Soylu: Paralellerin kökünü kazıyacağız
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, "Paralel denilen ve ortak ilkelerimizin dışında bu devletin içerisinde hareket etmeye çalı...
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, "Paralel
denilen ve ortak ilkelerimizin dışında bu devletin içerisinde
hareket etmeye çalışan bu yapının kökünü kazıyacağız" dedi.
AK Parti Ardahan İl Başkanlığı Binasında parti üyeleri ve
vatandaşlarla buluşan Soylu, parti binasında düzenlenen bayramlaşma
programına katıldı. Soylu burada gündemle ilgili açıklamalarda
bulundu. Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasının
ardından çözüm sürecinin devam edeceğini ve paralel yapı ile
mücadelenin ise aralıksız devam edeceğini dile getiren Soylu, "10
Ağustos’ta bu büyük milletimizin teveccühü ile Cumhurbaşkanı
seçildikten sonra iki şey devam edecektir. Bunlardan bir tanesi
çözüm sürecidir. Kayıtsız şartsız çözüm süreci devam edecektir. Bu
kimseye bağlı değildir. Bizi kendi kardeşlerimizle ayırmaya
çalışan, bizim ailemizi parça pinçik etmeye çalışanlara karşı
hiçbir şekilde müsamahakar olamayız ve onlara yol açılmasına
müsaade edemeyiz. İkincisi ise Türkiye’de paralel devlet
hadisesidir. 1826 yılında bu topraklarda, II. Mahmut Dönemi’nde
yeniçeriler isyan ettiler ve Yeniçeri isyanı başladı. Devleti ele
geçirmeye çalıştılar. II. Mahmut büyük bir irade ortaya koyarak
Yeniçeri’yi tasfiye etti. Vaka-ı Hayriye olarak, hayırlı vaka
olarak, hayırlı olay olarak addedilir bu olay. İşte bugün de yine
devleti ele geçirmeye çalışanlar, yine bu ülkenin Başbakanına, bu
ülkenin evlatlarına, biz olmaz isek devlet olmaz diyenler; topyekun
bir arada oldunuz 30 Mart’ta topyekün. Toplam AK Parti yüzde 45.5
oy ile paralelleri de sandığa gömdü, Kılıçdaroğlu’nu da sandığa
gömdü, herkesi sandığa gömdü. Böyle bir anlayış
gerçekleştirilebilir mi? Ne olacak gelecekler devletin içerisinde
başka ilkelerle, başka kurallarla, başka kanunlarla. Evet bugün
hayırlı bir vaka vardır. Bir tekine müsaade edemeyiz, bir tekine.
Başka ilkelerle, başka kurallarla, başka kararlarla milletin
iradesinin dışında bizim kendi kurallarımızın, kendi ilkelerimizin
ortak ilkelerimizin dışında bu devletin içerisinde hareket etmeye
çalışan bir tek kişi, köklerini kazıyacağız bu kadar basit,
köklerini kazıyacağız" dedi.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Soylu, muhalefet tarafından
aday gösterilen Ekmelettin İhsanoğlu’nun, İsveç çakısı gibi bir
Cumhurbaşkanı aday olduğunu söyledi. Soylu, "İsveç çakısı gibi bir
Cumhurbaşkanı adayı çıkarttılar, bilir misiniz İsveç çakısında her
türlü numara olur. Her numarası var, sabah kalkıyor bir numara,
akşam yatmaya gidiyor bir numara, geçen gün açıklamada bulunmuş,
Demişki? Oyum Demirtaş’a, ya bu nasıl bir koalisyon birisi
Demirtaş’ın adaylığını iptal ettirmek için Yüksek Seçim Kuruluna
başvuruyor, ötekisi kalkıyor oyum Demirtaş’ın diyor. Bahçeli’nin
dünkü açıklamasında söylediği bir söz var, yenilir yutulur değil.
Milletimize AK Parti’ye yüzde 45.5 oy verenlere özürlüler ve geri
zekalılar olarak nitelendiriyor. Millete hakaret ediyor. Ancak aile
terbiyesinden yoksun insanlar bunu yapabilir" dedi.
"BUGÜN TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİL"
Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
’’Dününü bilmediğimiz, adını zikretmekten zorlandığımız bir adamı
Cumhurbaşkanlığına getiriyorlar. Meseleler karşısında ne cevap
verir, Türkiye bir ekonomik kriz ve kaosla karşı karşıya kalırsa ne
söyler. Türkiye bir siyasal kriz ile karşı karşıya kalırsa ne
yapar, bırakıp gider mi. Türkiye’yi eski Türkiye zannediyorlar.
