Star'a göre seçim kesin!
Abone ol'Çare sandıktır' diyen Star, Genç Parti'nin görüşlerine yer verirken, AK Parti'yi de yerden yere vurdu.
Star, tam sayfa ayırdığı kararla ilgili, hemen hemenç tüm parti
liderlerinin ve uzmanların görüşünü aldı, seçimin yenilenmesi
gerektiğini kesin bir dille yineledi.. İşte Star'ın haberi: AKP'de
panik Yargıtay'ın DEHAP'la ilgili onama kararının ardından genel
seçimlerin yenilenmesi ile ilgili tartışma başladı. AKP Hükümeti
elindeki iktidarı kaptırmamak için 'seçim iptal edilemez'
dayatmasına girdi. Ancak siyaset dünyası ve hukukçular aynı görüşte
değil. İşte Ankara'daki 'seçim' tartışması. YARGITAY'IN DEHAP'la
ilgili onama kararının ardından genel seçimlerin yenilenmesi ile
ilgili tartışma da doruğa çıktı. AKP'liler, seçimlerin yenilenmesi
için bir neden olmadığını savunurken, SP'liler 'AKP haksız yere o
koltukta oturamaz' dedi. SP, seçimin yenilenmesi için iptal
başvurusu yapma niyetinde. Ancak son karar, bugünkü başkanlık
divanında verilecek. Erbakan: Seçim yenilenmeli YARGITAY kararını
değerlendiren SP lideri Necmettin Erbakan, 'Daha önce de ifade
ettiğimiz gibi, bu seçimler yenilenmelidir' dedi. SP Teşkilat
Başkanı Lütfü Esengün de, 'Seçimlerin yenilenmesi gerekir. Yargıtay
kararıyla 3 Kasım seçimlerinin hileli, şaibeli yapılmış bir seçim
olduğu ortaya kondu. İster YSK, ister Meclis olsun, süratle
seçimlerin yenilenmesine karar vermelidir. AKP, hiçbir gerekçeye
sığınmasın. Orada rahat oturtmazlar. AKP, haksız koltukta oturamaz'
diye konuştu. SP Genel Sekreteri Suat Pamukçu da, 'Seçimlerin iptal
edilmesi gerekir' derken, Seçim İşleri Başkanı Ahmet Sünnetçioğlu
'Bugünden itibaren, seçimin neticesine müessir durum ortaya
çıkmıştır. Buna her parti itiraz edebilir' diye konuştu. AKP
bildiğini okuyor AKP Teşkilat Başkanı Hayati Yazıcı kararla ilgili
şunları söyledi: 'Yargıtay'ın kararı, seçimin sonucunu kesinlikle
etkilemez. DEHAP'la ilgili konu daha önce YSK gündemine gelmiş,
karara bağlanmıştı. YSK kararları kesindir. Kesin olan karar,
üçüncü şahıslar gibi karar verenleri de bağlar. Üç kişinin
mahkumiyetinden dolayı 1 milyon 960 bin seçmenin iradesini yok
sayamazsınız.' AKP Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Dengir Mir Mehmet
Fırat ise, 'Hukukçu olarak söylüyorum. Bu davanın esasa girilmeden
reddedilmesi lazım. Bu karar seçim sonuçlarını etkilemez'
iddiasında bulundu. Baykal: Hukukun gereği 'BU konuda kamuoyumuzda
bir tereddüt yoktur. Yargıtay'ımız hukukun gereğini yerine
getirmiştir' diyen CHP lideri Deniz Baykal ise, sözlerini şöyle
sürdürdü: 'Bu konuyla ilgili bir yorum yapma gereğini duymuyorum.
