Sudan'daki Ümmet Partisi halkı sokağa çağırdı
Abone olEski Başbakan Sadık el-Mehdi liderliğindeki Milli Ümmet Partisi, Sudan halkına sokağa çıkma, başkent ve diğer illerde gösteri düzenleme çağrısında bulundu.
Partiden yapılan yazılı açıklamada, ordu güçlerinin sabah saatlerinde başkent Hartum'daki ordu karargahı önündeki göstericilere silahla müdahalede bulunmasına tepki gösterildi.
Göstericilere müdahale edilmesinin, Askeri Konseyin zalimce işlediği bir suç olduğu ve söz konusu saldırının kınandığı açıklamada, Sudan halkına sokağa çıkma, başkent ve diğer illerde gösteri düzenleme çağrısı yapıldı.
Muhaliflerin sembol isimlerinden Medeni Abbas yaralandı
Öte yandan görgü tanıkları, göstericilere liderlik eden muhalif oluşum Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri yöneticilerinden Medeni Abbas'ın da gösterilere müdahale sırasında vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandığını ifade etti.
Aktivistlerin yayınladığı görüntülerde, Abbas'ın elbiselerinin parçalandığı, el ve omuz bölgesinden yaralandığı görüldü.
Yaralıları tahliye çağrısı
Sudan Doktorlar Komitesinden yapılan açıklamada da müdahalenin olduğu olay yerindeki sahra hastanelerinde göstericilerin ve sağlık personelinin mahsur kaldığı kaydedildi.
Açıklamada, Sınır Tanımayan Doktorlar ve Kızılhaç gibi kuruluşlara gösterilerde yaralananların ve sağlık personelinin olay yerinden tahliye edilmesi için acil müdahale çağrısı yapıldı.
Sudan Pilotlar Birliği de yaptığı açıklamada, gösterilere müdahalenin ardından sivil itaatsizlik ilan ettiğini duyurdu.
Açıklamada, Sudan Meslek Odalarının çağrısına yanıt verilerek sivil itaatsizlik ilan edildiği açıklandı.
Sudan ordusunun, başkent Hartum'daki ordu karargahı önünde haftalardır demokrasi nöbeti tutan halka sabah saatlerindeki müdahalesi sonucu 5 kişi hayatını kaybetti.
Sudan'da 19 Aralık 2018'de ekonomik kriz sebebiyle başlayan gösterilerin hızla başkent Hartum ve ülke genelinde rejim karşıtlığına dönüşmesinden sonra ordunun 11 Nisan'da yönetime el koyduğunu açıklamasıyla, 30 yıllık Ömer el-Beşir dönemi sona ermişti.
Ordunun ülke yönetimine el koymasının ardından, sivil yönetime geçiş için eylem yapan protestocular, geçiş hükümetinin nasıl oluşması gerektiğine dair askeri yetkililerle müzakere yürütüyordu.