Suruç patlamasındaki o sır çözüldü!
Abone olŞANLIURFA Suruç'ta meydana gelen ve 32 kişinin ölümüne neden olan patlamanın sırrı çözüldü. Düzenekte bulunan parmakların bir erkeğe ait olduğu belirlendi.
ŞANLIURFA Suruç'taki patlama ardından
görevlendirilen 4 ile Ankara, Gaziantep, Adana, Diyarbakır'dan
gelen 60 olay yeri inceleme uzmanı polisin yürüttüğü çalışma
sonrası patlayıcının tipi belirlendi.
Saldırganın iki Rus tipi el bombasına bağlı TNT'yi üzerine bağladığı, TNT'nin parça tesiri yaratması için de üzerine bilye ve metal parçası yerleştirdiği belirlendi. Bombayı üzerine bağlayan saldırganın el bombalarının pimini çekip ya da bütün patlayıcıları harekete geçirip ateşleyiciyi çekerek bombayı patlattığı saptandı. 32 kişinin, bilye ve metal parçalarının vücutlarına saplanması ile yanma sonucu yaşamlarını yitirdikleri anlaşıldı. Saldırganın üzerinde 5 kiloya yakın TNT bulunduğu ifade edildi.
DÜZENEKTEKİ İKİ PARMAĞIN SIRRI
Olayda kullanılan patlayıcı düzeneğinin üzerindeki iki parmakla ilgili analizler tamamlandı. Parmakların bir erkeğe ait olduğu saptandı. Böylece, canlı bombanın büyük olasılıkla erkek olduğu sonucuna ulaşıldı. Parmaklarla ilgili incelemelerin sürdüğü, suç kaydının bulunması halinde DNA analizi beklenmeden canlı bombanın kimliğinin açıklanabileceği, ancak kayıt çıkmazsa araştırmaların süreceği ifade edildi. Olay yerinde ikinci bir canlı bomba ya da gözcü olduğu, bu kişinin de kadın olabileceği yönündeki kuşkular da sürüyor. Ancak bu konuda henüz somut bir bilgi elde edilemedi. Adli Tıp'taki kimliği belirsiz ceset parçalarından birinin bir kadına ait olduğu, bu kadının saldırıda rol almış olabileceği de iddia edildi, ancak bu iddia teyit edilmedi.
PATLAMAYI GERÇEKLEŞTİREN O İSİM
Mİ?
Olay yerinde Adıyaman nüfusuna kayıtlı bir erkeğin nüfus cüzdanının bulunması, bu kişinin ölen ve yaralananlar arasında bulunmaması, çarşaf giyip kalabalığa karışmış olabileceği iddiasını kuvvetlendirdi.
Sözü edilen kişinin 20 yaşındaki Adıyaman nüfusuna kayıtlı
Ş.A.A. olduğu, bu kişinin 6 ay önce ağabeyinden bir süre sonra
çalışmak için evden ayrıldığını, ailesinin de bayramdan bu yana
oğullarından haber alamadığı bildirildi.
Ş.A.A.nın annesi ise dün Sabah polislerin eve gelip kendisine
sorular yönelttiğini söyledi. Oğlunun boyacılıkla uğraştığını,
yaklaşık 6 ay önce ağabeyi ile birlikte Gaziantep'e ya da
yurtdışına çalışmaya gideceklerini belirterek evden ayrıldıklarını
anlatan anne "Gidince ne iş olursa yapacaklarını
söylediler. Zaman zaman konuşuyorduk. Bayramdan iki gün önce
görüştük. Çocuklarımın IŞİD'le bir bağlantısı olmaz. Benim
çocuklarım karıncayı bile incitmez. Komşularım oğlumun kimliğinin
internette dolaştığını söyledi. Yakın zamanda döneceklerini
söylemişlerdi" dedi.
ÇAY OCAĞI DETAYI
Ş.A.A.'nın olay yerinde zarar görmemiş nüfuz cüzdanının
bulunması ise soru işaretlerine yol açtı. Kimliğin nasıl olup da
sağlam kaldığı, saldırganın neden üzerine kimlik aldığı, gerçek
olup olmadığı, çalınmış olup olamayacağı değerlendiriliyor.
Ş.A.A.'nın annesinin beyanlarına karşılık, aileden ayrı yaşayan
babasının 6 ay önce iki oğlu için "kayıp" başvurusu yaptığı, Ş.A.A.
için "terör nitelikli kayıp şahıs" kaydı bulunduğu
anlaşıldı. HDP'nin Diyarbakır mitingine bombalı saldırı yapan
Adıyamanlı Orhan Gönder'in de bu şekilde kaydı açığa çıkmıştı.
Ş.A.A.'nın ya da bu kimliği taşıyan saldırganın Gönder gibi
Diyarbakır'da otelde kalarak olay günü Suruç'a geldiği, bir süre
önce Suriye'den Elbeyli üzerinden geçiş yapmış olabileceği ifade
ediliyor. Radikal.com.tr'nin haberine göre ise Ş.A.A'nın,
Adıyaman'da "İslam Çay Ocağı" adında bir kafede çalıştığı,
Gönder'in de Suriye'ye gitmeden önce bu çay ocağına sık sık gittiği
ortaya çıktı.
Bu arada farklı kimliklerle eşleşmeyen altı ayrı ceset parçasıyla
ilgili analizlerin sürdüğü bildirildi.
TEŞHİS EDİLEMEDİ
Suruç'taki saldırı olayı ile ilgili Suruç ve Şanlıurfa'da görevli dört cumhuriyet savcısının başlattığı soruşturma sürüyor. Bombalı saldırı sonucu hayatını kaybeden 32 kişiden 28'inin cenazesi dün Gaziantep Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsi işlemi sonrasında ailelerine teslim edildi. Otopsi işlemlerini takip eden avukatlardan alınan bilgiye göre bazı ön otopsi raporlarında ölümlerin yanmaya bağlı meydana geldiği tespitinde bulunuldu. Geri kalan cenazelerin ise teşhis edilemeyecek derecede olduğu anlaşıldı. Bu nedenle yakınlarından bir haber alamayan ailelerden DNA örnekleri alındığı bildirildi.
YARALI KIZDA BOMBA PİMİ İDDİASI
Patlamada yaralanan ve tedavi için hastaneye götürülen 20 yaşlarındaki bir genç kızın karın bölgesinde bomba pimi bulunduğu ileri sürüldü. DHA'nın haberine göre, canlı bomba olarak kendisini patlatan saldırgan ile ortak hareket etmesinden kuşkulanılan genç kız, Suruç'taki ilk müdahalesinin ardından Şanlıurfa'ya sevk edildi. Ağır yaralanan ve vücudunda yanıklar oluşan genç kızın karın bölgesindeki bomba piminin patlama ile vücuduna yapışmış olma ihtimalinin de bulunduğu belirtildi. Yaralı kızın saldırıyla ilişkinin olup olmadığının araştırıldığı kaydedildi.