Susurluk'la ilgili şok açıklamalar!
Abone olSusurluk'un 'sır generali' Veli Küçük uzun yıllar sonra sonunda konuştu. Küçük, Susurluk 'sır'larıyla ilgili inanılmaz şeyler söyledi. Susurluk'un sır perdesi aralanıyo
Devlet 'yap' dedi yaptım
Susurluk olayının
'sır generali' Veli Küçük sekiz yıllık suskunluğunu bozup açıkladı:
"Devletime 'emredersin' deyip yaptım. Hiçbir şeyden pişman
değilim".
Çok tehdit alıyorum
* Devlet sen istihbarattasın dedi, emredersin dedim. Zevk için
görev yapmadım. Amatör değilim ki.
* Tutturdular JİTEM diye. Oysa yok. İstihbarat Gruplar Komutanlığı
vardı.
* Çok tehdit alıyorum ama bu benim yaşam tarzım. Örgüt de terör işi
yapıyor, onun görevi tehdit etmek.
* Görev için nüfus memuru ya da bir levazım subayı olabilirdim.
Bunu seçtim.
Arabam da yok evim de
* Lojmanda kalıyordum.
Bazı spekülasyonlar üzerine lojmandan çıktım. Şimdi kirada
oturuyorum.
* Beş korumam var ama ev güvenli değil. Pencereleri yol seviyesinin
altında.
* Veli Paşa nasıl kirada oturur, parası yok mu diyorlar. Arabam
bile yok. Parayı hiç sevmedim.
* Güvenlik şirketi için Erol Çakır telefon etti, arkadaşlarla
toplanıp kurduk.
Komisyona bile konuşmamıştı
Veli Küçük
Susurluk olayında çok konuşuldu ama kendisi şimdiye kadar hiç
konuşmadı. Meclis Susurluk Komisyonu'na bile ifade vermedi.
Susurluk'tan sonra tuğgeneralliğe terfi etti. Sonra emekli
oldu.
GÜVENLİK ŞİRKETİ VAR
Küçük, eski İstanbul
Valisi Erol Çakır ve eski Narkotik Şube Müdürü Nihat Kubuş'la ortak
güvenlik şirketi kurdu.
'Pişman değilim yine yaparım'
Susurluk'un kilit ismi emekli Tuğgeneral Veli Küçük sekiz yıllık
sessizliğini ilk kez SABAH'a bozdu: Pişman mısın diye sorarsanız
hayır. Gene aynı şeyi yapardım.
Veli Küçük... Susurluk döneminde gündeme gelen kilit ve en çok
konuşulan isim... Susurluk sonrası herkes konuştu, yalnızca o
sustu. Ve emekli Tuğgeneral Küçük, 8 yıllık suskunluğunu SABAH için
bozdu. Küçük, bugün İstanbul Yenibosna'da iki ay önce açılan
'Stratejik Güvenlik Koruma ve Eğitim' adlı şirketin ortağı. Diğer
ortakları ise eski İstanbul Valisi Erol Çakır ve eski İstanbul
Emniyeti Narkotik Şube Müdürü Nihat Kubuş... İki ay önce kurulan
şirketin genel müdürlüğünü Kubuş yapıyor. Fakat şirkette en büyük
ilgiyi emekli Tuğgeneral Veli Küçük görüyor.
"TECRÜBELERİMİ PAYLAŞIYOR"
'Paşam' diye çağrılan Küçük, "derslere girip tecrübelerini
paylaşmak istediğini, ama başka meşgaleleri olduğundan 'okula' her
gün gelemediğini" söylüyor... 'Stratejik Güvenlik Koruma ve Eğitim'
şirketinde ziyaret ettiğimiz Veli Küçük, bakın sessizliğini nasıl
bozdu ve Susurluk'tan bu yana ne yaptığını, ne koşullarda
yaşadığını nasıl anlattı?..
"ÇAKIR'I ŞİFAHEN TANIYORDUM"
Söze, şirketiyle
ilgili spekülasyonları yanıtlayarak başlıyor Küçük: "Bu kursu
başkaları da kurabilirdi. Spekülasyon yapmanın nedeni ne? Erol
Çakır ile şifahentanışıyordum, yakınlığımız yoktu. Arkadaşlar
gelip, 'şirket kuralım' dedi. Erol Bey telefon edip, 'illa beraber
olalım' dedi. Bu gayet normal bir olay. Yalnızca biz değiliz bunu
kuran" diyor. Peki emekli Veli Küçük, hayatının 'sivil' kısmında
sadece bu özel güvenlik şirketiyle mi ilgileniyor? "Emekli biri ne
yapar ki" diyerek anlatmaya başlıyor: "Bilecikli'yim... Bilecik'e
ev yapmıştık, oraya gidip geliyorum. Ben müzisyenim; ud çalıyorum,
nota yazıyorum... Ama amatörce" diyor. JİTEM (Jandarma İstihbarat
ve Terörle Mücadele) teşkilatının kurucusu olduğu söylenen,
Abdullah Çatlı'nın telefon görüşmeleri kaydında adına rastlanan
Küçük, hayatındaki Susurluk süreci için ise şunları söylüyor:
'JİTEM DİYE KURULUŞ YOK'
"Hiçbir zaman amatörce çalışmadım. Devletim dedi ki, şu görevi yap!
