin meyve suyuna ilaç katıp, birlikte olması için sevgilisine götürdüğü suçlamasıyla tutuklu yargılanan 31 yaşındaki Gülbani Dağdelen ile sevgilisi 45 yaşındaki Hakkı Ayvaz, 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından toplam 13.5'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bir cinayet soruşturması sırasında polisin yaptığı telefon dinlemesi sayesinde yakalanan Dağdelen ile Ayvaz, mahkemede pişman olduklarını söyledi, hakim cezada indirim yapmadı.

Geçen ekim ayında meydana gelen olayda Gülbani Dağdelen, sevgilisi Hakkı Ayvaz'ın isteği üzerine, cinsel ilişkiye girmesi için komşusunun ilköğretim okulunda okuyan kızı G.C.'yi hedef seçti. Adana'nın Seyhan İlçesi'ne bağlı Sarıhamzalı Mahallesi'nde oturan kızın annesi Adile C.'yi, "AK Parti'den öksüz çocuklara yardım dağıtılacakmış, kızına da yardım alalım" diyerek kandıran Gülbani Dağdelen, küçük kızı yanına aldıktan sonra cep telefonuyla sevgilisi Hakkı Ayvaz'ı arayarak, "Kızı ayarladım. Okuldan getiriyorum. Meyve suyuna ilacı koyup içireceğim. Ancak 50 lira isterim" dedi.

Bir cinayet soruşturması kapsamında telefon dinlemesi yapan polisin takibine takılan Hakkı Ayvaz ile Gülbani Dağdelen'in peşine düşen ekipler, ikiliyi bir süre oturdukları parkta görüntüledi ve küçük kızla birlikte minibüse binerken yakaladı. Çıkarıldıkları mahkemede tutuklanan Hakkı Ayvaz ve sevgilisi Gülbani Dağdelen hakkında, 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı, cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından Adana 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

'YAŞI BÜYÜK KIZ İSTEDİM'

Yargılandıkları mahkemede suçlamaları reddeden Hakkı Ayvaz, evli ve 8 çocuğu olduğunu söyledi. Sevgilisi Gülbani Dağdelen'den 18- 19 yaşlarında birini getirmesini istediğini ileri süren Ayvaz, olayı şöyle anlattı: "Gülbani ile haziran 2010'dan beri görüşüyorum. Geceleri alkol alırım. Gülbani ile yaptığım telefon görüşmesinde, ailevi sorunlarımın da olması nedeniyle ile kendisinden 18- 19 yaşlarında birisini getirmesini istedim. O da 'Tamam' dedi. Olay günü merkez parkta buluştuk. Ancak kızın yaşının küçük olduğunu görünce herhangi bir şey yapmadım. İlk görüştüğümüzde ayrılacaktım. Ancak 'Karnımız aç' deyince, büfeden cips ve meyve suyu aldım. Daha sonra kendilerinden ayrılacaktım. Ancak polisler yakaladı."

'GENÇ KIZ İSTİYORDU'

Mahkemede Hakkı Ayvaz ile gönül ilişkisi olduğunu anlatan Gülbani Dağdelen ise şunları söyledi: "Onu kıskanıyordum. Benden sürekli, özellikle alkol aldıktan sonra genç kız getirmem konusunda istekte bulunuyordu. Bana telefon görüşmesinde son kez genç kız istediğini söyledi. Başka bir istekte bulunmayacağını da söyledi. Kızı, annesinden 'AK Parti'den yardım alacağız' diye aldım. İlacı da daha önce aldım. Minibüs beklerken kıza içinde ilaç bulunan meyve suyunu verdim. Ancak otobüs geldiği için kız içmedi, attı. Amacım Hakkı'nın kızı küçük görüp, cinsel isteklerinden vazgeçmesi idi. Kendisine teslim etmeyecektim, pişmanım."