Yargıtay'ın aldığı bu karar toplumumuz için de, YSK için de sürpriz
olmamıştır. YSK'nın 2002 seçimleri öncesinde, Yargıtay
Başsavcılığı'nın DEHAP'ın seçime katılma hakkına sahip olmadığına
ilişkin uyarısı karşısında bunun gereğini yerine getirmenin
pratikte bazı zorluklar doğuracağı iddiasıyla, konunun esası
hakkında bir tavır takınmadığını biliyoruz. Yani Başsavcı'nın bu
tespitini, YSK prensipte reddetmiştir. Bunun mümkün olabileceğini
kabul etmiştir. Arkasından Çorum yerel seçimlerinde DEHAP'ın seçime
katılma hakkı olmadığı ortada. Yeni hiçbir hukuki karar yokken,
Yargıtay'ımızın bugün almış olduğu karar söz değilken, YSK DEHAP'ın
seçime katılamayacağını görerek listeyi ona göre yapmıştır. YSK'nın
bu kararla, yeni bir anlayış içine girmesini haklı gösterecek
hiçbir şey yoktur. YSK'nın vereceği kara r siyasi midir, bekleyip
göreceğiz. YSK, vereceği kararı izah etmekte güçlük çekecektir. YSK
gördüğüm kadarıyla üçüncü bir yanlışın eşiğinde. YSK'nın vereceği
karar hukuki değil, siyasi olacaktır.' CHP Grup Başkanvekilleri
Haluk Koç ve Mustafa Özyürek ise, Yüksek Seçim Kurulu'nun seçim
sürecinde yanlış karar vererek görevini ihmal ettiğini, bu nedenle
de istifa etmesi gerektiğini bildirdiler. Genç Parti: Çare
sandıktır GENÇ Parti Genel Sekreteri Mehmet Ali Akgül ise Meclis'in
meşruiyetinin tartışılır hale geldiğini söyleyerek, şöyle dedi:
'Yargıtay kararıyla 3 Kasım seçimlerine hile karıştığı resmen
belgelenmiştir. Böylece Yüce Meclis'in meşruiyeti tartışılır hale
gelmiştir. Demokrasilerde hiçbir Meclis meşruiyet tartışmasının
gölgesinde kalamaz. Bunun çözümü seçimlerin tekrarlanmasıdır.
Milletten 1 milyon 960 bin geçerli oy alan DEHAP seçimlere
sokulmasaydı bu oylar bir başka parti veya partilere gidecekti.
Meclis aritmetiği de çok daha farklı olacaktı. 3 Kasım seçimlerinde
yüzde 4'ün üzerinde oy alan her parti 'DEHAP'ın bütün oyları bize
gelecekti. Biz de barajı aşabilirdik' diyebilir. Bu iddiaya
imkansız diyebilir misiniz? Demokrasilerde çareler tükenmez. Bunun
da çaresi sandıktır.' Ağar: Referans hukuktur DYP lideri Mehmet
Ağar, Yargıtay'ın kararıyla ilgili olarak, herkesin
soğukkanlılıkla, YSK'nın bundan sonraki süreçte rahat çalışmasını
sağlamakla yükümlü olduğunu belirtti. Ağar, şunları söyledi:
'Türkiye'de Yargıtay kararları, mahkeme kararlarının yok farz
edilir, yok yerine sayılır hale gelmesi, çıkmaz yoldur. Kimse bu
yola girmeye heveslenmemelidir. YSK'nın referansı, mutlaka hukuk ve
sadece hukuktur. Hukuk dışı olay ve faktörler, yargı kurullarını,
yüksek hakem kurullarını kesinlikle ilgilendirmez. Bir takım kaos
ve kriz laflarıyla meseleyi bulandırmak, meseleyi hukukun dışına
çıkarmak, hiç kimsenin hakkı değildir. Türkiye'de hukuk ya vardır
ya yoktur. Bir takım nasihatlarda ve yorumlarda bulunanlar, kısa
bir süre önce yapılan Siirt seçimlerinin hangi şartlarda
yapıldığını akıllarından çıkarmamalıdırlar.'' DYP YSK'ya başvuruyor
Bu arada, DYP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Tezmen de, seçim
barajının yeniden düzenlenmesi için Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK)
başvuracaklarını açıkladı. ADALET BAKANI: BiZ MAHKEME KARARLARI iLE
iKTiDAR OLMADIK ADALET Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, dünkü
Bakanlar Kurulu ile ilgili bilgi verdikten sonra, gazetecilerin
sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, Yargıtay'ın kararını
hükümetin nasıl karşıladığını, bu kararın 3 Kasım seçimlerinin
sonuçlarını nasıl etkileyeceğini sorması üzerine Çiçek, bu karardan
Bakanlar Kurulu toplantısında haberdar olduklarını söyledi. Son
karar YSK'nın Karara herhangi bir itiraz olduğu takdirde, işin
bundan sonraki kısmını YSK'nın karara bağlayacağını belirten Çiçek,
YSK'nın vereceği kararın da kesin olduğunu bildirdi. Çiçek, şöyle
konuştu: 'Türkiye bir taraftan içerde ve dışarıda istikrarı
yakalamışken, yeniden iç tartışmalara girmenin hiçbir faydası yok.
