Susturamazsın Uğur Bey!

İNTERNETHABER

Uğur Dündar çok ama çok kızmış... Neden? Çünkü onun deyimi ile "malum bir site" bütün ekran hatalarını bulup yayınlar olmuş... Böyle olunca ne olmuş! "hatasız", "muhteşem haberci", "duayen" kimliği yara alır olmuş...

Ne yapmış peki büyük anchorman!..
Şunları "dava manyağı" yapayım da akılları başlarına gelsin deyip bir dava sağanağı başlatmış...

Avukatlarına talimat vermiş... Avukatları bütün haberlerimizi didik didik etmiş... Ama bakmışlar ki ne kasıt var, ne hakaret...

İŞTE DAVALIK HABERLERİMİZ

-Pana film Star'ı yalanladı -Uğur Dündar kötü yakalandı -Aman Allahım! Bu nasıl açıklama -Alo! Hanımefendi haber sunuyoruz -Mehmet Barlas 0- Uğur Dündar 3 -Dündar'ın muhabiri sanat cahili -Dündar toptan iptal etti -Uğur Dündar tarafsız olamaz -Durmak yok! İndirmeye devam -Birand ve Kırca fena kıskandı -Uğur Dündar'a TMSF cevabı

Ne yapmışsak objektif yapmışız...
Ne yazmışsak doğruyu yazmışız...
Ne vermişsek hukuka ve kişilik haklarına saygılı vermişiz...

Peki ama bu "malum sitenin" de bir "hizaya" getirilmesi gerekli...
O zaman ne edelim diye düşünmüşler...
-"Madem malum sitenin haberciliği dürüst ve objektif...O zaman bizde yorumcularını dava edelim" demişler...

Ne "düşünce özgürlüğüne" aldırmışlar...
"Ne ifade ve basın özğürlüğüne"...
Basmışlar davaları...

Yani dostlar...
Haberlerimizden dolayı değil...
Yalan haber, iftira, hakaret ya da buna benzer bir haberden de değil... Çünkü İnternethaber'de hiç bir zaman böyle haber yer alamaz... Okurlarımızın "ifade özgürlüğünden" dolayı davalık olduk.

Bu davaların asıl nedeni de...
İnternethaber'in Sayın Dündar'ın ekran hatalarına yer vermesi.
Sevapları kadar günahlarını da görmesi, dile getirmesi...
Siz başka bir sitede hiç Dündar'ın hatasının dile getirildiğini gördünüz mü?
Göremezsiniz!
Çünkü onlar "susturulmuş" olanlar...

AYNI FİLMİ GÖRMÜŞTÜK

Daha bir ay önce yine şikayet etmişti bizleri...
Hem de basın savcılığı dururken ağır cezaya koşmuştu...
Üstelik de hepimizi çok ama çok güldüren bir gerekçeyle...
Ana haber bülteninde kendi korumalarını teşhir etmişti.
Biz de bunu haber yapınca savcıya dilekçe vermişti;
-"Bunlar benim korumalarımı teşhir ettiler" diye...
Oysa gerçek neydi?
Dündar korumalarını teşhir etmişti, biz de onun korumalarını teşhir ettiğini teşhir etmiştik...

Baktı ki ağır cezaya vermek bizim gözümüzü korkutamadı...
Baktı ki yine hatalarını bulup yazar olduk...
Baktı ki bizleri "susturamayacak"...
Bari şunları "dava manyağı" yapayım dedi...
Bugüne kadar yaptığımız tüm haberleri "yorumlardan" dolayı toptan dava etti...

Buradan ilan edelim...
Davalar hiç derdimiz değil...
Çünkü o davalar bir çok şeyi ispat edecek...
Dündar'ın eleştiriye tahammülsüzlüğünü...
"Düşünce özgürlüğünü" sadece kendi için istediğini...
Bir "ifade sansürcüsü" olduğunu belgeleyecek...
O yüzden de diyoruz ki...
Ayıp ettiniz Sayın Dündar...
Düşünce özğürlüğünü savunması gereken  bir gazeteciye bunu hiç yakıştıramadık...

Son bir not da sayın okurlarımıza...
Bu haberi yoruma açmayacağız...
Çünkü biliyoruz ki buraya yazacağınız düşünceleriniz de davalık olacak...