Sosyal medya kullanıcıları için uyarı!

Türkiye bir kez daha sosyal medyayı konuşuyor. Başbakanlık, Reina'daki terör saldırısı sonrası bazı sosyal medya paylaşımlarıyla ilgili yasal süreç başlatıldığını açıkladı. Bilişim Hukuku Derneği ise "halkı kin ve düşmanlığa sevk eden" ve "kutuplaşmaya" neden olan her türlü paylaşımların Türk Ceza Kanunu'nda suç olarak tanımlandığını belirterek, kullanıcıların dikkatli olması çağrısında bulundu.

Bilişim Hukuku Derneği Başkanı Avukat Kürşat Ergün, son günlerde bazı hesaplarla ilgili başlatılan hukuki süreçle ilgili açıklama yaptı. Terör eylemlerini meşrulaştırmaya yönelik her türlü paylaşımın Türk Ceza Kanunu'nda açıkça suç olarak tanımlandığını ifade eden Ergün, bu paylaşımların ilk sahibi olmanın haricinde söz konusu içeriklerin paylaşımının da suç teşkil ettiğini kaydetti. Ergün açıklamasında şunları söyledi:

"Ülkemizde meydana gelen terör saldırıları sonucu kişilerin sosyal medyada yaptığı paylaşımlar gündem konusu haline gelmiştir.
Şunu açıkça belirtmekte fayda var ki terör eylemlerini meşrulaştırmaya, teröristleri masum veya kahraman olarak göstermeye yaşanan terör eylemleri sonrası bundan siyasi çıkar elde etmeye çalışarak toplumu ayrıştırmaya, kamplaşma ve kutuplaşmaya sevk edecek her türlü paylaşım Türk Ceza Kanunumuzda açıkça suç olarak tanımlanmıştır. Bunların internet ortamında gerçekleştirilmesi suçun ağırlaştırmış haliyle yargılamaya konu olmaktadır.

"İÇERİKLERİ PAYLAŞMAK DA SUÇ"

Söz konusu paylaşımların ilk sahibi olmanın haricinde söz konusu paylaşımları paylaşanlar ve daha çok kişinin bu paylaşımları görmesine aracılık edenler de suçlu durumundadırlar. Dolayısıyla savunmada bu paylaşımı oluşturan kişi olmadığını beyan etmek kişileri ceza almaktan kurtaramayacaktır.

Türk Ceza Kanunu 215. Madde uyarınca suç ve suçluyu övme eylemi açıkça suç olarak tanımlanmıştır. Buna göre her ne ad altında olursa olsun terör eylemini masum göstermeye veya bunu toplumsal bir ayrışma aracı olmasına yardımcı olanlar da aynı kapsamda değerlendirilecektir.

IP'LERDEN TESPİT EDİLEBİLİYOR

Sosyal medya üzerinde bu tür paylaşımda bulunan kişiler İP numaraları üzerinden takip ve tespit edilebilmektedir. Sahte veya gerçek hesap olması fark etmeksizin bu tür paylaşımları yapan kişiler teknik takip sonucu yargı önüne çıkarılmaktadır. Bu sebeple bu tür paylaşımları yapan kişiler nasıl olsa bulamazlar şeklinde bir düşünce içerisinde olmamaları gerekmektedir.

"DEVLETLE İŞBİRLİĞİ YAPILIYOR"

Sosyal Medya firmaları özellikle terör, insan kaçakçılığı, uyuşturucu ticareti, cinsel istismar, ırkçılık ve nefret suçları açısından suç ile mücadelede ilgili devletlerle iş birliği yapmaktadırlar. Bu durum Türkiye açısından her ne kadar istenilen noktada olmasa da diğer suç takiplerine göre ip paylaşma sürecinin daha hızlı gerçekleştiğini söylemek mümkündür.

"VİZELERDE SOSYAL MEDYA HESAPLARI SORGULANIYOR"

Artık ABD ülkeye girmek isteyen yabancıların sosyal medya hesap bilgilerini de istemekte ve ülkesine giren yabancıları bu alanda da kontrol etmektedir. Bu durum şu an da zorunlu olmasa da ilerleyen zamanda artık bir zorunluluk şartı olacağı açıktır. Avrupa ülkeleri kişilerin sosyal medya üzerinde yapmış olduğu paylaşımları hukuki yönden denetlemekte ve özellikle terör yandaşı paylaşımda bulunanlar tespit edilerek yargıya sevk edilmektedir. Bu durum elbette ki Türkiye açısından da geçerli olacak ve sorumlular yargı önüne çıkarılacaktır.
Terör eylemleri sonrası eyleme yönelik görüntülerin paylaşımı konusunda da bir denetime gidilmesi gerektiği açıktır. Toplumu provoke etmeye yönelik ve terörün amacına hizmet eder nitelikli paylaşımların de bizzat ilgili soysam medya firmaları tarafından engellenmesi şarttır. Hatırlanacağı üzere Fransa’da meydana gelen terör saldırısı sonrası twitter kendiliğinden olaya ilişkin görüntülerin paylaşımına engel getirmişti. Bunu yapan twitter’ın Türkiye saldırılarından sonra aynı uygulamaya gitmemesi terör konusunda ikircikli bir yaklaşım içerisinde olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Ticari yönden ülkemiz kullanıcıları üzerinden ciddi miktarlarda para kazanan bu firmaların Türkiye’yi ve hukuk sistemini görmezden gelmesi kabul edilebilir bir durum değildir ve mutlaka bu konularda Türk Devleti ile işbirliğine gitmesi gerekmektedir."