Bu ülke bunun bedelini çok ağır öder. Türkiye, arka arkaya yaşadığı
krizlerden sonra ilk defa yeni yeni kafasını kaldırıp suyun
üzerinde dik tutmaya çalışırken, birilerinin yaptığı tırnak içinde
kanuni anlamda söylüyorum, sahtekarlıktan dolayı millet iradesini
cezalandırmak gibi bir anlayışa kimse sapmamalıdır. Biz AKP olarak
ve tabii iktidarı ve muhalefetiyle Meclis'tekiler, mahkeme
kararlarının sonucu olarak Meclis'e girmedik ve mahkeme kararları
ile iktidar olmadık. Şimdi birilerinin ihmalinin faturasını millete
ödetmek çok demokratik olmaz. O zaman her seçimden sonra birileri
böyle ayak oyunları yapacak, bir deli taş atacak 40 akıllı bunu
çıkarmaya çalışacak. Türkiye'nin bunlara tahammülü de mecali de
yok. Bugün seçim olsa AKP en hazırlıklı partidir. Yüzde 35 ile
geldik, yüzde 50 ile çıkarız.' 'Kaos olur' iddiası Seçim
işlemlerinin süreli işlemler olduğunu belirten Bakan Cemil Çiçek,
sonuçta YSK ve ilgili seçim kurullarının kararlarını vereceklerini
kaydetti. Çiçek, 'Bu süre geçtikten sonra her defasında başa
dönerek, yeni baştan Türkiye'yi bir kaosa sürüklemenin anlamı
olmadığını' da söyledi. YSK BASKANI: BAŞVURU OLURSA GEREKENi
YAPARIZ YÜKSEK Seçim Kurulu Başkanı (YSK) Tufan Algan, Yargıtay'ın
kararına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir
gazetecinin, 3 Kasım seçimlerinin sonuçlarını resen inceleyip,
incelemeyeceklerini sorması üzerine Algan, herhangi bir başvuru
olmadığını, başvuru yapıldığı takdirde gereken incelemeyi
yapacakların söyledi. Algan, 'Seçimleri iptal etme yetkisi YSK'da
mı? TBMM'de mi?' sorusunu ise şöyle yanıtladı: 'Bütün bunlar hukuki
bir süreç. Bu konular kurulda etraflıca değerlendirilecek,
araştırılacak, hepsi hakkında bir karar verilecek. Yani bu
böyledir. Bu konular hakkında ayrı ayrı değerlendirmeler
yapılacak.' HUKUKÇULARA GÖRE SEÇiM YENiLENMELi Sami Selçuk
(Yargıtay eski Başkanı): YSK seçimin yenilenmesine değil, tekrarına
karar verecektir. Başka bir yol düşünülemez. Çünkü hukuk böyle
emrediyor. Bu karar onandığına göre eylem sabit olmuştur. Yani
DEHAP'ın bu seçime katılma yeterliliği olmadığı sonucu çıkmıştır.
Seçim yasalarına bakınca seçimin yenilenmesi gerekiyor. Çünkü hukuk
böyle emrediyor. Doç. Dr. Sibel İnceoğlu (Yeditepe Üniversitesi
Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi): Hukukun kelime
manasıyla yorumlanması durumunda seçimlerin iptal edilmesi gerekir.
Bir başka görüş var, 'Sadece DEHAP oyları geçersiz kılınsın,
vekillerin dağılımı DEHAP oyları çıkarıldıktan sonra yapılsın'
deniyor. O zaman birtakım milletvekilleri düşüyor ve DYP Meclis'e
giriyor. Ama ben buna çok katılmıyorum. Çünkü oradaki oyları
geçersiz saydığımız zaman, o oylar başka bir partiye gidecektir
anlamına gelmez. Bu, seçmenin iradesine hiç uygun değil. Süheyl
Batum (Anayasa Profesörü): Yargıtay'ın kararı doğrudur. YSK,
'Seçimler bitti gitti' deme şansına sahip değil. Yargıtay'ın kararı
doğrultusunda YSK da sahtekarlığa müsaade etmemelidir. Doğru olan
da budur. Prof. Dr. Kurtman Ersanlı (19 Mayıs Üniversitesi Öğretim
Üyesi): Şu andan itibaren görev YSK'ya düşmektedir. Hem hukukun,
hem de demokrasinin gereği, YSK 3 Kasım milletvekilliği genel
seçimlerini iptal etmelidir. Yoksa, hukuk töhmet altında kalacağı
gibi gelişmekte olan demokrasimiz de tedavisi mümkün olmayan bir
yara alır, sosyal barış bozulur. Böyle bir sonucu doğurmaya
kimsenin hakkı yoktur. Sabih Kanadoğlu (Yargıtay eski Başsavcısı):
Yargıtay kararıyla ilgili DEHAP'lıların 'Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi'ne başvuracağız' açıklaması var. Başvuru hakları var, ama
sonuç alacaklarını sanmıyorum.