Süt ve yumurtalar temiz çıktı
Abone olTarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın TÜBİTAK'a yaptırdığı analizlerde, Kocaeli'deki süt ve yumurtalardaki dioksin düzeyi, Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye limitlerinin altında ç
A.A muhairinin edindiği bilgiye göre, İzmit Körfezi yöresindeki
sanayi tesislerinin atıkları nedeniyle hayvansal ürünlerde dioksin
kirlenmesi olduğu yönündeki açıklamalar üzerine, bakanlık yöreden
alınan süt ve yumurta örneklerini Türkiye Bilimsel ve Teknik
Araştırma Kurumu'na (TÜBİTAK) analiz ettirdi. Türkiye'de sadece
sadece TÜBİTAK laboratuvarlarında yapılan analizlerin sonucuna
göre, sütteki dioksin düzeyi 2.3 pigogram/yağ, yumurtadaki dioksin
düzeyi de 2.28 pigogram/yağ olarak belirlendi. Konunun gündeme
gelmesinden sonra, Bakanlık, AB mevzuatına uygun olarak gıdalarda
bulunabilecek dioksin kirlenmesi düzeyini, 3 pigogram/yağ olarak
tespit ederken, mevzuat çıkana kadar, bakanlık onayı ile bu oranı
uygulamaya koydu. İzmir Körfezi yöresinden alınan yumurta ve süt
örneklerindeki dioksin bulaşıklığı düzeyinin AB ve Türkiye
limitlerinin altında olduğuna işaret eden yetkililer, yöredeki su
ürünlerindeki pcb düzeyinin de limitlerin altında bulunduğunu
söylediler. Dioksin düzeyinin belirlenmesi analizi, belli ülkelerde
ve belirli laboratuvarlarda yapılıyor. Bakanlık, Ankara'daki il
kontrol laboratuvarında da dioksin analizi yapabilmek için gerekli
aletleri alırken, 2 elemanı Londra'ya eğitim için göndermişti. Bu
elemanların dönüşünden sonra, Temmuz veya Ağustos ayında bu
laboratuvarda da dioksin analizi yapılabilecek. -DİOKSİN
KİRLİLİĞİNİN NEDENİ ATIK YAĞLAR- Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
Koruma ve Kontrol Genel Müdürü ve Bakanlık Müsteşar Yardımcısı
Vekili Nihat Pakdil'in verdiği bilgiye göre, İzmit Körfez yöresi,
petrol ve yakma tesisleri nedeniyle dioksin kirlenmesi yönünden
riskli bölgeler. Dioksin kirlenmesi, özellikle su ürünleri
açısından risk oluşturuyor. Dioksinin kanserojen bir madde
olduğunu, ilk defa Belçika'da hayvan yemlerinde tespit edilmesi
üzerine kriz yaşandığını, ardından Hollanda'da aynı krizin ortaya
çıktığını hatırlatan Pakdil, şu bilgiyi verdi: ''Dioksin, karbon
bileşiklerinin yakılması sonucunda ortaya çıkıyor. Bu kirlilik daha
çok Çevre Bakanlığı'nı ilgilendiriyor. Ancak, su kirliliği ve kirli
suların denizlere akması nedeniyle, esas risk su ürünleri açısından
ortaya çıkıyor. İzmit Körfezi, petrol tesisleri, yakma üniteleri
nedeniyle riskli bölgelerden biri. Çelik üreten haddehanelerin,
kablo yakan tesislerin, otomobillerden çıkan yağların yakıldığı
tesislerin olduğu yerler de kirlenme açısından riskli. Büyük çöplük
yangınları da dioksin kaynağı. Konu Çevre Bakanlığı'nın görev
alanında. Ancak bizim açımızdan da dioksinin gıda zincirine
bulaşması söz konusu. Akarsular, yağmursuları yoluyla bu kirliliğin
denizlere akması nedeniyle su ürünleri açısından risk
oluşturuyor.'' Greenpeace ve Bumerang adlı çevre örgütleri
Nisan'da, İzmit Atık Yakma ve Depolama A.Ş'nin (İZAYDAŞ)
yakınlarındaki bölgeden alınan yumurta örneklerinde, AB limitinin
üstünde dioksin tespit edildiğini açıklamışlardı. Çevre örgütü
temsilcileri, atık yakma tesisi İZAYDAŞ yakınlarında doğal
yöntemlerle beslenen tavukların yumurta örneklerinin Uluslararası
Kalıcı Organik Kirleticilerin (KOK) Eliminasyonu İçin Bilgi
Ağı-IPEN'e gönderildiğini, yapılan testler sonucu, bu yumurta
örneklerindeki dioksin düzeyinin yüksek olduğunun tespit edildiğini
bildirmişlerdi. Bakanlık yetkilileri ise, yörede pazara yönelik
yumurta üretimi olmadığını, serbest dolaşan tavukların da, beslenme
konusunda bir kontrol olmadığı için, çeşitli kirlenmelere mağruz
kalabilceğini belirtmişlerdi.