Sümeyye Erdoğan o geceyi anlattı
Abone olTiyatro oyununda hakarete uğradığı için salonu terkeden Sümeyye Erdoğan, o gece yaşananları ayrıntılarıyla anlattı.
Cuma günü Ankara Devlet Tiyatrosu'nda gerçekleşen ve Başbakan'ın
kızı Sümeyye Erdoğan'ın kızının oyunu terk etmesine neden olan
olayla ilgili ayrıntılar ortaya çıkıyor. Başbakan Erdoğan'ın kızı
Sümeyye Erdoğan Facebook’ta yayınladığı bir mektupta olayı
anlattı.
Mektup şöyle:
KAŞ GÖZ İŞARETİ YAPMAYA BAŞLADI
"Cuma akşamı iki arkadaş tiyatroya gittik. Ankara Büyük tiyatroda
Genç Osman'a. İkimiz de başörtülüyüz ve bir tek orada yer kaldığı
için en öndeyiz. Yolda gelirken de ağzıma bir sakız atmıştım ve bu
benim için çok normal bir şey olduğu için tiyatro sırasında hala
ağzımda olduğunun farkında bile değildim. Her şey gayet
normal giderken oyunun orta yerinde (Yeniçerilerin göbek atarak
alem yaptığı sahnede) en öndeki iki oyuncudan biri bir yandan bir
ileri bir geri oynarken bir yandan da en öne geldikçe bana bakarak
kaş göz işareti yapmaya başladı.
ELİYLE İŞARET ETTİ
İlkinde ne olduğunu anlamadık. Sonrasında ağzıyla sakız çiğneme
hareketi yapınca durum anlaşıldı. Fakat öyle yapmasa da durum
belliydi, çünkü adam aslen sakıza değil, başörtüsüne takmıştı. Hem
de Ankara Devlet Tiyatrosu'nda, hem de en ön sırada (!) ...
Bir de şarkının "halkın çoğu aç, azı toksa" kısmında "azı
tok" derken bariz bir şekilde eliyle bizi gösterdi. Demek ki
"başörtülü yobaz" ve "yüce tiyatrocunun önünde sakız çiğneyen
saygısız" olmakla yetinmeyip bir de "çoğunluğun aç olmasının sebebi
olan azınlık tok (protokolde oturmamızdan belli!)"
olmuştuk! Bu ne cüret! Ne işimiz vardı bizim tiyatroda!
Birkaç gidiş gelişte bu şekilde bizi rahatsız ettikten sonra bir
yerde müziği ve oyunu kesip sahnenin önüne gelerek "pardon ben
anlayamadım da sormak istiyorum, bu nedir??" diyerek sakız çiğneme
hareketi yaptı!!!
OYUNU KESİP LAF ATTI
Durun tekrar edeyim, Ankara Devlet Tiyatrosu'nda, bir
oyuncu, oyun esnasında, oyunu keserek seyirciden birine laf
atıyor!!! Hem de ne
Devlet Tiyatroları'ndan açıklama |
Devlet Tiyatroları'nca yapılan açıklamada, Genel müdürlüğün 8 Nisan günü seyircinin salonu terk etmesine neden olan konuyu, temsil bitiminde oyun raporuna aktardığı hatırlatıldı. Konuyla ilgli aynı gece gerekli inceleme ve soruşturmanın başlatıldığı kaydedildi. Ardından şu ifadelere yer verildi: "Tekrar belirtmek gerekiyor ki tiyatroda kim olduğuna bakmaksızın, seyirciye saygı en önemli değerlerimizden birisidir. Bu nedenle bugüne kadar olduğu gibi, bu olayda da seyircimizi rahatsız edecek davranışta bulunduğu saptanan kişilere yönelik gerekli yaptırım uygulanacaktır." |
için? (Sessiz ve gayet sıradan bir şekilde) sakız
çiğnediği için! Allah aşkına dünyanın neresinde görülmüş böyle bir
şey! Hangi profesyonel sahnede, profesyonel bir oyuncu seyirciden
birinin ufacık bir ağız hareketinden dolayı oyunu kesip o kişiye ne
yaptığını sorabilir?! Adama "sana ne kardeşim!" denmez
mi?! Bütün seyirci tiyatro izlemek için bilet alıp oraya gelmişken,
sen nasıl onları yok sayıp tiyatroyu bölersin?! Ve nasıl olur da
böldüğün bir tiyatro oyununda, bütün seyircinin önünde, bir insana
böyle saçma bir sebeple çıkışma hakkını kendinde bulabilirsin?!