99’da Ahmet Nejdet Sezer’in zorla getirdikleri bir Türkiye
zannediyorlar. Bugün Türkiye eski Türkiye değil. O gün neredeyse
200 milyar dolarlar civarında olan bir Türkiye, bugün onun dört
katı kadar, 825 milyar dolar civarında olan zengin bir Türkiye.
Dünyanın her yerinde enerji meselesinden dış politikasına kadar,
eğitimine kadar, nerde daha üniversite yapacağız, nerde araştırma
merkezi açacağız, nerde tekno kentler açacağız. Enerjimizi iki
trilyon dolarlık gayri safi hasılaya ulaştığımızda, iki buçuk kat
hangi kanallar ile besleyeceğiz. Nasıl bir taraftan 26 havalimanını
52 havalimanına çıkartmış isek, modern ipek yolunu nasıl daha iyi
takip edeceğiz, daha iyi geliştireceğiz, etrafımızdaki coğrafyaya
nasıl barış getireceğiz, nasıl Demokrasi vaat edeceğiz, nasıl
Demokrasi getireceğiz. Dünyadaki mağdurlara, mazlumlara nasıl
ulaşacağını bir şekilde hesap eden, vizyon koyan, insanlarımıza
güven telkin eden bir cumhurbaşkanına ihtiyacı var Türkiye’nin.
Türkiye’nin devletin başına, devletin başbakanına, devletin
başkanına ve kendi cumhurbaşkanına ihtiyacı var. Yoksa bir taraftan
acaba Tayyip Erdoğan’ın karşısına kimi çıkartırız da yıllardan beri
Cumhurbaşkanlığı üzerinden yürüttüğümüz vesayet sistemini devam
ettiririz diye bir anlayışı uygulayamayız diye uykuları kaçtı. Halk
Cumhurbaşkanı seçiyor diye uykuları kaçtı, bu millet kendi
ellerindeki yetki alındı diye uykuları kaçıyor. Kendi ellerinde
Cumhurbaşkanlığı gibi istedikleri gibi devleti yukarıdan aşağıya
tanzim edebilecekleri bir makam ve istediklerini veto
edebilecekleri, istediklerini kabul edecekleri ve kendi
iktidarlarını sürekli halka telkin edecekleri, halkı sürekli
hizmetkar gördükleri, halkı sürekli kuru kalabalık gördükleri,
çalışsınlar, çabalasınlar, emeklerini ortaya koysunlar,
alabildiğimiz kadar vergilerini alalım ama onları biz yönetelim
denilen oyunu Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan, onun arkadaşları ve
AK Parti ve bu büyük millet bozmuştur.
Bugün Tayyip Erdoğan ataları kendilerine ne hayali kurdurmuşlarsa o
hayali gerçekleştiriyorlar. Kanuni Sultan Süleyman’ın Sultan
Abdulhamid’in, Abdulmecid’in, Menderes’in ve Özal’ın o büyük
hayallerini gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Ve hepsini de tek tek
gerçekleştiriyor. Ülkenin her noktasında gerçekleştiriyor. İster
çatlasınlar, ister patlasınlar, kendi arabamızı da yapacağız, kendi
uçağımızı da yapacağız, kendi milli füzemizi de yapacağız, kendi
istihbarat uydumuzu da yapacağız."
"SELAHATTİN DEMİRTAŞ ÇÖZÜM SÜRECİNİ BOĞAZLAMAYA ÇALIŞIYOR"
Selahattin Demirtaş’ın çözüm sürecine ilişkin açıklamalarını
eleştiren Süleyman Soylu, "Selahattin Demirtaş kalkıp diyor ki,
neymiş çözüm süreci Tayyip Erdoğan olmazsa da olurmuş. Bugün
Selahattin Demirtaş kırmızı başlıklı kızın büyük ninesinin büyük
annesinin yerine giren kurt misali çözüm sürecini boğazlamaya
çalışıyor. Çözüm sürecini boğazlamaya çalışanlara yönelik o ev
sahipliğini oluşturmaya çalışıyor. Buna müsaade edemeyiz, buna
Türkiye de müsaade edilemez. Türkiye’nin bu kadar sıkıntılardan, bu
kadar oyunlardan ve tezgahlardan geçtikten sonra biz buna müsaade
edemeyiz" şeklinde konuştu.
(İHA)