Susam üretimi acilen artmalı
Abone olTürkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üreticilerin ithal susam fiyatlarıyla rekabet edemediğini, pazar proble...
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, üreticilerin ithal susam fiyatlarıyla rekabet
edemediğini, pazar problemi ve fiyat tedirginliği yaşadığı için
üretimin düştüğünü söyledi.
2012 yılında, 131 bin 803 ton susam tüketiminin yüzde 87,7’sinin
ithalat yoluyla karşılandığını anlatan Bayraktar, "Susam üretimini
acilen artırmaya yönelik özel politika uygulanmalıdır” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, anavatanının Afrika olduğu tahmin
edilen susamın insanlık tarihinin bilinen en eski bitkilerinden
olduğunu belirtti. Susam tohumlarının yüzde 50-60 oranında yağ
içerdiğini, tüm yağlı tohumlar gibi proteince zengin bir ürün olan
susamda ortalama yüzde 25 dolaylarında protein, yaklaşık yüzde 14
karbonhidrat bulunduğunu vurgulayan Bayraktar, susam tohumlarından
yağ miktarı fazla olanlar yağ ve tahin üretiminde, yağ miktarı az
olanlar ise simitlik ve bisküvilik olarak kullanıldığı bilgisini
verdi.
Bayraktar, 2013 yılındaki yükseliş dışında genelde uluslararası
piyasada ham susam fiyatlarının kilo başına 1,33 dolar dolaylarında
seyrettiğini, bunun da Türkiye’de üreticiler için rekabet, pazar
problemi ve fiyat tedirginliği yaşanmasına ve üreticinin üretimden
çekilmesine neden olduğunu söyledi.
Türkiye’de üretim alanlarının azaldığını anlatan Bayraktar, şunları
kaydetti:
"Son 10 yılda üretim alanları 430 bin dekardan 2011 yılında 266 bin
455 dekara kadar indikten sonra 2012 yılında yeniden yükselerek 292
bin 63 dekara çıktı. Son 10 yılda en fazla üretim 26 bin 545 tonla
2006 yılında yapıldı. Bu rakam 2007 yılında 20 bin 10 tona indikten
sonra 2010 yılında 23 bin 460 tona yükseldi. 2011 yılında 18 bin,
2012 yılında 16 bin 221 ton olan üretim, 2013 yılında, Bitkisel
Üretim İkinci Tahmin rakamlarına göre 15 bin 695 tona inecek.
Susam, ülkemizde 25 ilimizde üretiliyor. Üretim en fazla Antalya’da
yapılırken bu ili Muğla, Manisa ve Uşak takip ediyor.”
24 ÜLKEDEN SUSAM SATIN ALINIYOR
Bayraktar, 2012 yılında 16 bin 221 ton susam üretimine karşılık,
115 bin 572 ton ithalat yapıldığını, tüketimin 131 bin 803 tona
yükseldiğini, tüketimin yüzde 87,7’sinin ithalatla karşılandığını
belirtti.
Üretim açığının karşılanması için 2012 yılında 24 ülkeden ham susam
ithalatı yapıldığını bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi: “Ham
susam ithalatının en fazla yapıldığı ülke Nijerya’dır. Bu ülkeyi
Etiyopya, Çad, Hindistan, Mozambik, Gine, Sudan izliyor. Dünyada,
2012 yılında 8 milyon hektar alanda toplam 4,2 milyon ton susam
üretimi yapıldı. Susam üretiminde ilk sırayı 620 bin tonla Myanmar
alırken, bu ülkeyi 610 bin tonla Hindistan, 600 bin tonla Çin
izledi. Son on yıla bakıldığında, 2011 yılına kadar her yıl artan
susam ekim alanlarının, 2012 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,6
oranında, üretimin yüzde 12,7 oranında azaldığı görülüyor. 2011
yılında 4,8 milyon ton olan üretim, 2012 yılında 600 bin ton
azalmayla 4,2 milyon tona geriledi."
Dünyada 2007-2011 döneminde dış ticarete konu olan susam miktarının
1 milyon tondan 1,4 milyon tona yükseldiğini anlatan Bayraktar,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Susam ithalatında Çin birinci iken,
Japonya ikinci, Türkiye üçüncü sırada bulunuyor. Dünyanın üçüncü
büyük üreticisi olmasına karşın 2007-2011 döneminde ithalatını
yüzde 89 artıran Çin ile 2012 yılında ekim alanlarının gerilemesi
yüzünden 2012 yılında dünyada yaşanan 600 bin tonluk üretim düşüşü,
susam fiyatlarını 2013 yılında artırdı. Ham susam uluslararası
piyasa fiyatları kilogramı 1,33 dolar dolaylarında seyrederken, bu
yılın Ocak-Eylül döneminde yüzde 39,6 artarak 1,34 dolardan 1,87
dolara yükseldi.”
Bayraktar, Türkiye’de, yükselen uluslararası piyasa fiyatlarının
yanı sıra dolar kurunun da yüksek olmasının Türk Lirası bazında
ithal maliyetini yükselttiğini vurguladı.
EL EMEĞİNE DAYALI TARIM ÜRETİM MALİYETİ ARTIRIYOR
Bayraktar, susam tarımının el emeğine dayalı olarak yapılmasının
üretim maliyetini artırdığını, diğer yağlı tohumlara göre verim
miktarının düşük oluşu nedeniyle de dekardan elde edilen gelirin
diğer ürünlerle rekabeti engellediğini söyledi.
Bu sebepten dolayı üreticilerin daha fazla gelir elde edilen
ürünlerin ekimine yöneldiğini anlatan Bayraktar, sözlerini şöyle
sürdürdü: "Susam üretimini artırmaya yönelik özel politika
uygulanmalıdır. Ülkemiz yağlı tohumlarda açığı bulunmaktadır. Susam
içerdiği yağ miktarı nedeniyle yağ açığının kapatılmasında önemli
bir üründür. Ancak, henüz diğer alanlarda kullanımı için ithalat
yapılıyor iken yağ tüketimi için düşünülmemelidir. Yağ tüketimi
dışında ihtiyaç duyulan susam üretiminin gerçekleştirilerek,
ithalatın azaltılması yönünde çalışma yapılmalıdır. Yetiştirme
süresinin kısalığı yönünden hemen hemen her kültür bitkisiyle ekim
nöbetine girebilen susamda üretim alanları ve dolayısıyla üretim
kısa sürede artırılabilir, ülkemiz dışa bağımlılıktan
kurtarılabilir. Genel olarak pamuk-buğday-susam şeklinde üçlü
münavebe, en çok yapılan münavebe şeklidir. Susamın bu avantajı
değerlendirilmelidir.”
Avantajlarına karşın susam hasadının elle yapılıyor olmasının hasat
maliyetlerini artırdığını belirten Bayraktar, sözlerini şöyle
tamamladı: “Verim miktarı düşük olunca diğer ürünlerle rekabet
edememektedir. Bu amaçla üretim maliyetlerini azaltıcı tedbirler
alınmalıdır. Üretim artışı için, sözleşmeli üretim devreye
alınmalı, pazar imkanları genişletilmeli, prim desteği verilmeli,
dünya fiyatlarının düştüğü yıllarda iç piyasayı bozacak ürün
ithalatı önlenmelidir.”
(İHA)