BU NASIL BİR ŞIMARIKLIK VE KABALIK
Bu nasıl bir şımarıklık, nasıl bir kabalık ve faşistlik,
hatta nasıl bir cahillik, ve medeniyetten nasibini almamışlık?! (
Ve kimse bana kalkıp da -bu çağda- tiyatroda normal bir şekilde
sakız çiğnemenin oyuncuya saygısızlık olduğunu söylemesin! Biraz
dünya görmelerini tavsiye ederim! ) Hem sanat camiamız değil miydi
halkı tiyatroya, operaya çekememekten yakınan? O akşam
görülen oydu ki mesele aslında o sanatçıların halkı oralarda
istemiyor oluşu! Bu halkın kadınlarının yarısından fazlasını
oluşturan başörtülüleri tiyatroda görmeye tahammül edemeyen sanatçı
herhalde sakallıyı, köylüyü, göbeğini kaşıyanı ve bidon kafalıyı da
görmeye tahammül edemez. Yani bu ülkenin yüzde 80'ini, yani halkı,
tiyatroda istemez...
HANİ SANATÇILAR MODERNDİ
Ben sanatı seven, önemseyen, ve sadece izleyici olmakla kalmayıp
hobi olarak uygulamasında da olan biri olarak bana o terbiyesizliği
yapan oyuncuya diyorum ki, sen istediğin kadar (bir tiyatro oyununu
bölecek kadar) başörtülülerden nefret et, görmeye bile -hele de
sanatsal bir faaliyette görmeye- tahammül etme; dünyanın
gerçeklerini değiştiremeyeceksin! Mesela ben sanatı sevmeye
devam edeceğim, tiyatroya gitmeye devam edeceğim, ve bu sırada
başörtülü olmaya da devam edeceğim! Bununla ilgili ne
yapacaksın???? Önüne çıkan her başörtülüye bir şekilde laf atarak
mı yaşayacaksın? Peki bunu yapınca o sebebi meçhul ve saçma
nefretini kusup kendi egonu tatmin etmekten başka bir şey geçecek
mi eline? Peki sen böyle hoşgörüsüz ve kaba bir tavrı sanatın
neresine sığdırıyorsun? Madem sen (önünde sakız çiğnenemeyecek
kadar) yüce ve saygıdeğer bir sanatçısın, nasıl olur da insanların
giyim tercihlerinden dolayı (asıl sebebin sakız olduğuna inanacak
değilim!) onlara yüzlerce seyircinin önünde laf atıp onları üzecek
kadar hoşgörüsüz, kaba, sığ düşünceli ve çağın gerisinde kalmış
olabilirsin?! Hani sanatçılar moderndi? Hani sanatçılar
özgürlükçüydü? Hani sanatçılar duygusal ve insan-severdi? İnsanı
seven biri bir insana böyle davranamaz! Ve bir sanatçı da böyle bir
hareketi yapamaz!
BAŞÖRTÜLÜLERE ALIŞSANIZ İYİ OLUR
O yüzden de, ne sen, ne de sanat camiamızda maalesef çokça
rastlanan senin gibileri, saygıdeğer sanatçılar değilsiniz! Ve son
olarak; başörtülülere, ve sizden farklı olan herkese, alışsanız iyi
olur! Çünkü biz hep burada, gözünüzün dibinde olacağız! Ve
ben sizle kavga ederek yaşamak istemiyorum! Benim dinimden bile
olmayanların ülkelerinde yapabildiğim gibi tanımadıklarıma bile
tebessüm ederek ve selamlaşarak huzurla yaşamak istiyorum! İnanın
siz de daha huzurlu olacaksınız..."