Star Tv'den göz kamaştıracak dizi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bahçeli'nin açıklamalarının satırbaşları şöyle

KÜRDİSTAN KURDELASI KESİLECEK

"Bölünerek büyüme politikası budur. Önce özerklik, peşisıra federasyon, sonra konfedarasyon ve uzak olmayna bir zaman aralığındada Kürdistan'ın kurdelesi kesilecekir.

AKP'nin ağzına çalınan bir parmak bal aslında bir zehirdir. İmralı ve Kandil ile pazarlıklar bu aşamaya giden etaplardan sadce biridir. Oslo müzakereleri, yerel yönetimlerde reform fikirleri birer uzantıdır.

Irak'taki gelişmeleri okuyamayan akp hükümeti Suriye'dede yanılmakta ucu görümeyne tünele doğru hızla yol almaktadır.

Geçmişte Irak'ın bölünmez bütünlüğü tercihini sürekli yinelerken bugün Maliki yönetimiyle ters düşmüştür. 

AKP MANEVRA ÜSTÜNE MANEVRA YAPMAKTADIR

AKP aldığı küresel görev itibariyle manevra yapmaktadır. Bu bile başlı başına ısmarlamadır.

Sıfır sorun politikasının iflas ve imha olduğunun bir göstergesidir.

Bizim plaladığımız Kerkük ziyaretemizi üzerine, aklına Türkmen kenti gelen Davutoğlu'nun, istismar adına değilde samimi bir şekilde burayla ilglienmelidir.

Yıllarca yüzüsüt bırakılan Türkmenlerin, AKP'nin aklına gelmesi yeterli değildir. Türkmen birliği, asli unsur oldukları gerçeğinden hareketle haklarının savunulması milletimizin en tabi beklentisitdir. 

AK PARTİ'NİN AKLINA TÜRKMENLER YENİ GELDİ

Suriye'de tüm grupların sesi dillendirilirken, Türkmenlerin dillendirilmemesini asla onaylayamayız.

Türkmenler olmaksızın hiçbir mücadelenin kalıcı hale gelmeyecğ iyi bilinmelidir. Türkmen kardeşlerimize kucağımız açmalı ve taleplerimiz karşılamak için ne gerekiyorsa yapılmalıdır. Suriye ve Irak'taki istikrarın Türkmenlerin huzuruyla yakından ilişkili olduğunu hiç kimse aklından çıkarmamalıdır. 

AK PARTİ YOL YAKINKEN GERİ DÖNMELİ

AKP hükümeti de girdiği karanlık istikametten yol yakınken dönmeli komşu ülkelerin İçişlerine müdahale anlamına gelecek durumlardan uzak durmalıdır.

Malatya'nın Sürgü Beldesi'nde yaşananlar bunlardan birisidir. Alevi Sünni kardeşlerimizi  karşı karşıya getirmeye çalışan provokasyonların ahlaksız bir tertip olduğu gün gibi ortadadır. Yakın geçmişte Adıyaman, Erzincan, Gaziantep ve İzmir'de bu minvaldeki teşebbüslerin varlığı hepimizin bilgisi dahilindedir. Bu itibarla herkes sağduyulu olmalı ve maksatlı yönlendirmelere kapılmamalıdır. Alevi ve sünnisiyle milletimiz bir bütün halindedir. Kimsenin inanışı kimseyi ilgilendirmelelidir. Cami cemevi çatışmasını yaratmaya çalışanlar emellerine ulaşamaycaktır. 

ABDULLAH GÜL CUMHURBAŞKANLIĞI İÇİN DEĞİL, ŞEHİTLER İÇİN ÜZÜLSÜN

Abdullah Gül'ün iki yıl sonraki süreç için danışmanı aracılığıyla görüşlerini belirtmesi, eski partisinden bazı isimler tarafından verilen beyanatlardan kırgın olduğunu belirtmesi abestle iştigaldir. Sormak lazımdır ki sayın Gül, üzülecek ve kırılacak başka bir şey bulamamıştır. Madem Erdoğan'la kardeşlikten öte bir hukuk vardır, o halde neden danışmanına bu beyanatı verdirmiştir. 

KOLTUK HIRSI DEVLET ADABIYLA BAĞDAŞMAZ

Bu ikil arasındaki koltuk hırsının devlet adabıyla bağdaşmadığı idrak edilmelidir. Sayın Gül kendisiyle ilgili kırgın olduğunu belirtirken, PKK iki haftadır Şemdinli'de kurtarılmış yerler oluşturmaya çalışmaktadır. Hergün şehit cenazesi gelmektedir. Geçen hafta Lice'de 2 şehidimizin acısı geçmeden, bu defada siirt te karakola saldırması sonucunda 1 asker şehit düştü, 13'ü yaraladı. Önceki gün akşam saatlerinde hakkari çukurcada, geçimli jandarma karakoluna yapılan saldırıda, ne yazık ki 6 asker 2 korucu 8 evledamıız şehit düşmüştür.

Milli güvenliğimizi küresel güçlere bırakmayacak kadar ciddi bir hal almıştır. Bölücülüğe gösterilen her tolerans ağır bir maliyet olarak milletimize yansımıştır. Bölücü terör gerçek anlamda bakır eşiğini aşmıştır. Türkiye'nin meçhule doğru sürükklendiğni erdoğan artık anlamalıdır.