Sporsuz diyetsiz kilo verme yöntemi
Abone olSpor yapacak vaktiniz yoksa, diyete girdiğinizde ise daha çok yemek yiyorsanız işte bu yöntem tam size göre;
Yaşam koşulları, beslenme alışkanlıkları, otururak çalışmak çoğu
insanı diyete zorluyor. Ne yazık ki diyet programları da her zaman
istenilen sonucu vermiyor. Dr. Fevzi Özgönül tarafından 6 yılda
oluşturulan karboksipunktur tedavisi, zayıflamak isteyenleri sosyal
hayattan koparmayıp, diyet ve spor yapmadan sadece depo yağlarını
atarak vücudu istenen forma kavuşturuyor.
Karboksipunktur; vücudun bozulmuş enerji alım ve kullanım dengesini
tekrar ayarlayarak obez düşünce mantığından çıkarıp, aldığı
kaliteli enerjiyi depolayıp, kullanmadığı depo yağlarını vücut
dışına atıyor. Ayrıca, yağ atımından sonra oluşabilecek cilt
sarkmalarını önlemek için kolajen oluşturan ve obezite nedeniyle
bozulmuş endokrin sistemin tekrar sağlıklı çalışmasını sağlayan
karboksipunktur, eksilmiş kas dokusunu da tamamlıyor. Diğer tüm
zayıflama tedavilerinde depo yağların yanması esas alınırken,
karboksipunktur tedavisinde vücuda “depo yağları at komutu”
verildiği için yağlar yanmadan atılıyor.
Böylece yağ yakabilmek için diyet yapıp düşük kalori alınmasına ve
spor yapıp fazladan enerji harcanmasına da gerek kalmıyor. Üstelik
istenildiği kadar yemek de yenilebiliyor. Karboksipunktur tedavisi
sonunda verilen kilonun iki katı oranında vücut küçülürken, cilt de
eski elastikiyetine kavuşuyor. Selülitler kaybolurken, cildin daha
genç ve sağlıklı görünmesi de kişinin kendisini daha enerjik ve
sağlıklı hissetmesini sağlıyor.
Metabolizma hızını değiştirmiyor
Kulaklar, çene altı ve kollarda bulunan özel noktalardan belirli
bir sıra ile değişik miktarlarda Karbondioksit (CO2) ve Oksijen
(O2) gaz karışımının verilmesi ile yapılan karboksipunktur tedavisi
yaklaşık 2-3 dakika sürüyor. Bu şifreleme işlemi her seansta bir
öncekinin karşılaştırılması sonucu bir bilgisayar programının
yardımı ile tespit edilen miktar ve sırayla uygulanarak yapılıyor.
Özel noktalara yapılan işlem, o bölgedeki ozel şifreleme
noktalarının dolaşımını tetikleyerek, bozulan koordinasyonu, iştah
ve doyma merkezini düzenleyerek, vücudun çok daha verimli
çalışmasını sağlıyor. Vücudun metabolizma hızında bir değişiklik
oluşturmuyor. Çünkü metabolizma hızındaki suni hızlanma, enerji
harcamasını artırdığı için geçici zayıflamaya neden olabilir fakat
metabolizma tekrar yavaşlarsa bu verilen kilo fazlasıyla geri
alınır. Karboksipunktur uygulandığında tek yapılması gereken güçlü,
sağlıklı, kalorili ve besleyici değeri yüksek gıdalarla beslenmek.
Örnek vermek gerekirse bir bebek aynı mide kapasitesi ile bazen
yarım bazen de 1.5 biberon ile doyabiliyorsa, yetişkin bir kişi de
bazen bir bazen yarım bazen de 2 tabak yemekle doyuyor.
En az altı aylık bir süre öngörülüyor
Şişmanlık vücudun kas, destek dokular ve yağ oranının yağlar lehine
değişmesi sonucunda oluşuyor. 2 kilo fazlası olan bir kişi, bu
kiloyu verdiğinde maalesef sorun ortadan kalkmış olmuyor. Çünkü
hala yağ fazlası devam ediyor olabilir. Bu nedenle karboksipunktur
tedavisine başlanıldığında kilo fazlası ne kadar olursa olsun en az
6 aylık bir süre öngörülüyor. Ne yazık ki, ilaç, diyet ya da sporla
yapılan rejimlerde sürekli kilo alınıp veriliyor ve bu ideal oran
her defasında yağlar lehine bozuluyor. Ve sonunda obezlik
kaçınılmaz bir hal alırken, zayıflık sadece vücutta hissediliyor,
tartıda görülenin ise hiçbir önemi kalmıyor.
Hiçbir yan etkisi yok
Uygulama her zaman doktor tarafından tüm vücut analizi yapılarak
sonuçların bilgisayar programı yardımı ile bir önceki bulgularla
karşılaştırılıp, iki ölçüm arasında vücudun davranışının
belirlenmesi ve ona göre tetiklenmesi ile yapılıyor. Haftada iki
veya hızlı tedavi gerekiyorsa her gün uygulanabilen karboksipunktur
uygulamasında şayet vücut normal davranış biçimine geçerse iki
tedavi arasındaki süre uzatılabiliyor. Kişiye özel uygulamaların da
yapıldığı karboksipunktur tedavisinde ilk olarak haftada 2 kez
yapılan seanslar, daha sonra haftada bire, sonrasında da 15 günde
bire düşüyor. Vücudun bu sistemi öğrenip ileride şartlı refleksle
kendini tetikleyebilmesi için, en az 15 seans uygulanması
gerekiyor. Uygulama CO2 ve O2 gazları ile yani nefes aldığımız ve
verdiğimiz gaz karışımı ile yapıldığı için tedavinin hiçbir yan
etkisi de yok.