Suudi Arabistan'da değişim rüzgarı
Abone olMuhafazakar tutumu ve hızlı değişimlere kapalılığı ile tanınan Suudi Arabistan'da son haftalarda sıradışı bir hava esiyor. Orta Doğu analisti Gerald Butt, ülkedeki değişimi BBC için kaleme aldı.
Muhafazakar tutumu ve hızlı değişimlere kapalılığı ile tanınan Suudi Arabistan'da son haftalarda sıradışı bir hava esiyor.
Kral Abdullah'ın ölümünden sonra geçen Ocak ayında tahta geçen Kral Selman, hızlı ve geniş kapsamlı kararlarıyla dikkat çekiyor.
Suudi geleneğinde devlet yönetiminde bu denli hızlı değişimler daha önce yaşanmadığından, Kral Selman yeni yaklaşımlarıyla öne çıkıyor.
Dış politikada Krallık, bugüne kadar bölgesel krizlere temkinli ve sessiz diplomasi ile yaklaşırdı. Ancak Yemen'de çıkan krizin ardından Suudi Arabistan'ın hava operasyonlarına başlaması, bu tutumun geride bırakıldığını gösteriyor.
Suudi Arabistan, Yemen'deki kararlarıyla bir anda Sünni Arap devletlerin desteklediği ve İran Şiilerinin bölgedeki yayılmacılığına karşı askeri harekatın lideri haline geldi.
Krallığın iç politikasında da dış politikadaki kadar keskin değişimler yaşandı.
Ocak ayında Kral Selman, üvey kardeşi Veliaht Prens Mukrin'i görevden alarak, yerine İkinci Veliaht ve İçişleri Bakanı Prens Muhammed bin Nayif'i veliaht olarak atadı.
Krallığın kurucusu İbn-i Saud'un ilk torunu olan Prens Muhammed, bu hamleyle tahta bir adım daha yaklaştı.
Kral Selman ayrıca 30 yaşındaki oğlu Prens Muhammed bin Selman'ın savunmadan sorumlu olmasına karar verdi.
Yönetimde nesiller değişiyor
Ülkede genç nesilin monarşiye zaman içinde yavaş yavaş nüfuz edeceği tahmin edilirken, bir gecede 70'li ve 80'li yaşlardaki monarşi üyelerinin yerini 50'li ve 30'lu yaşlardaki devlet adamları aldı.
Bir diğer büyük değişim de tecrübeli Dışişleri Bakanı Prens Saud-el Faysal'ın yaklaşık 40 yılın ardından görevinden alınmasıydı.
Saud-el Faysal'ın sağlık sorunları nedeniyle gidişi sürpriz olmadı. Asıl sürpriz olan Dışişleri Bakanı olarak kraliyet ailesinden olmayan, daha önce ABD'de Suudi Arabistan büyükelçisi olarak görev yapan Adel el Zübeyir atandı.
Bu tercihin arkasında, el Zübeyir'in bilgi birikimi ve ayrıca ABD ile çalışma tecrübesi yatıyordu.
Adel el Zübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı olarak atandı.
Yemen endişesi
Suudi Arabistan ve diğer körfez ülkeleri, uluslararası kamuoyu ile İran arasında Amerika'nın desteklediği bir nükleer anlaşmaya varılması halinde, İran'ın bölgedeki nüfuzunun artmasından endişeleniyordu.
Yemen'deki beklenmedik müdahale de, Suudi liderlerin yaşadığı endişeyi ortaya koyuyor.
Kral Selman ayrıca son dönemde askeriye ve güvenlik birimlerinin tüm üyelerine bir aylık maaşın ikramiye olarak verilmesine de karar verdi.
Yemen harekatında ise iki önemli ismin içişleri ve savunma bakanları olarak atanması da; liderlerin askeri operasyon stratejisine kararlılıkla bağlı olduğunu gösteriyor.
Monarşideki aile üyelerinden bu stratejiyi sorgulayanlara da mesaj veriyor.
Elbette monarşi içinde fikir ayrılıklarına dair dedikodular dolaşıyor.
Bu muhalefetin genellikle son atamaları eleştiren veya atamaların çok hızlı olduğunu, ailenin onayının beklenmeden yapıldığını savunan üst düzey prenslerden geldiği anlaşılıyor.
Söz konusu muhalefeti bekliyor olsa gerek, Kral Selman'ın en küçük ve tanınmayan oğlunu 2. Veliaht olarak ataması, aile üyelerinin çoğunun desteğini aldığını gösteriyor.
IŞİD ve El Kaide tehlikesi
Suudi Arabistan, geleneklerden büyük bir kopuş yaşıyor.
Artık geçmişteki muhafazakar öngörülerle Suudi Arabistan'ın siyaseti tahmin edilemiyor.
Kral ve genç danışmanları, eski yöntemlerin bölgedeki yeni gelişmeler ve ülkenin karşılaştığı zorluklar açısından yetersiz kaldığını ortaya koyuyor.
Geçen günlerde onlarca insan IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) adına eylem planlamakla suçlanarak gözaltına alındı. El Kaide Yemen'de kaosu körükleyerek, ülkedeki varlığını güçlendirmeye çalışıyor. Daha sonra da Suudi Arabistan'a saldırmayı hedefliyor.
İran hem Irak'ta, hem Suriye'de hem de bölgede önemli bir rol oynuyor.
Yemen'deki savaş dahil kamusal masraflar artıyor ancak öte yandan petrol fiyatları düşmeye devam ediyor.
Suudi Aramca petrol devinin Yönetim Kurulu Başkanı Halid el Felih, Petrol Bakanı Ali Naimi tarafından şirketin başkanı olarak atandı.
Yinetim Kurulu Başkanlığı'na ise muhtemelen Kral Selman'ın diğer oğlu, Petrol Bakanı Yardımcısı Abdülaziz bin Selman'ın getirileceği düşünülüyor.
Bu iddialar yeni değil. Ancak Suudiler öyle bir dönemden geçiyor ki, bu dönemde her şeyin mümkün olacağını düşünüyorlar.
Yazar Gerald Butt, Oxford Anaytica danışmanlık firmasında analist ve bölgesel danışman olarak görev yapıyor.