Susurluk gölgede kalır

Bir eski emniyet genel müdür vekili, bir yüzbaşı ve bir mafya liderinin de tutuklandığı Küre Operasyonu’nda her gün yeni bilgilere ulaşılıyor.

Sauna çetesinin faaliyetleri ve eylem hazırlıkları kamuoyunda infiale yol açacak nitelikte. Emniyet, çete elemanlarının ev ve işyerlerinde yaptığı aramalarda ilginç bulgularla karşılaştı. Kendine derin devlet süsü veren çete, provokasyon için vatandaşlara dağıtılmak üzere Marksist Leninist içerikli bildiriler hazırlamış. ‘Yurtsever halkımıza’ hitabıyla başlayan bildirilerde, hükümete ağır eleştiriler yöneltiliyor, IMF politikaları eleştiriliyor. Yetkililer dava dosyasına da giren bildirilerin halkı kışkırtmak amaçlı hazırlandığının altını çiziyor.

Söz konusu Marksist bildiriler Erzurum’un Horasan ilçesinde 22 Kasım 2005’te ortaya çıkan bir olayı hatırlatırken, çetenin amaçları uğruna sağ veya sol argümanları kullanmaktan kaçınmadığını gösteriyor. Milliyetçi muhafazakar kimliği ile tanınan Horasan’da halkı kışkırtan ilginç duvar yazıları bulunmuştu. Bunlardan bazılarında “Apo sana canımız feda”, “Kürdistan’ı kuracağız, Türkleri atacağız”, “Yaşasın PKK” ifadeleri yer alırken, bazılarında “Burası Türkiye ya sev ya terk et”, “Peşmerge kendine gel”, “Bu vatan satılık değil” deniliyordu. İki zıt mesajın yer aldığı bildirilerin aynı kalemden çıktığı tespit edilince Emniyet Genel Müdürlüğü tüm birimleri provokasyona karşı uyarmıştı.

Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında fişleme ve gayri nizami harp eğitimlerini içeren CD’ler bulundu. Bir slaytta  bombalama eylemiyle ilgili bilgiler dikkat çekti. Dava dosyasına giren slaytta, bomba yüklü araçlarla yapılacak bir saldırıda kullanılacak patlayıcıların çevreye verebileceği zarar anlatılıyor.

Ayrıca, bir araba içine konulacak kaç kilogram C-4, A-4 ve TNT’nin çevreye ne kadar hasar verebileceği, kaç kişinin ölümüne yol açabileceği ayrıntılarıyla belirtiliyor. Slaytta arabanın yanı sıra kamyonet ve kamyon gibi araçlara konulacak bombaların çevreye vereceği etkinin inceleme konusu yapıldığı, kilogram kilogram patlayıcıların etki gücü üzerinde durulduğu ifade ediliyor.

Soruşturma kapsamında Genelkurmay Başkanlığı Özel Harp Daire Başkanlığı’na bağlı Muhabere Arama Kurtarma Timi’nde görevli Nuri Bozkır tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Soruşturma kapsamında Nuri Bozkır’ın özel güvenlik şirketi sahibi Mustafa Aksoy’a gayri nizami eğitim CD’leri verdiği ortaya çıkmış, Aksoy’un ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda bu CD’ler ele geçirilmişti. Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kelkit’in talimatıyla önceki gün gözaltına alınan Özel Harp Daire Başkanlığı’ndan emekli Binbaşı Duran Balkaya’nın da çeteye gayri nizami harp eğitimi verdiği belirtiliyor.

Sauna çetesine yönelik operasyonda Migros ve Armada gibi alışveriş merkezlerinin fotoğrafları ve krokileri ele geçirilmişti. Çetenin Ankara’daki birçok tesise dönük kroki ve fotoğraf çalışması yaptığı, özellikle Etimesgut’taki askerî tesislere dönük fotoğraflar çektiği belirlendi. Etimesgut’taki Hava Hastanesi ile birçok askerî lojmanın fotoğraf ve krokileri soruşturma kapsamında çete üyelerinin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda bulundu.