'İLACI İÇMEDİM'

Kendisine içirilmek istenen meyve suyunun tadı değişik olduğu için içmediğini belirten G.C. de ifadesinde, "Gülbani bindiğimiz minibüste telefonla Hakkı ile görüştü. Götürdüğü parkta bir süre dolaştık. Daha sonra benden bir süre uzaklaştılar. Hakkı, Gülbani'ye para verdi. Minibüse birlikte bineceğimiz sırada polisler bizi yakaladı" dedi.

Sanıklardan şikayetçi olan kızın annesi Adile C. ise olaydan polisin bilgi vermesiyle haberinin olduğunu söyledi.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Hakkı Ayvaz ve Gülbani Dağdelen'i, 'cinsel taciz' suçundan 1 yıl 6'şar ay, 'tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan da 12'şer yıl olmak üzere toplam 13.5'ar yıl hapisle cezalandırdı. Mahkeme heyeti cezalarda hiçbir indirime gitmedi

ÖNCE DÖVDÜ SONRA TECAVÜZ ETTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Erzurum'un Pasinler ilçesinde öğretmen A.K'yi darbederek tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklanan iki sanığın yargılanmasına başlandı. Erzurum 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya tutuklu sanıklar Ümit Aydemir ve Kadir Narmanlı, sanıkların avukatlarıyla yakınları katıldı.

''Adam öldürmeye teşebbüs'', ''cinsel saldırı'', ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma'' suçlarından tutuklu bulunan sanıkların ilk duruşmasında kimlik tespiti yapıldı.

Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş, sanıklara üzerlerine atılı suçları ve haklarını hatırlatarak, savunma yapmaları için söz verdi.

Tutuklu sanık Aydemir, savunmasında, okuma yazması olmadığını ifade ederek, emniyet ve savcılıktaki ifadeleri kabul etmediğini bildirdi.

Tutuklu sanık Narmanlı da öğretmen A.K'yi tanımadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini söyledi.

Mayıs ayında evlenmeyi planladığını hatırlatan Narmanlı, ''Mayısın 15'inde düğünüm olacaktı. Yuvamı kuracaktım. Neden böyle bir şey yapayım. Neden kendime leke vurayım. Öğretmeni tanımıyorum'' dedi.

Narmanlı, olayın gerçekleştiği 6 Nisanda babasıyla at arabasıyla ilçede kaplıcalara yük taşıdığını öne sürdü.

Mahkeme Başkanı Kızıltaş, sanık Narmanlı'nın cezaevinde annesi Hanım Narmanlı ile yaptığı telefon görüşmesinin tutanağını okuyarak, ''Annen sana 'sen öğretmene değdin mi değmedin mi' demiş, sen de ona 'hayır anne değmedim sadece vurdum'' ifadesini hatırlattı, sanık Narmanlı da söz konusu ifadeleri kabul etmedi.

Bunun üzerine CD kayıtları mahkemede dinletilerek, tutanak kayıtlarında yer alan cümlelerin tutanakta belirtildiği gibi yer aldığı tespit edildi.

Duruşmada ekspertiz raporları da okunarak, öğretmen A.K'de Kadir Narmanlı'ya ait DNA örnekleri bulunduğu belirtildi.

A.K'nin avukatı Sefa Çakıcı, tutuklu sanıkların beyanlarını kabul etmediklerini, sanık Narmanlı'nın cinsel suçlara eğilimi bulunduğunu kaydetti.

Çakıcı, ''Sanık Kadir Narmanlı'nın cinsel suçlara eğilimi olduğunu ve bu konuyla ilgili Pasinler'de 4 dosya bulunduğunu tespit ettik. Bu dosyaların Pasinler Cumhuriyet Savcılığından araştırılmasını talep ediyoruz'' diye konuştu.

Mahkeme heyeti, sanıkların üzerlerine atılı suçların niteliği ve dosyadaki delillerin yeniden incelenmesi gerekçesiyle duruşmayı 25 Ocak 2012'ye erteledi.

