Suriye’nin tehdidine cevap verdi

Başbakan Erdoğan, Suriye’nin olası müdahaleye karşılık ’vururuz’ tehdidine cevap verdi. Erdoğan, “Ülkemiz böyle bir şeye her an hazırdır. Suriye kendisi buna ne kadar hazırdır onu bilemem. Beşar neye dayanarak, neye güvenerek böyle bir açıklama yapar veya yapıyor onu da pek bilmiyorum” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, G-20 Zirvesi’ne katılmak üzere gideceği Rusya’nın Saint Petersburg kentine hareketinden önce Ankara Esenboğa Havaalanı’nda basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin Mısır Büyükelçisi Botsalı’nın geri döneceği yönünde iddiaların sorulması üzerine, “Bizim büyükelçimizin müzakereler için buraya çağırmış olduğumuzu unutmayın. Yani biz büyükelçimizi veya büyükelçiliği kapatıyoruz diyerek bir adım atmadık. Sadece müzakereler için orada ne olmuştur, ne bitmiştir, ne oluyor, gelecek nedir filan bu konular için çağırdık müzakerelerimizi gerçekleştirdik. Bunun ardından da kendisini tekrar gönderiyoruz ama Mısır’daki şartlar çok daha farklı istikamette gelişirse durumu farklı bir şekilde değerlendiririz” diye cevap verdi.

CHP’NİN MISIR ZİYARETİ
CHP heyetinin Mısır hükümeti tarafından yapılan davet neticesinde Kahire’ye gerçekleştireceği ziyaretin hatırlatılması üzerine de Başbakan şunları söyledi:
“Ben CHP’nin oraya gitmesi konusunu kendisi açısından önemsiyorum ve demokrasiye bakışı açısından, darbelere bakışı açısından tecrübelidirler. Bu konuda mevcut tecrübelerini herhalde Türkiye tecrübeleri onlara yetmiyor, şimdi dışarıdaki darbe deneyimlerinden de bir şeyler kazanmanın veya kendi kazanımlarını onlara aktarmanın gayreti içerisinde olacaklardır. Böyle bir ziyaret diye telakki ediyorum. Çünkü CHP yönetiminin veya CHP’den gidecek olanların ne Irak’a ne ne Mısır’a verebilecekleri hiçbir şey yoktur. Olsa olsa alabileceği bir şey vardır. Veyahut da, Mısır’da darbe yönetimine işte biz de böyle darbeler yaptık, böyle darbelerin arkasında bulunduk. Askeri darbe şöyledir, sivil darbe böyledir gibi bunlar noktasında bir paylaşımı olabilir ve ülkemizde hani kim kimdir ansiklopedik gibi bir çalışma var ya şimdi bunların da durumu böyle olacaktır. Siyasette kim kimdir veya hangi parti nedir, nasıldır bunun tanınması bakımından isabetli olur diye düşünüyorum.”

SURİYE’NİN OLASI SALDIRISI
“Beşar Esad’ın olası müdahalenin bölgesel savaş çıkaracağı yönünde bir açıklaması oldu. Biz içinde olursak bunun hazırlıkları nelerdir. Bir kimyasal silah saldırı halinde veya Beşar’ın vereceği karşılık halinde ne olur” diye sorulması üzerine ise Başbakan Erdoğan, “Şu anda Türkiye böyle bir şeye hazır olmadı diye bir soruyu eğer bir düşünürsek çok yanlış olur. Tabii ki ülkemiz böyle bir şeye her an hazırdır. Tabii Suriye kendisi buna ne kadar hazırdır onu bilemem. Onu da özellikle bu konudaki askeri mercilerimiz gayet iyi biliyor ama biz de onlardan aldığımız bilgilerle az çok biliyoruz. Beşar neye dayanarak, neye güvenerek böyle bir açıklama yapar veya yapıyor onu da pek bilmiyorum ama şunu gayet iyi biliyorum ki şu anda Suriye’de, Suriye halkı ve kardeşlerimiz olarak çok ciddi bir yönetim krizi içerisinde insanlar orada şuanda yokluğu yaşıyor. Çok büyük sıkıntılar içerisinde bir yaşam mücadelesi veriyor ve bu yaşam mücadelesine tahammül edemeyen insanlar da yaklaşık 5 milyona yakın insan, bir kısmı ülke içinde bulunuyor. Yaklaşık 2 milyon insanda Suriye’yi terk etmiş vaziyetti. Bunların yaklaşık 500 bini bizim ülkemizde, 200 bini çadır kamplarda, kentlerde konteyner kentlerde iskan ediliyor. 300 bini de değişik şehirlerimizde evlerde konaklama yapıyorlar. Bu bir şeyi gösteriyor. Demek ki Suriye şu anda bunalım içerisinde. Siz kendi insanınızı yönetemiyorsunuz ve burada kalın çağrısına rağmen vatandaş artık güvenemiyor. Çünkü sivil yerleşim bölgelerini bile bombalayan, oralardaki insanlara bile saldıran bir zihniyet var. Bu şekilde köhnemiş bir zihniyet, tamamen bir dikta zihniyeti karşısında vatandaş ne yapacaktır, kaçaktır. Onun için ya kendi ülkesindeki değişik şehirlere kaçıyor veya ülkesinden kaçmak zorunda kalıyor. Böyle bir durum var. Bütün bunları değerlendirmeleri yapılıyor. Temenni ederim ki bir an önce yürütemediği, barışı sağlayamadığı, güvenliğini sağlayamadığı Suriye’ye, Suriye halkına daha fazla zulmetmez ve Suriye’den ayrılır” dedi.
(İHA)