'Emredersin' dedim, yaptım. Tutturmuşlar JİTEM diye... JİTEM diye
bir kuruluş yok! İstihbarat Gruplar Komutanlığı vardı. Devlet bana,
'istihbarattasın' dedi. Pişman mısın dersen; hayır, gene aynı şeyi
yaparım. Devletime karşı görevimi yaptım." Hararetle anlatmaya
devam ediyor Küçük: "Lojmandan çıktım, onunla ilgili bile
spekülasyon yaptılar. Buişten fazla kâr beklemiyorum. 'Bir
hizmettir' dediler, geldim. Paraya hiç önem vermedim. Otomobilim
yok, kirada oturuyorum. Yeni eve taşındım ama güvenli değil. Beş
korumam var ama evin pencereleri yol seviyesinin altında... Yani
korunması güç. Bakalım, başka ev arıyoruz."
'ÖRGÜT GÖREVİNİ YAPTI'
Evinin
savunmasızlığından bahsetmesi boşuna değil. Veli Küçük sürekli
tehdit edildiğini, ama bununla yaşamayı öğrendiğini anlatıyor.
"Tabii ki tehdit edecekler. Onların görevi bu, görevlerini yerine
getiriyorlar. Örgüt terör işi yapar" diyor. Bu güvenlik şirketinde
ortak olmasının nedenini ise şöyle anlatıyor: "Emniyet, güvenlik,
koruma... Bunlar yabancı olmadığım konular. Hayatımız bunlar
üzerinde geçti. Ders bile vermek istiyorum. Ama buraya her gün
gelemem. Dışarıda da işlerim var. Mesela 'Batı Trakya Dergisi' diye
bir dergimiz var. Onun yayın kurulunun başındayım." Susurluk'un
kilit ismi kursta hangi dersi mi vermek istiyor? Veli Küçük'ün
ağzından dinleyelim: "İlk yardım dersi verecek halim yok. Verirsem,
hukuk ve tatbikat dersi veririm. Silahlı eğitim, atış dersleri
filan..."
Veli Küçük Kim?
1944'te Bilecik'de doğdu.
1963'te Kuleli Askeri Lisesi'nden, 1965'de Kara Harp Okulu'ndan
mezun oldu. Küçük, Susurluk kazasının meydana geldiği 3 Kasım
1996'da İzmit Jandarma Komutanı idi. Olayı soruşturan İstanbul
Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcısı Aykut Cengiz Engin, Abdullah
Çatlı'ya ait cep telefonu görüşme dökümlerinde Küçük'ün ismine
rastlayınca, Genelkurmay Başkanlığı'na suç duyurusunda bulundu.
Genelkurmay Başkanlığı'nın isteği üzerine Jandarma Genel
Komutanlığı, Veli Küçük ile ilgili iddiaları araştırmak üzere üç
generalden oluşan bir komisyon kurdu. Turhan Bedirhan, Cahit Balcı
ve Yaşar Ilık'tan oluşan generaller heyeti araştırma sonucunda Veli
Küçük ile ilgili bir suç unsuruna rastlamadı. Küçük araştırma
heyetine verdiği ifadede, Abdullah Çatlı, Sami Hoştan ve Sedat
Peker gibi isimlerle, "istihbarat temini için" konuşmalar yaptığını
belirtti. Meclis Susurluk Komisyonu'na ifade vermeyi ise
reddetti.
Telefonda onay verdi
Eski İstanbul Valisi Erol Çakır, Veli küçük ile ortak olmasını
şöyle aktarıyor: "Genel müdürümüz Nihat Bey telefon açıp, 'Veli
Bey'in ortak olmasının bir mahsuru var mı' diye sordu. Ben de
'aksine, memnun olurum' dedim." Çakır, Küçük'ü 'çok değerli bir
insan' olarak tanımlıyor. "Susurluk olayları zamanında Veli Küçük,
Kocaeli Alay Komutanıymış... Oradaki bazı sanıklar 'Veli Küçük bize
yardımcı oldu' demişler. Ama devletimiz onu general yapıp, başarılı
bir hizmetten sonra emekli etmiş. Benim tanıdığım kadarıyla Veli
Paşa vatansever, ekonomik bakımdan sıkıntıda bir adam" diyor.
SABAH