Çetenin diğer askerî tesislere dönük de fotoğraf çalışması yaptığı belirtiliyor. Yetkililer, fotoğraflardan, çekimlerin gizli yapıldığı izlenimini edindiklerini belirtiyor. Çetenin Etimesgut’a dönük etüt çalışmalarında bulunduğu da belirlendi. Etimesgut’ta yaşayanların demografik yapısı  ayrıntılarıyla belirlenmiş. Halkın hangi partiye oy kullandığı çetenin çalışmaları arasında bulunuyor. Soruşturma kapsamında çetenin Ankara’yı bazı bölgelere ayırdığı ve bu bölgelere birer sorumlu atadığı görüldü. Şemaya göre Etimesgut gibi üç ayrı bölge bulunuyor. Bölgelerin başına yarbay rütbesinde birer kişinin görevlendirildiği şemada yer alıyor. Soruşturmayı sürdüren Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kelkit’in, rütbelilerin Silahlı Kuvvetler’de görev yapıp yapmadığını belirlemek amacıyla Genelkurmay Başkanlığı’na şemayı göndereceği belirtiliyor.

Bildiri provokasyonu Horasan’da yakalanmıştı

Provokasyon için hazırlanan bildiriler Erzurum’un Horasan ilçesinde suçüstü yakalanmıştı. Yasadışı sol ve sağ örgüt yazılarının ‘aynı el’ tarafından kaleme alındığı ortaya çıkmıştı. Emniyet Genel Müdürlüğü, bu olayı bir yazıyla tüm birimlerine duyurdu. Yazıda “devletle halkı karşı karşıya getirmeye yönelik terör boyutlu provokatif toplumsal olaylar gerçekleştirme çabaları” olduğu anlatıldı. Böylece “provokatör” ilk kez resmî yazışmalarda yerini aldı. Konuyla ilgili haber Sabah gazetesinin 27 Ocak tarihli nüshasında “Horasan’dan provokatör geçti” başlığıyla yayımlandı.

Habere göre polis, 22 Kasım 2005’te Erzurum’un Horasan ilçesinin sokaklarında aniden ortaya çıkan ideolojik duvar yazılarını mercek altına aldı. Erzurum gibi milliyetçi hassasiyetin ve Horasan gibi Kürt nüfusun yoğun olduğu bir ilçenin seçilmesi dikkat çekiciydi. Söz konusu kentin muhtelif yerlerinde büyük harflerle “Başbuğ Apo”, “Apo sana canımız feda”, “Kürdistan’ı kuracağız, Türkleri atacağız”, “Yaşasın PKK” dahil olmak üzere PKK’yı öven duvar yazıları görüldü.

Aynı günlerde ilçe merkezinde “Burası Türkiye ya sev ya terk et”, “AKP’ye ölüm, yaşasın Türkiye’m” de dahil olmak üzere MHP lehine duvar yazıları da ortaya çıktı. Milliyetçi eğilimli bu yazılar, bir yıl önce de ilçe merkezinde çıkan “Peşmerge kendine gel”, “MHP vatan namustur”, “Bu vatan satılık değil” tarzı yazıların benzeriydi. Ancak Emniyet ve istihbarat birimleri laboratuvar ve kriminal analizleri sonunda, tüm bu yazıların aynı boya ile aynı kişiler tarafından yazıldığı belirlendi. Yaşanan olaydan emniyet bütün birimlerini bir yazı ile haberdar etti. Yazıda “Son dönemlerdeki eylemlerde PKK’nın kitleler üzerindeki etkinliğini artırma faaliyetlerinin arttığı” belirtildikten sonra tüm emniyet birimlerinden “İlimizin Horasan ilçesinde 1 yıl ara ile meydana gelen bahse konu yazılma olaylarının da ilimizin demografik yapısı göz önüne alındığında provokatif eylemler olduğu değerlendirilmekte olup, bu tür olayların ülke genelinde olma ihtimaline karşı müteyakkız bulunması” istendi. Horasan’da yaşanan bu olay akla 12 Eylül ihtilali öncesinde yaşananları getirmişti.

Askerler savcıdan bilgi aldı

Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Turgut Arıbal ile Askeri Yargıtay Başkanı Hakim Tuğgeneral Ahmet Alkış, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu’yla görüştü. Alkış, adliyeden ayrılırken ziyaretin Küre Operasyonu’yla ilgisinin olmadığını söyledi. Önceki gün Genelkurmay Askeri Kıdemli Savcısı Albay Saim Öztürk, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kelkit’le görüşmüş ve bilgi almıştı.

Kaynak: