Stres ülserine ılık akşam çorbası!
Abone olİş hayatındaki yoğun stres, size ülser olarak geri dönüyor. Peki bu sağlık sornuyla baş etmenin yolları neler?
İş hayatındaki yoğun stresin gastrit ve ülser gibi
rahatsızlıklara neden olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Koray Tuncer,
"Stresli bir günün akşamında ılık bir çorba içmek veya az
yağlı bir sebze yemeği yemek mideyi rahatlatır" diyor.
Memorial İstanbul Hastanesi Gastroenteroloji ve Hepatoloji
Bölümü'nden Uzm. Dr. Koray Tuncer, ülserle savaşma yollarını
anlattı.
Stres nedeniyle ülser olunabilir mi?
Tabii ki her vücudun stresten etkilenme şekli farklı olduğu gibi
sindirim sisteminin de bu duruma verdiği tepki farklıdır. Kişi;
iştahsızlık, karın ağrısı, şişkinlik, ishal, bulantı ve kusma gibi
şikayetlerde bulunabilir ya da mevcut yakınmalarının şiddetinin
arttığını hissedebilir. Bu sorunların çözülmesinde en etkili yöntem
stres faktörlerini ortadan kaldırmaktır. Tedavi için kimi zaman
psikiyatrist desteği, kimi zaman da depresyon ilaçları
önerilir.
YÜZDE 20'Sİ STRES!
Trafik kazasının ardından stres ülseri oluşabilir mi?
İş hayatında yoğun stres yaşayan, ameliyat olan ya da trafik kazası
geçiren kişiler, hastaneye yattıklarında ortada hiçbir sorunları
yokken bir anda midelerinde ya da 12 parmak bağırsaklarında ülser
oluşuyor. Buna 'stres ülseri' deniyor. Hastalarda ciddi kanamalar
görülebiliyor. Mide asit salgısının artması midede ve 12 parmak
bağırsağında ülser oluşumunu kolaylaştırıyor. Günümüzde var olan
ilaçlar sayesinde, ülser çok rahat bir şekilde kontrol altına
alınabiliyor.
Stres ortadan kalktığında hastalık da iyileşir
mi?
Mide rahatsızlıklarının yüzde 20-30'u stres kökenlidir. Öyle ki;
mide şikayetleriyle bize gelen hastaların önemli bir bölümünde,
stresi ortadan kaldırdığınızda hastanının rahatsızlığı da ortadan
kalkıyor.
Stresli bir günün mideye hasar vermemesi için sizce ne
yapılmalı?
Stresli bir günün akşamında ılık bir çorba içmek ve çok yağlı
olmamak kaydıyla br sebze yemeği yemek mideyi rahatlatacaktır.
Ayrıca limonlu bir ıhlamurun da mideyi ferahlatıcı etkisi
bulunmaktadır.
AĞRI ARTINCA...
Stres nedeniyle olan mide ağrıları daha mı şiddetli olur,
daha mı acı vericidir?
Stres, mideyle ilgili hiçbir sorunu olmayan kişide reflü oluşmasına
neden olmaz. Ama stres-reflü ilişkisi de gözardı edilmemelidir.
Kişinin reflüsü varsa ve stresli günler yaşıyorsa, midedeki asidin
artmasıyla birlikte reflü şikayetlerinde ve mevcut yakınmaları
hissetmesinde bir artış gözlenir. Halbuki şiddeti aynıdır. Ama kişi
daha fazlaymış gibi hisseder. Çünkü hasta, ağrıyı hissettiğinde onu
beyninde çözebilir. Ama beyinde ağrıyı çözümleyen merkez, stres
anında devreye girmez ve ağrı çok daha şiddetli hissedilebilir.
KARIN BASINCINI ARTIRAN SIKI KEMERLERİ TAKMAYIN!
Memorial Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Yeşim Çelik,
ülserli hastaların dikkat etmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
Öncelikle yemekleri az az ve sık sık tüketin. Lokmaları yavaş yavaş
ve iyi çiğneyin. Yiyecek ve içeceklerinizin çok sıcak veya çok
soğuk olmamasına dikkat edin. Mümkün olduğu kadar ılık besin
tüketin.
Karında basıncı artıran sıkı kemer kullanmayın.
Yemeklerden hemen sonra hemen yatmayın.
Günde 3-4 fincandan fazla çay, kahve, meşrubat, soda, kola ve
alkollü içecekleri içmemeye özen gösterin.
Tüketilen yiyeceklerin çok baharatlı, tuzlu ve yağlı olması da
midenin tahriş olmasına sebep olan ve şikayetleri artıran
sebeplerdir. Yağda kızarmış yiyecekler; mayonez, kaymak ve krema
gibi yoğun yağ içeren yiyecekler, çikolata, hazmı zorlaştıran
gastrite bağlı şikayetleri arttıran yiyecek grubudur. Şeker
hastalığı olmayanlar güne, 1 bardak ılık suya 1 çay kaşığı bal
ekleyerek, başlayabilirler. Bu mideyi rahatlatacaktır.
Kepekli tahıl ürünleri, nohut, barbunya ve mercimek gibi
kurubaklagil yemeklerini mide ağrınız varsa tüketmeyin.
Yemeğe daha fazla zaman ayırın. Ayaküstü değil, oturarak yiyin.
Meyveleri kabuksuz olarak, şikayetlerin çok yoğun olduğu dönemlerde
fırında pişirerek veya komposto şeklinde ara öğünlerde yiyin.
MAKARNA YİYİN!
Mide ağrılarınızın yoğun olduğu dönemde mümkün olduğunca çiğ sebze
ve meyve tüketmeyin.
Turşu, soğan, sarmısak, limon tuzu, zeytin, sirke ve acılı-salçalı
besinlerden kaçının.
Kremalı, çikolatalı, kızarmış tatlılar ve soslu besinlerden uzak
durun.
Mayalı hamur tatlıları yemeyin.
Ihlamur, açık çay ve diğer taze bitki çayları, limonata, kakao ile
ayran, sahlep ve taze meyve sularından için.
Haşlanmış, ızgara veya fırında pişirilmiş kırmızı ya da beyaz et
yiyin.
Beyaz ekmek, makarna, pirinç, mısır, irmik, erişte, kraker ve
bisküvi tüketin.
İLAÇLARDAN MİDEYİ KORUMANIN 5 YOLU
Alkollüyken alınan minik bir ilacın bile midede büyük tahribata yol
açabileceğine değinen Uzm. Dr. Koray Tuncer'in bu 5 önerisini
aklınızdan çıkarmayın!
ALKOLÜ DÜŞÜK OLMALI
1- Alkol, mide asit salgısını artırabilen bir ajandır. Hiç kuşkusuz
tüketiminin sağlık üzerinde olumsuz etkileri mevcuttur. Tüketiminde
temkinli olunması gerekir. Yemek borusu üzerinde tahriş edici
etkisi vardır. Genellikle derecesi yüksek alkoller tüketildiğinde
kişi bir rahatsızlık hissetmeyebilir. Çünkü bunların lokal
anestezik etkisi vardır. Aynı şey yemek borusu ve mide için de
geçerlidir. Yüksek dereceli alkol içildiği zaman rahatsızlık
hissedilmez. Sıkıntısı genellikle ertesi gün çıkar. Alkol alımı
tavsiye edilmemektadir. Ancak illa tüketilecekse, alkol oranı düşük
olan içkilerin tercih edilmesi gerekmektedir. Bu durumda rakının
alkol oranını düşürmek için 3'e 1 oranında sulandırması gerekir.
Alkol oranı az olduğu şarap ya da bira tüketilebilir.
ALKOLDEN SONRA ASPİRİN ALMAYIN!
2- Alkolden sonra alınan ilaçlar, ağrı kesici özelliğiyle baş
ağrısını giderir. Kişiyi rahatlatır. Ama aslında alkolün mideye
yaptığı zararlı etki, alınan ilacın da etkisiyle daha da
artacaktır. Tüm bunların yerine alkolü belli oranlarda tüketmemek
çok daha faydalı olacaktır.
SİGARAYA DİKKAT!
3- Ülserin oluşumuna midedeki bakteri neden olur ve buna yönelik
antibiyotik tedavisi yapılmazsa, ülser tekrarlayabilir. Yine ülser
oluşumuna yol açabilen ağrı kesici, aspirin kullanımı ve sigara
içilmesi de tekrar ülser oluşumuna yol açabilir.
İLACI DİK DURARAK İÇİN
4- İlaçların sindirim sistemine direkt ve kan yolu ile olumsuz
etkilerinin yanı sıra, özellikle büyük tabletlerin yemek borusunda
takılarak tahriş oluşturması ve buna bağlı olarak şiddetli göğüs
ağısı, yanması ve yutma güçlüğü ile doktora başvurma hiç de seyrek
değildir. Bu bulgularla gelen hastalarda, yemek borusunda ülserler
görülmesi çok tipiktir. Bunu en aza indirmek için ilaçların mutlaka
dik ve oturur pozisyonda, bol su ile alınması, ilacın ardından en
az 10 dakika yatar pozisyona geçilmemesi özellikle önemlidir.
İlaçları su ile almak en doğrusudur. Çay ve kahve yan etkileri
artırabilir ve emilim üzerine olumsuz etkilidir.
HEM ZARAR HEM YARAR
5- Günümüzde mide asit salgılanmasını çok etkin olarak kontrol
edebilen ilaçlar sayesinde, mide ve 12 parmak bağırsağı ülserleri
kolayca tedavi edilebilmektedir. Bazı hastalarda midede
'Helicobacter Pylori' isimli bakteri, ülser oluşumuna yol
açabilmektedir. Bu durumda da asit salgısını kontrol eden ilaca
birkaç adet antibiyotik ekleyerek, bu bakteri yok edilmeye
çalışılmaktadır.
Esra Tüzün- SABAH