Spor yazarları destanı yazdı

Abone ol

Fenerbahçe ilk yarıda tutuk oynadı. Ama ikinci yarıda roller değişti. İşte bu farkın nedenlerini spor yazarları yazdı..

Fenerbahçe Avrupa'nın devlerinden Chelsea'yi diye getirdi. Dağınık ve sahada gezinen bir takım. Ama ikinci yarıda bambaşkaydı.. Chelsea ummadığı bir takı buldu ikinci yarıda.. Bir devin nasıl çökertildiğini spor yazarları işte böyle yorumladı:

Rıdvan Dilmen: Gurur duydum

Fenerbahçe özellikle Kazım değişikliği sonrası gerçek kimliğine büründü. İlk yarıdaki Chelsae’nin işini Fenerbahçe yapmaya başladı. Oyuncular da bireysel anlamda normale döndü. İlk yarıda yapılan hata Maldonado’nun savunmanın içine çok girmesiydi. İkinci yarıda bu yanlışa düşmedi. Böylece takımı ileriye itti. İlk yarıda Deivid, Önder’e yardımcı olmadı, ikinci yarıda giren Kazım ise bu eksiği kapadı. Hep söylediğimiz gibi Fenerbahçe’yi Avrupa’da güle oynaya yenemezler. Zico’ya, oyunculara tebrikler. Müthiş destek veren taraftarlara da. Ve teşekkürler. Bu günleri gösteren başkan ve yöneticilere.

Uğur Meleke: Maldonado + 10

Tempo ve koordinasyonun öneminin arttığı futbolda takımın en değerli parçası, orta sahanın ortasında oynayan adam. Merkez oyuncun o, diğer tüm adamlar onun etrafında pozisyon alıyor. Bir anlamda Chelsea demek Lampard+10 demek, Roma demek Aquilani+10 demek. “Maldonado+10”la bu seviyede bir maçta hücum etmek istiyorsanız eksik kalıyorsunuz işte...
S.Baskett’in “daha iyisini bulmak için uzaya gitmek gerek” dediği Makelele-Lampard-Essien presini kırmanın yolu oyunu çizgilerden kurmak olabilirdi, ama orada da Gökhan ve Carlos’un aynı anda eksik olması işini zorlatırdı sarı-lacivertlilerin. Abartılı gelebilir ama böyle bir orta saha üçlüsüne karşı Alex’in yokluğu Gökhan+Carlos’un yokluğundan daha önemsiz kalırdı. 60’tan sonra Kazım’ın girişi ve Deivid’le yer değiştirip topu çizgiye taşımaları ile ancak rakip yarı sahada oynama fırsatı buldu Fenerbahçe...

Mustafa Denizli: Chelsea!...

Fenerbahçe kendi kalesine attığı şanssız bir golle oyuna başladı, ama 8-9 savunmacıyla oyuna çıkan Chelsea’ye ne yazık ki sahada paramparça olan bir tek Kezman’la hücum etti. Kezman bir ara çıldırmış vaziyette arkadaşlarını öne çıkarmaya çalıştı. İkinci yarıyı düşünün. Alex, Kazım, Semih, oynadığı sürece Kezman, Deivid, Vederson, hatta Aurelio rakip ceza sahasını zorlamaya başladılar. Zaten kolay panik yaşayan Chelsea o dakikadan sonra bunalıyor. Ben 1-0’dan sonra oyunu 2-1’e getiren Fenerbahçe’yi kutluyorum, ama oyun stratejisini doğru bulmam, övmem mümkün değil. Fenerbahçe çok büyük bir özveriyle ve 2. yarıdaki oyunuyla maçı kazandı, ama yarı final şansını zora soktu. Bu galibiyete seviyorum, övünüyorum, fakat belki de bir kez daha yakalayamayacağı bir Chelsea’yi yenmesine rağmen elinden kaçırdığına da üzülüyorum.

Ahmet Çakar: Futbol elçisi

Colin Kazım oyuna girdi. Hangi Kazım? Beşiktaş maçının kahramanı Kazım. Mehmet Aurelio'dan topu alışı, düzeltişi ve harika vuruşuyla gelen beraberlik golü herşeyi değiştiriverdi. Bu dakikadan sonra dünyanın en iyi takım savunmasına sahip ekibi Chelsea açık vermeye başladı ve Deivid'in muhteşem şutu galibiyeti getirdi. Herşey bitti mi? Tabii ki hayır... İkinci ayak Londra'da ve inanın Fenerbahçe'nin işi yine çok zor. Ancak İngiltere'deki rövanş ne olursa olsun, Fenerbahçe artık Türkiye'nin en önemli futbol elçisidir.

Ömer Üründül: İki kritik değişiklik

Kezman ve Uğur Boral'ı çıkarması gereken Zico, biraz geç de kalsa kısa aralıklarla bu hamleleri yaptı. oyuna giren Kazım, Aurelio'nun başarılı asistiyle güzel bir gole imza attı. Bu golle morallenen Fenerbahçe Semih'in de girmesiyle karşı alanda etkili olmaya başladı ve Deivid'in mükemmel golüyle de yenik durumdan maçı kazanmayı başardı.

Can Bartu: Yenmek her zaman iyidir

Chelsea burada golsüz beraberliğe razıydı. Zaten o görüntüydüler maç boyunca. Fazla sıkmadan oynadılar kendilerini ve rövanşı düşündüler. Ama planları tutmadı. İkinci yarıdaki olağanüstü Fenerbahçe’yi hesaba katmamışlardı.

Ateşleyici kimliğe bürünen futbolculardan biri de Mehmet Aurelio’ydu. İki kanattan da rakip ceza alanına girerek, İngilizleri şaşırttı.

İlk yarı Chelsea pozisyon buldu, sonrasında da onlar kadar Fenerbahçe. Çok iyi oynadılar. Her oyuncusu birbirinden kıymetli olan Chelsea karşısında alınan bu galibiyet, Ada’daki rövanş öncesi avantaj getirdi. Ancak, İngiltere’de çok zorlu bir mücadele bekliyor Fenerbahçe’yi. Onlar kadar çabuk oynarsak, onlar kadar mücadele edersek, yarı final hayal olmaz.

Erman Toroğlu: Her şey olur

Bir şeyi değiştirmek lazım. Colin Kazım giriyor. Görüntü olarak çok rahat, gamsız. Rakibi hareketleriyle sinirlendiren, rakip için gıcık bir oyuncu tipi. Nitekim daha girer girmez yaptığı hareketlerle Chelsea’yi bozmaya başlıyor. İş böyle olunca, bu sefer Alex de devreye girmeye başlıyor. Nitekim attığı bir topta altı tane Chelsea’li oyuncu oyundan düşüyor. Colin Kazım da diklemesine depar yapınca Chelsea’ye mızrak gibi batıyor. Deivid iyi niyetli. Bu sefer 35’ten vuruyor. Kendi kalesine attığı Chelsea’nin golünden sonra bu sefer aynı yerden kendi takımının golünü atıyor. Ben yukarıdakinin gücüne inanırım. Sanki bu işin sonunda bir şeyler olacak. Ama bu iş mücadele etmeden olmuyor

Günün Önemli Haberleri