Erzurum'un Pasinler ilçesinde, 6 Nisan 2011'de, Milli Egemenlik İlköğretim Okulunda görevli sınıf öğretmeni A.K, okul çıkışında kafasına taş vurularak darbedilmişti. Olayla ilgili soruşturma kapsamında 5 Mayıs 2011'de gözaltına alınan Kadir Narmanlı ve Ümit Aydemir, Pasinler Sulh Ceza Mahkemesinde ''adam öldürmeye teşebbüs'', ''cinsel saldırı'' ve ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma'' suçlarından tutuklanmıştı.

 

ÖĞRENCİSİNİ KAÇIRIP NİKAH KIYDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde Kız Teknik ve Meslek Lisesi Müdür Yardımcısı ve İngilizce öğretmeni Gürkan Aslan'ın, öğrencisi 17 yaşındaki E.K.'yi kaçırıp imam nikahıyla evlendiği iddia edildi. İddialar üzerine Gürkan Aslan görevden uzaklaştırılırken, savcılık hakkında soruşturma başlattı.

Ergani Kız Teknik ve Meslek Lisesi Müdür Yardımcı ve İngilizce öğretmeni olan evli ve 2 çocuk babası 34 yaşındaki Gürkan Aslan, iddiaya göre bir süredir birlikte olduğu okulun son sınıf öğrencisi E.K.'yi kaçırıp dini nikahla evlendi. Geçen perşembe günü rapor alıp okuldan ayrıldığı belirtilen Aslan ile öğrencisinden haber alınmaması üzerine, Aslan'ın eşi hem savcılığa suç duyurusunda bulundu hem de Milli Eğitim Müdürlüğü'ne şikayet etti.

İddialar üzerine Kaymakamlık başlattığı soruşturma kapsamında Müdür Yardımcısı Gürkan Aslan'ı görevden uzaklaştırdı. Konuyla ilgili idari soruşturmanın yanı sıra savcılık da adli soruşturma başlattı.

PEYGAMBER SOYUNDAYIM DEDİ VE...

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Kocaeli''nin Gebze İlçesi'nde 1049 kişiyi, peygamber soyundan geldiğini iddia ederek konut sahibi yapma vaadiyle dolandırdığı ileri sürülen Mollaoğlu Toplu Konutları'nın sahibi Mustafa Mallı, önceki akşam yakalanarak tutuklandı.

Bu güne kadar mağdurların çatılara çıkıp protesto gösterileri yapmalarına da neden olan Mustafa Mallı'nın adliyeye sevk edildiğini öğrenen ve dolandırıldıklarını ileri süren üyeler, Gebze Adliyesi'ne akın etti.

'PEYGAMBER TORUNUYUM'

İddiaya göre Gebze'de 2008 yılında kendisini peygamber torunu olarak tanıtan Mustafa Mallı, 1049 aileyi konut sahibi yapma vaadiyle üye kaydedip, bu ailelerden birikimleri olan altın ve dövizleri toplayarak kayıplara karıştı. "Biz peygamber soyundan geliyoruz. Seyidiz. Bizden ev alan cennetten ev almış sayılır" gibi vaatlerde bulunduğu da belirtilen, mağdurlardan 296'sının suç duyurusu üzerine hakkında yakalama kararı çıkarılan Mustafa Mallı, önceki akşam saat 17.30 sıralarında yakalandı. Mustafa Mallı dün sevk edildiği Gebze Adliyesi'nde tutuklandı.

