Ş.Urfa'daki aşiret evet dedi

Şanlıurfalı Mersavi aşireti referandum için hazır. Aşiretin tek sosyal derneği olan Mersavi Sosyal Yardımlaşma Kültür ve Eğitim Derneği (MER-DER) 'sandık başına gidin' çağrısında bulundu. Referandumu bir fırsat olarak değerlendiren Urfa'nın en büyük aşiretlerinden biri olan Mersavi aşireti derneği, referandumu; 12 Eylül 1980 ile hesaplaşmaktan ziyade, Türkiye'de hukuk yolu açabilmenin aracı olarak görüyor. Referandumun, Türkiye'nin demokrat olmaya hazır bir ülke olduğunu ve değişikliklerin halkın önüne konarak, halkın fikirlerinin alınmasının bile büyük bir fırsat ve demokratikleşme örneği olduğunu dile getiren aşiret derneği (MER-DER) Başkanı Davut Kırmızıaslan, "Değişikliklerin milletin önüne konarak fikrin alınması hususu bile milletimiz açısından büyük bir fırsattır. Halk, artık kendinin de yönetimde söz sahibi olmasını istemektedir. Bu nedenledir ki bu kaçırılmayacak bir fırsattır." dedi.

Her yönüyle eşitliğe doğruya götüren değişikliğe 'evet' demenin yanında farklı bir alternatifin olmadığının altını çizen dernek Başkanı Kırmızıaslan, "Dernek olarak geleceğimizin daha özgür, daha demokrat, daha katılımcı, daha bağımsız tayin edilebilmesi, kişisel hak ve hukukun gözetilmesi, din, dil ve ırk gözetilmeksizin aynı vatanın topraklarında, vatandaş olarak aynı haklara sahip olma bakımından fırsatların önümüze getirildiği bu anayasa değişiklik paketine 'evet'ten başka yol var mı?" diye konuştu.

Kırmızıaslan, hukukun üstünlüğüne dayalı demokrasi için 'evet' diyeceklerini söyledi. 32 köyü kapsayan Mersavi aşireti derneği Başkanı Kırmızıaslan; eşitlik, adalet ve demokrasi için vatandaşa çağrıda bulundu. Kırmızıaslan, zulüm, haksızlık ve adaletsizliklere son vermek, yeniden dört bir yanı düşmanlarla çevrili bir korku cumhuriyeti olup dünyaya kapıları kapatmamak, içte ve dışta tam barış tesis edilmenin sağlanmasına olanak vermek için 12 Eylül 2010 günü herkesi 'evet' demeye davet ettiğini ifade etti.

MERSAVİLER KİMDİR?

Bazı kaynaklara göre, Farsça mert ve erkek anlamında 'mer' sözcüğünden geldiğini; bazı kaynaklarda ise mert ve savmak sözcüklerinin bileşkesinden meydana geldiği söyleniyor. İki sözcüğün de kendilerini kapsadığını belirten Başkan Kırmızıaslan, "Aslında her ikisi de aynı bizim için. Çünkü biz hem merdiz hem de elimizden geldiği kadar belalardan uzak durmak için çabalarız. Bölgemizde en az ölüm ve öldürme fiilleri bizim aşirette görülür. Bizim birinci öncelikli derdimiz işte bu kötü durumu tamamen yok etmektir. 'Allah'ın verdiği canı ancak Allah alır' diyoruz. Kan davası dünyanın en kötü işidir. Bunu engellemek için dernek olarak elimizden geleni yapmak üzere çalışmalarımız devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Mersavîler, Şanlıurfa'nın batısında yaklaşık 32 köyde yerleşik olarak yaşayan ve tarıma dayalı ekonomisi olan bir topluluk. 1600'lü yıllardan bu yana Şanlıurfa içinde ve köylerde yaklaşık 50 bin Mersavî aşireti mensubu yaşamakta. Köy yaşamında hızlı artan nüfus nedeniyle köyden kente göç etmek zorunda kalan Mersavîlerden büyük bir kısmı, kenar semtlerde müstakil evlerinde yaşıyor.