Son sözü Anayasa Mahkemesi söyleyecek!
Abone olMilli Eğitim Bakanlığı ile ilgili kararnameyi CHP Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı...
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Milli Eğitim
Bakanlığı'yla (MEB) ilgili Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK)
iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne
başvurdu.
Tarhan, başvuru sonrası Anayasa Mahkemesi çıkışında yaptığı açıklamada, KHK'nın Milli Eğitim Bakanlığının teşkilat yapısını değiştirdiğini söyledi. Bu KHK'nın iptaline ilişkin mahkemeye başvuruda bulunduklarını belirten Tarhan, şöyle konuştu:
''Tabii ki bu arada Anayasa Mahkemesinin kuruluş yasasının 47. maddesine göre, yargıcın reddi talebimiz de oldu. Usule ilişkin ilk başvurumuz bu oldu. Çünkü Anayasa Mahkemesinin Sayın Başkanı Haşim Kılıç'ın ağustos ayı içerisinde hepiniz anımsarsınız, WikiLeaks belgelerine yansıyan bazı açıklamalarının CHP hakkındaki olumsuz değer yargılarının, önüne gelen ya da gelme olasılığı olan herhangi bir dosyada ki gerçek ya da tüzel kişiler hakkında, tarafsızlığını zedeleyecek, ortalama bir insanın tarafsızlığını zedeleyeceği izlenimi yaratacak değerlendirmelerde bulunduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle de önündeki dosyayı, değerlendirmesi gereken dosyayı sağlıklı değerlendiremeyeceği, oradaki değerlendirmelerle ihsası reyde bulunduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle 47. maddeye dayalı olarak reddi hakim talebinde bulunduk.''
İŞTE CHP'NİN TALEPLERİ
Tarhan, esasa ilişkin taleplerini de açıkladı. Bu KHK'yı
okuduklarında, resmin bütününe baktıklarında ''bunu bir
rant kararnamesi'' olarak gördüklerini dile getiren
Tarhan, ''Milli Eğitimin kadrolaşmasına ilişkin bir
kararname bu'' dedi.
Hükümetin sürekli olarak aile kurumuna çok önem verdikleri yönünde açıklamaları olduğunu belirten Tarhan, söz konusu kararnamede ise ''aile olduğunu ancak aile bütünlüğünün bulunmadığını'' savundu.
YAZILI DEĞİL SÖZLÜ KARARNAME
KHK ile MEB'in ''hafızasının da sıfırlandığını'' savunan Tarhan, ''En alt kademelere kadar okul müdürlerine kadar, bir kere yazılı sınav sistemi değiştiriliyor sözlü sınava tabii kılınıyor, sözlü sınav sizin kadrolaşma hareketinizin en etkili yollarından biridir. Çünkü denetimsizdir. Ve kadrola okul müdürlerine kadar iniyor bu kararname ile'' dedi.
KHK'da okulların satılması ve kiralanmasından da bahsedildiğini ifade eden Tarhan, bununla da eğitimin bir ''rant aracı'' haline getirildiğini öne sürdü.
Parasız eğitim isteyenlere terörist muamelesi yapıldığını ileri süren Tarhan, ''Ancak sadece paranın özgürleşmesine, eğitimin değil, paranın özgürleşmesine çanak tutan bir kararname ile karşı karşıyayız burada'' ifadesini kullandı.
İLERİ DEMOKRASİ KORKU İMPARATORLUĞU'NA DÖNDÜ
Tarhan, bir gazetecinin, ''Kamuoyunda demokratikleşme olarak algılanmıştı bu kararname, bu konuyla ilgili ne söyleyeceksiniz?'' yönündeki sorusuna ''Demokratikleşme derken tersinden okumak gerektiğini düşünüyorum. İleri demokrasi diyenlerin bize bugün neleri yaşattıklarını anlatmama sanıyorum gerek yok. İleri demokrasi derken aslında bir korku imparatorluğunu kastediyorlardı'' yanıtını verdi.