'ADALET İSTİYORUZ'

Mustafa Mallı'nın yakalandığını duyan mağdur 250 kişi, çocuklarıyla birlikte adliye önünde toplanarak "Adalet istiyoruz" diye bağırdı. Bazı mağdurların her şeylerini kaybettiklerini belirterek ağladıkları gö rül dü. 70 yaşındaki Mustafa Zile adlı bir mağdur kendisini peygamber torunu olarak tanıtan Musta fa Mal lı 'ya ev sa hi bi olmak umuduyla 100'den fazla Cumhuriyet altını verdiğini daha sonra ise ortadan kaybolduğunu söyledi. Konut mağduru bir kadın ise "Bizi 'Peygamber soyundan kişileriz. Bizden ev alan cennetten ev almış sayılır. Ev alırsanız hacca gitmiş kadar olursunuz' gibi söylemlerle ev almaya ikna ettiler. Ben 50'den fazla Cumhuriyet altını verdim. Hatta bazı kişileri umreye götürdüler. Çoluk çocuğumuzun ekmeğinden kısıp bunlara verdik" dedi. 'Peygamber soyundan geliyorum. Seyidim' diyerek konut edindirme vaadiyle 1049 kişiyi dolandıran sahtekârın yakalandığını duyan mağdurlar adliyeye akın etti.

ÇARPTI VE ARDINA BAKMADAN KAÇTI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Zeytinburnu'nda meydana gelen trafik kazasında 1 belediye işçisi öldü, 1'i ağır 3 işçi yaralandı.

Kaza saat 00:30 sıralarında E-5 karayolunda Merter'den Topkapı'ya gidiş istikametinde meydana geldi. Belediyeye bağlı taşeron bir firmada çalışan işçiler, yaklaşık bir saat önce meydana gelen maddi hasarlı bir trafik kaza sebebiyle yol temizleme ve enkaz kaldırma çalışması yapıyordu. Bu sırada, plakası alınamayan beyaz renkli bir araç dubalarla ile alınan önlem rağmen, aynı istikamette seyir halindeki Mehmet Nedim Temur (56) idaresindeki 34 UJ 4077 plakalı kamyonete çarptı. Beyaz otomobil, durmayarak olay yerinden hızla ayrıldı. Direksiyon hakimiyetini kaybeden kamyonet sürücüsü ise belediyenin kumlama aracına çarptı. Mehmet Nedim Temur idaresindeki araç daha sonra yol kenarında çalışan işçilerin arasına daldı. İşçilerden Naif Sönmez, olay yerinde feci şekilde hayatını kaybetti.

Diğer işçi Mehmet Sait Özcan, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, ismi öğrenilemeyen işçi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, kamyonet sürücüsü Mehmet Nedim Temur de Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Naif Sönmez'in cansız bedenini gören mesai arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı.

Kamyonet sürücüsü Temur'un durumunun iyi olduğu öğrenilirken, yaralı işçilerin durumunun ağır olduğu belirtildi. Polis, kazaya sebep olduğu öne sürülen beyaz renkli aracı bulmak için çalışma başlattı.

İKİZ KARDEŞLERDEN ÖĞRETMENE DAYAK

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Samsun'da 19 Mayıs Lisesi Müdürü İsmail Aydemir (52) ve Beden Eğitimi öğretmeni Yusuf Horosan'ı (42) sigara konusunda çıkan tartışmada döverek yaralayan son sınıf öğrencileri ikiz kardeşler B.S. ve G.S. polis tarafından yakalandı.

Olay dün İlkadım İlçesi İstasyon Mahallesi'ndeki 19 Mayıs Lisesi'nde meydana geldi. Okul Müdürü İsmail Aydemir Spor Salonu'na gitti. Salonun kokması üzerine öğrencilere "Burada sigara mı içiliyor?" diye sordu. Bu sırada salonda bulunan son sınıf öğrencileri ikiz kardeşler elleri ceplerinde salonda sigara içilmediğini söyledi. Okul müdürü, öğrencilerden ellerini ceplerinden çıkarmalarını istedi. İkiz kardeşler müdür Aydemir'e saldırıp dövdü.

Öğrenciler daha sonra salona giren Beden Eğitimi öğretmeni Yusuf Horosan'ı da döverek yaraladı. Gürültü üzerine gelen diğer öğretmenler kavgayı ayırdı. İkiz kardeşler okula çağırılan polise teslim edildi.

Yaralanan Okul Müdürü ve Beden Eğitim öğretmeni ise Gazi Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. İki öğrenci polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.