Süleyman Soylu AK Partileri ağlattı
Abone olAk Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'nun, Çanakkale ziyaretinde duygusal anlar yaşandı.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'nun
Soylu'nun partisinin icraatlarını anlattığı sırada bazı partililer,
gözyaşlarını tutamadı.
Biga İlçesi'nde, 'Siyaset Akademisi' toplantısına katılan Ak Parti
Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, daha sonra Çanakkale'ye
geçerek partisinin il başkanlığını ziyaret etti. Soylu, çoğunluğunu
kadınların oluşturduğu partililere, hükümetin 10 yıllık iktidarı
dönemindeki icraatlarını ve geleceğe yönelik hedeflerini anlattı.
Ak Parti'nin iktidar olduğu geçmiş dönemlerde çok büyük atılımlara
imza attığını anlatan Soylu, Van depremi sonrası yapılanlar ve
sağlık hizmetlerindeki gelişim süreciğini anlattığı sırada
partililer gözyaşlarını tutamadı. Kadınların yanı sıra bir erkek
partili de Soylu'nun konuşması sırasında duygusallaşarak
ağladı.
BAŞKANLIK SİSTEMİNİ GETİRMEK ZORUNDAYIZ
Başkanlık sistemine de değinen Soylu, şunları söyledi:
"Yerelleşmenin daha arttığı, yerel inisiyatifle beraber her
ilimizin kendi kararını verdiği ama yasamanın, yürütmenin ve
yargının bu erklerin, bu güçlerin ayrı ayrı olduğu herbirinin
birbirine karşı sorumlu olduğu bir başkanlık sistemini Türkiye'ye
getirmek zorundayız. İnanın, Türkiye o zaman kendisini o gelişmiş
ülkelerin, büyük ülkelerin, kişi başına gelir seviyesi 35 bin, 40
bin, 45 bin dolar olan ve yıllarca izlediğimiz o birinci sınıf,
birinci lig ülkelerinin içine atabilme fırsatını
yakalayabilecektir. Parlamenter sistem, bürokrasinin mengenesinde
kalmıştır. Onu oradan çıkarıp almamız, onu tedavi edebilmemiz bugün
mümkün değildir.
Ak Parti, parlamenter sistem içinde Türkiye'ye yapabileceği katkıyı
en büyük ölçüde yapmıştır. Bu saatten sonra Türkiye'yi
taşıyabilecek temel nokta, hizmetlerin hepsini
gerçekleştirebileceği, sadece yeryüzün değil, Avrupa'da, Güney
Amerika'da değil, uzayda bile yapılabilecek en önemli sistemlerden
bir tanesi parlamenter sistemi, yani bu hükümet sistemini
değiştirmek ve Türkiye'yi başkanlık modeline getirebilecek anlayışı
ülkemizle bütünleştirmektir."
SİLİVRİ'DEKİ İZDİHAMA TEPKİ
Geçen 13 Aralık'ta İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde
görülmesine devam edilen Ergenekon Davası sırasında Silivri
Cezaevi'ndeki yaşanan izdiham ile ilgili de konuşan Soylu şöyle
devam etti:
"Türkiye'nin en önemli siyasi davalarından bir tanesi olan
Ergenekon Davası için, Silivri'de neredeyse mahkemeyi basabilecek
cürette ortaya konulan bir anlayışı tüm Türkiye seyretti. Bir meşru
siyasi parti için bu doğru bir yaklaşım mıdır? Yasama meclisinde,
her türlü meseleyi anlatma, her türlü bağımsız ve özgür şekilde
değerlendirme fırsatı olan bir siyasi parti, her şeyi konuşan bir
siyasi parti için soruyorum, bugün gazetelerde çıktı ya KCK davası
için BDP'de 10 binlerce insanı oraya taşır ve o mahkemeyi kuşatırsa
Türkiye'de hukukun üstünlüğünü kim savunur. Daha henüz mahkeme
tamamlanmadan, kimin suçlu, kimin suçsuz olduğu bilinmeden
mahkemeye yapılacak baskı, anayasamızın 138'nci maddesine
aykırıdır.
AK PARTİ HUKUKUN MEŞRU ÖLÇÜLERİ İÇERİSİNDE
DERDİNİ ANLATTI
Ak Parti, kendi partisi kapatılırken, 8 milyon üyesiyle meydan
yıkma gibi bir anlayışı ortaya koydu mu? Hayır. Anayasa
Mahkemesi'ne gitti. Orada kendi derdini hukukun meşru ölçüleri
içerisinde anlatmaya çalıştı.
Böyle bir sorumsuzluk Türk siyasi hayatının içerisine
sığdırılabilir, anlayışla karşılanabilir bir hadise kesinlikle
değildir. Siyaset, meşru zeminlerde hukukun ve demokrasinin
içerisinde yapılması gereken sorumlu bir anlayışın ta kendisidir.
Onun ötesi sorumsuzluktur ve millet bunun cevabını en iyi şekilde
ortaya koyacaktır. Bunun demokrasilerde en önemli yerlerinden
birisi meclistir, birisi de sandıktır. Demokrasinin başka bir
alternatifi söz konusu değildir."