Susurluk mahkemesine devam

Abone ol

Susurluk olaylarında suçlu bulunan sanıkların yargılanmalarına bugünde devam edildi...

''Cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve bu teşekkülü yönetmek'' suçundan 4 ile 6 yıl arasında hapis cezasına çarptırılan ve aralarında eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin ile MİT eski görevlisi Korkut Eken'in de bulunduğu ''Susurluk Davası''nın 14 hükümlüsünün, yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) lehe olan hükümlerinin uygulanması için yeniden yargılanmalarına devam edildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Korkut Eken, Abdülgani Kızılkaya ve Enver Ulu katıldı.

Mahkeme Heyeti Başkanı, hükümlülerden Oğuz Yorulmaz'ın ölüm kaydının geldiğini tutanağa yazdırdı.

Duruşmada hazır bulunan sanıklar, yeni TCK'daki lehe hükümlerin uygulanmasını istediklerini söylediler.

Korkut Eken'in avukatı Şener Atılgan da, müvekkilinin 25 yıl boyunca Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yaptığını, disiplin cezasına bile çarptırılmadığını, kahramanlık nişanı aldığını, ancak Eken'e cezaverilirken eski yasanın lehe olan hükümlerinin bile uygulanmadığını kaydetti.

Avukat Atılgan, yeni yasanın lehe olan hükümleri uygulanırken indirim sebeplerinin de dikkate alınmasını istedi.

Duruşma, cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için ertelendi.

Duruşma çıkışı basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Korkut Eken, yeni yasalar çerçevesinde gerçekleştirilen bir uygulama sonucu görüşünün alındığını belirterek ''Hepiniz biliyorsunuz ki zaten ben bana isnat edilen suçun en ağır cezasını, hatta yüzde 50 arttırılmışını çektim'' dedi.

Bir gazetecinin ''Cezanızda bir indirim uygulanacağına inanıyor musunuz? şeklindeki sorusuna Eken ''Zaten ceza yatıldı'' diye cevap verdi.

-DAVANIN GEÇMİŞİ-

Susurluk'ta 3 Kasım 1996 tarihinde meydana gelen trafik kazasının ardından ortaya atılan iddialarla ilgili açılan davayı 12 Şubat 2001 tarihinde karara bağlayan İstanbul 6 No'lu DGM, sanıklardan İbrahim Şahin ve Korkut Eken'i, ''cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve bu teşekkülü yönetmek'' suçundan 6'şar yıl, eski polisler Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Oğuz Yorulmaz, Enver Ulu, Mustafa Altunok, Ercan Ersoy ve Ziya Bandırmalıoğlu ile Bucak'ın şoförü Abdülgani Kızılkaya, ''katliam hükümlüsü'' Haluk Kırcı, ''uluslararası uyuşturucu kaçakçısı'' Yaşar Öz, öldürülen kumarhaneci Ömer Lütfü Topal'ın iş ortakları Sami Hoştan ve Ali Fevzi Bir'i de ''cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak'' suçundan 4'er yıl ağır hapis cezasına mahkum etmişti.

DGM, tüm sanıklar hakkındaki ''yakalama ve gıyabi tevkif müzekkeresi bulunan kişiyi saklamak veya saklı olduğu yeri bildiği halde yetkili mercilere derhal haber vermemek'' suçunun ise 4616 sayılı Şartla Salıverilmeye, Ceza ve Davaların Ertelenmesine İlişkin Yasa uyarınca ertelenmesini kararlaştırmıştı.

DGM'nin bu kararı, Yargıtay 8. Ceza Dairesince ''bazı sanıkların gizli celsede açıklama yapma istemlerinin kabul edilmemesi ve Ömer Lütfü Topal cinayetine ilişkin dava sürecinin sorulmaması'' dikkate alınarak, ''eksik soruşturma'' gerekçesiyle oybirliği ile bozulmuştu.

Dosya, İstanbul DGM'ye gönderilmeden dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun itirazı üzerine 8. Ceza Dairesine yeniden gönderilmişti.

Yargıtay, esasa ilişkin yaptığı inceleme sonucu, Eken ve Şahin'in 6'şar, diğer 12 sanığın da 4'er yıllık ağır hapis cezalarını onamıştı.

Bu arada, sanıklardan Mustafa Altunok, yeni TCK'nın yürürlüğe girmesinin ardından lehe olan hükümlerin incelenerek uygulanması için kaldırılan 6 No'lu DGM'nin yerine kurulan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine başvurmuştu.

Altunok'un bu talebini kabul eden mahkeme, lehe hükümlerin değerlendirilmesi için 14 kişinin yeniden yargılamasına karar vermişti.

Günün Önemli Haberleri