Süper Lig'e eleştirel bakış
Abone olSüper Lig'de zorlu bir hafta bitti. Hafta bitti bitmesine ama bazı sahneler hala akıllarda kaldı. İşte geçtiğimiz haftanın genel değerlendirmesi şöyle:
Beşiktaş’ın Fenerbahçe’yi yenip ligin tepesini bir hizaya
getirmesine, 17.’nin Galatasaray’ı uzun süre silmesine mi
sevinelim, elit sporcuların ayıplarına ve İnönü’deki emniyet
müdahalesine mi üzülelim... Her ikisini de yapalım! Daum’un
elindeki cevheri her geçen gün köreltmesine, taktik müdahalelerle
maçları çözememesine, futbolcusunu hedef göstermesine şaşırmadık.
Çünkü hepsi daha önce de olmuştu... Dikkatli gözler Fenerbahçe’nin
futbol olarak Sebat’tan daha kaliteli bir oyun sergilemediğini
görüyor. Bireysel olarak kendini aşan kimse yok... Selçuk, Semih,
Volkan, Murat Hacıoğlu kayıp. Deniz, Serkan, Tuncay, Serhat,
Luciano, Van Hooijdonk hepsi bireysel kalitelerinin de gerisinde.
Alex’i taşıyamayan bir kadro ve sistem... Fenerbahçe bütün bunlara
rağmen şampiyon olur... Ama önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi farklı
mı olur? Hayır... Yönetim bakalım ne kadar direnecek? Beşiktaş
büyük iş yaptı... Kötü, çok kötü bir Fenerbahçe’yi bile 1,5
pozisyon vererek yenmek olaydır. Fener’in bütün ayıplarını bir bir
göstermek de ustalıktır. 4’lü savunma oturdu, Juanfran nihayet
takıma katıldı, Carew ve Sergen artık koşabiliyorlar... Beşiktaş
kolay kolay yenilmez. Ancak ligin ilk 3 sırasındaki takımlarla
toplam 37 puanlık fark kolay erimez, 3 takımın 3’ünü de geçmeye de
mucizeden başka bir şey denmez... Görüntüleri izledikten sonra
aklımda Emre’nin Nobre’ye cinsel tacizi kaldı. Ona profesyonelce
hile diyenler var, ben cinsel taciz diyorum. Carew disiplin
kuruluna gidiyorsa, Emre mahkemeye verilmeli. Nobre dönüp yumruk
atsa Emre “akıllı”mı olacak. Yazıklar olsun... Bu futbolcuların
bilinçaltlarına “kazanmak için herşeyin mübah olduğunu” kazıyanlar
utansın! Bu arada polis biber gazı marifetiyle neredeyse bütün bir
tribünü perişan etti. Yaralılar var. Ne o olayları bastıracaklar.
Bu provokasyon açıkça... Kitlelere nasıl müdahale edileceğini
öğreneceğiz ama bir felaketten sonra! Celalettin Cerrah bütün
maçlara gidemez ki! Şiddetle mücadele (şiddet) yasası yürürlükte.
Buradan soruyorum emniyete: Kaç kişi tutuklandı, kaç kişi mahkemeye
sevkedildi? Bir de federasyona: Stadyum güvenliğinden Beşiktaş
sorumlu. Onlara ceza var mı? Galatasaray kendisinden iyi oynayan
Sebat’ı Tomas’ın marifetiyle geçti. Yine görüntülerden küfrettiğini
hem de Türkçe, gözlerimle gördüm. İsmet bunu hazmedemedi,
provokasyona yenildi. Tomas gülüyordu meslektaşının atılmasına!
Şimdi İsmet cezalı olacak, Tomas oynayacak... Bu adil değil, hiç
değil... Bu arada Galatasaray, Trabzonspor ve Sakaryaspor’daki
düşüşün gerekçesinin oruç olduğunu da düşünmeden edemiyor insan
nedense... Trabzon’da da Fatih başroldeydi... Özür dilemiş hem
hakemden, hem rakiplerinden. Bu da birşey, önemli birşey. Ama bu
büyüklük değil ki! Büyüme şansını kaçırdı Fatih de... Atsa
penaltıyı dışarıya veya kalecinin kucağına bugün bütün bu olayları
değil, Fatih’i taşıyacaktık manşetlere. Gururla! Ancak birinin
tacizi, diğerinin küfür ve tükürüğünü görünce, Fatih’in özürünü de
değerli buluyoruz... Celal Doğan kariyerinin en önemli icraatını
yaptı, Nurullah Sağlam’ı istifadan vezgeçirerek. Hatırlıyorum da
Cemal Aydın da Ersun Yanal’ı 6 maçta 1 puan aldığı zaman
bırakmamıştı... Nurullah, sağlam bir hoca olacak. Ona
güveniyorum... Bu arada elindeki malzemeyle en büyük işi yapan
Giray Bulak yine devre arasında oyuncu satıp, tesis yapma hayali
kuruyor. Hocam onlar 3 büyüklerden 20 milyon dolar aldıklarında
yapmadılar! Saf mısın, çok mu iyi niyetli, bilemiyorum...
FANATİK