Soylunun en büyük hayali
Abone olDemokrat Parti lideri Süleyman Soylu Eskişehir'de iktidar ve muhalefete çattı. Soylu rakiplerini neyle suçladı?
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin en büyük sıkıntısının zihniyet problemi olduğunu belirterek, "Önce bu zihniyet problemi çözülmelidir." dedi.
Eskişehir'de yerel bir televizyonda "siyaset" programına katılan Soylu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye zihniyet problemini geçmişte rahmetli Menderes ve Özal'la çözdüğünü ifade eden Soylu, "Menderes ve Özal bu problemi ortadan kaldırınca Türkiye'nin önü açıldı. Geçmişe bakınca bunu görürsünüz. AK Parti de bunu çözmeye çalıştı. Ama tam başaramadı. Bu nedenle Türkiye'nin önünü açmak için önce bu zihniyet problemini çözmeliyiz." diye konuştu.
Siyasilerin meydanlardaki laf atışmasını liderlerin halka götürecek projelerinin olmamasından kaynaklandığını ileri süren Soylu,
"Lafla, meydanlarda atışmayla Türkiye yürümez. Her gün görüyoruz, parti liderleri meydanlarda birbirlerine ağza alınmayacak küfürlü sözler söylüyor. Eğer onların halka götürecekleri projeleri, hizmetleri olsaydı meydanlarda küfürlü sözlerle atışma yerine o hizmetlerini, yapacakları işlerini anlatırlar. Ama yok. Bu ayrıca siyasetin yozlaştığını gösteriyor." şeklinde konuştu.
Muhalefeti de sert tepki gösteren Soylu, halkın değerleri ve inançları üzerinden siyaset yapmalarını eleştirdi.
MUHALEFETİN GÖREVİ ORTA OYUNU OYNAMAK DEĞİL
Muhalefetin yaptığı işleri orta oyununa benzeten Soylu, şöyle devam etti: "Muhalefetin görevi, orta oyunu oynamak değildir. İktidarın yanlışlıklarını, haksızlıklarını, israflarını ortaya çıkarmaktır. İktidar hata yapabilir, savurgan olabilir ama bununun düzeltilmesini sağlamak, uyarmak muhalefetin görevidir. Eğer muhalefet bunu yapmıyorsa halk bunu kendisine gösterir. Toplum değerleri, inançları siyaset yapmakla bu işler olmaz."
Soylu, en büyük hayalinin, Türkiye'yi korku istasyonlarından kurtararak çağdaş bir ülke haline getirmek olduğunu vurguladı.
Soylu, şöyle konuştu: "Farklılıkları göz ardı edilmeyen, insanların değerleri üzerinden siyaset yapılmayan, inanç konusunda horlanmayan, 82 Anayasası'ndan uzak, başbakan, cumhurbaşkanı ve genelkurmay başkanının bile hatası karşısında ayağına basabilecek, korku istasyonlarından uzak bir Türkiye arzuluyorum ve bunu kurmayı hayal ediyorum."