Süpernovalar dengeleri değiştiriyor
Abone olGeçtiğimiz yıllarda gözlenen birkaç süpernova patlaması, evrenin geleceği konusundaki Oranların kökten değişmesine neden oldu.
Tip la denen bu tür süpernovalar, büyük kütleli yıldızların
ömrünü noktalayan öteki türlerden farklı. Bir kere, orijinal yıldız
fazla büyük değil; Güneş kadar. Güneş benzeri yıldızların ölümü de
değişik. Merkezlerindeki nükleer tepkime karbon ve oksijen
aşamasını tamamlayınca yıldız dış katmanlarını (hidrojen ve az
miktarda başka element) ağır ve sakin bir süreçle uzaya bırakıyor
ve yaklaşık Dünyamız büyüklüğündeki sıcak ve sıkışmış merkez açı~a
çıkıyor.
Artık "beyaz cüce" diye adlandırılan, akkor halindeki bu yoğun
karbon ve oksijen küresi zaman içinde soğuyor. Ancak, özellikle
ikili yıldız sistemlerinde bu beyaz cüceler, büyük çekim güçleriyle
çevresinde dolandıkları eşlerinden gaz çalmaya başlıyorlar. Beyaz
cücenin kütlesi 1,4 Güneş kütlesini aştığında da bir zincirleme
nükleer tepki.meyle patlıyor ve tüm maddesi önce radyoaktif nikel,
sonra kobalt ve sonunda demire dönüşerek uzaya saçılıyor. Tip La
süpernovalar, hep 1,4 Güneş kütlesine erişmiş beyaz cücelerin sonu
anlamına geldiği için, patlama şiddetleri, dolayısıyla da
saçtıkları ışığın derecesi değişmeyen "standart ışık kaynağı"
olarak kabul ediliyorlar.Patlama şiddeti aynı olduğuna göre, daha
soluk bir tıpla süpernova, daha uzakta meydana gelmiş oluyor.
Gökbilimciler,böylelikle gökadaların bize ne kadar Uzak olduklarını
büyük bir doyarlıkla belirleyebiliyorlardı. Son yıllarda evrenin
uzak. noktalarında görülen böyle bir dizi süpernovanın ışığının,
gerekenden daha soluk. oldu~u belirlenince, bazı kuramcılar bunun
evrenin artan bir hızla genişlediğinin işareti olarak yorumladılar.
Başka bazı veriler de evrenin, kütle çekimin tersine itici bir etki
yapan bir "karanlık enerjilinin etkisi altında olduğunu gösterince,
evrenin ivmelenerek genişlediği yolundaki kuram yaygın kabul
görmeye başladı .Ancak, ABD deki Stanford Üniversitesi yle Los
Alamos Ulusal Laboratuarı ndan John Terning, Csaba Csaki ve Nemanja
adlı fizikçiler, uzak süper novalardan kaynaklanan ışığın, evrenin
genişlemesine gerek olmaksızın da soluklaşabileceği ni Öne
sürüyorlar.
Araştırmacılara göre soluklaşma,süpernovalardan gelen fotonların,
yolda "axion" denen parçacıklara dönüşmesiyle ortaya çıkabilir.
Salınım süreci, birbirine. dönüşen parçaların en az birinin kütle
sahibi olmasını gerekli kılıyor. Fotonlar, Standart Model e göre
.kütlesiz parçacıklar. Ancak, axion denen ve evrendeki bazı
parçaların solaklık" yada "sağlarlık" eğilimleri arasındaki
asimetriyi açıklamak için varlığı öngörülen parçacıkların,bir
elektron voltun 10 katrilyonda biri kaçabilir kütleye sahip olduğu
düşünülüyor. Araştırmacılara göre foton-axion salıntımı, uzak
süpernovaların gözlenen soğukluğunu mükemmel biçimde açıklıyor.
Halen Avrupa Parçacık Fiziği Laboratuarı CERN de yürütülmekte olan
bir deneyde Güneş kaynaklı olabilecek axionların belirlenmesine
çalışılıyor.
Kaynak: www.gencbilim.com