Suriye'de o grup petrol kuyularını ele geçirdi
Abone olEl Kaide'ye yakınlığıyla bilinen El-Nusra güçleri, Suriye’nin kuzeydoğusunda petrol rafinelerini ele geçirdi.
Şadadi kentindeki petrol rafineleri, kendisine ‘Petrol
Emiri’ denilen ve elindeki kaynakları akıllıca harcayan genç bir
komutan tarafından yönetiliyor. Guardian, Şadadi'de El Nusra'nın
komutanıyla görüştü.
Şadadi kentindeki petrol rafinerisinden sorumlu olan El Kaide bağlantılı komutan, yeni ele geçirdikleri kentteki cihat yönetimini anlatıyor.
Komutan, “İnsanlara Suriye’de özgürlüğüne kavuşan ve bu
kadar iyi yönetilen bir yer var mı sorun. Burada elektrik, su,
ekmek ve güvenlik var. İnşallah, yeni Suriye İslami hilafetinin
çekirdeği olacak” diyor.
Ntvmsnbc sitesinin Guardian gazetesinden derlediği habere göre,
Suriye’deki cihatçı El-Nusra Cephesi, Ortadoğu’daki birçok İslamcı
savaşçının, yoksul sığınaklardan İslami hilafetler yükseleceği
klişesine karşı geliyor. El-Nusra, kendisini Suriye’nin
kuzeydoğusunda dev buğday silolarının, fabrikaların, yer altı
kaynaklarının, yağmalanan araçların ve dev cephaneliğin kontrolünü
ele geçirmiş bir şekilde buldu.
ÜCRETSİZ SU, ELEKTRİK VE EKMEK
‘Petrol’ün Emiri’ olarak bilinen genç komutan, yeni ele geçirilen
tüm şehirlerde hilafet kurallarının uygulanacağını belirtti.
Komutan, ‘yerleşimcilere her türlü imkanın sunulduğunu, bütün şehre
ücretsiz su ve elektrik dağıtıldığını, sağlık merkezlerinin
kendilerini desteklemeyenler de dahil olmak üzere herkese açık
olduğunu ve yerleşimcilere her gün ücretsiz ekmek dağıtıldığını’
aktardı.
İlk ele geçirildiği zamanlarda, bölgedeki rafineleri, Özgür
Suriye Ordusu’na (ÖSO) ait grupların yönettiği, ancak ‘Petrol
Emiri’nin bu grupları hırsızlık yaptıkları gerekçesiyle saf dışı
bıraktığı belirtildi.
Komutan, “Allah bizi insanları korumak için seçti ve biz hiçbir şey
istemeden, kendimizi insanlar için kurban ediyoruz. Eğer burayı
terk edersek, petrol ve yağma için kabileler çatışmaya başlayacak.
Aynı zamanda silolar da kontrolümüz altında... Tüm bu zenginlik,
Müslümanlar için” dedi.
‘KAYNAKLARI MERKEZE AKTARIYORUZ’
El-Nusra güçlerinin organize halinde hareket ederek başarılar
kazandığını belirten Petrol Emiri, kendilerinin sadece Esad’ı
devirmek için değil, laik düzeni de değiştirmek için savaştıklarını
belirtti.
ÖSO'YA AĞIR SUÇLAMA
‘ÖSO’nun da laikliğin kafir bayrağı olduğunu’ aktaran genç komutan,
ABD’ye hizmet edilmemesi gerektiğini, onun her zaman düşman
olduğunu söyledi.
Emir, rafineriyi ilk ele geçirdiklerinde bölgedeki birlikleri
temsil eden bir ortak komite tarafından kontrol edildiğini, ancak
‘küçük hırsızlıklardan’ dolayı komiteyi bozmaya karar verdiğini
belirtti.
Genç emir, “ÖSO finnansal yardım almıyor. Bu yüzden aptalca şeyler
çalıyorlar. Karşılarına ne çıkarsa yağma ediyorlar” dedi.
Birçok grubun kaynaklarını iyi yönetemediğini belirten Petrol
Emiri, “Ele geçirdiğimiz silah ve araçları tutmuyoruz. Kaynakları
dağıtan bir merkeze gönderiyoruz. Eğer kaynaklarınızı
merkezileştirirseniz, birçok şey yapabilirsiniz” ifadesini
kullandı.
“ÖSO ÜÇE BÖLÜNECEK”
Hukuk öğrencisiyken ÖSO için savaşmaya başlayan ve bir yıl çatışan
Petrol Emiri, “El Kaide doğuda belirdiğinde, devrime zarar
verebileceklerini düşündüm. Politikalarını benimsemiyorum. Irak ve
Somali’de bu yüzden geri adımlar attılar. Kur’an ve vaazlar yerine
şiddete yöneliyorlar” dedi.
Emir, ÖSO’dan da ‘yolsuzlukve kaos’ nedeniyle ayrıldığını söyledi.
ÖSO ile dört büyük çatışmaya giren Emir, savaşın ortasında kavgalar
yaşandığını söyledi. Emir, “Dini liderler gözlerimizi açmamızı, ÖSO
bayrağının kafir laikliği temsil ettiğini ve ABD’nin düşmanımız
olduğun söyledi. Amerikalılar bizimle savaşacak ve asla tatmin
olmayacaklar.”
Genç komutan, ‘Esad’ı devirerek bayrağı ÖSO’ya vermekle amaçlarına
ulaşmayacaklarını, düşmanlarının hem Esad, hem de sistemin kendisi
olduğunu’ belirtti.
Komutan yaptığı açıklamada, Esad düştükten sonra ÖSO’nun üçe
bölüneceğini, bunlardan bir grubunun eve giderek günlük hayatlarına
devam edeceklerini, diğer bir grubun kendilerine katılacaklarını,
üçüncü grubun ise Sahre grubuna katılıp El-Nusra ile
çarpışacaklarını iddia etti.
KÖYÜ BASMIŞLARDI
Birkaç hafta önce yerel kabilelerin petrol rafineleri üzerinde
çatıştıkları, El-Nusra’nın bölgeye gelmesinden sonra Albu Saray
köyündeki evlere baskın yaparak bütün erkekleri köyün hapishanesine
attığı bölgeden gelen haberler arasındaydı.
Çoğu mahkumun El-Nusra komutanları tarafından işkence gördüğü ve
öldürüldüğü bildirilmişti.
El-Nusra, Ortadoğu’daki diğer örgütlerden az kalmayacak bir şiddet
ortaya koyuyor. Emir: “Neden her zaman Amerikalı ve İsrail
kazanırken Araplar kaybediyor sanıyorsunuz? Çünkü Araplar
duygusal.”
Emir, “Albu Saray güçsüzdü. Kötü bir itibarları vardı. Onlara
saldırmakla daha güçlü kabilelere bir ders verdik. Artık
korkuyorlar” dedi.