Son dakika Palu ailesi davasında mahkeme kararını açıkladı
Abone olBir dönem Türkiye'nin gündeminde uzun süre konuşulan "Palu ailesi" ile ilgili son dakika gelişmesi yaşandı. Tutuklu sanık Tuncer Ustael ağırlaştırılmış müebbet ve 7 yıl hapis, diğer tutuklu 5 aile üyesi ise 8 yıl 4 ay ile 12 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı.
Mahkeme heyeti, Meryem Tanhal'ın, Tuncer Ustael tarafından ısrarlı şekilde dövülmesi, aç soğukta bırakılması sonucu eziyet çektirerek öldürüldüğü kanaatine vararak, Tuncer Ustael'i ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına, Merhem Tanhal'ı ağaca bağlaması nedeniyle 'Kişiyi hürriyetten yoksun kılmak' suçundan 4 yıl, Meryem Tanhal'ın banka ve kredi kartlarını kullanması suçundan 3 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Emine Ustael, Hava Palu, İsa Palu ve Ayşe Palu ise suça iştirak etmek suçundan 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Aynı kişilere ayrıca 'Kişiyi hürriyeti yoksun kılmak' suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezası verilirken, bu ceza ertelendi.
Tahliye edildi
Fatih Palu ise suça iştirak etmek suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılırken, tutuklu kaldığı süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verildi. Hakim, Fatih Palu'ya, "Suç tarihinde yaşın ufaktı ama işlenen suçun bilincinde olduğu kanaatine vardık" dedi.
Mahkemede neler yaşandı?
Kocaeli'nin Körfez ilçesinde 11 yıl önce Meryem Tanhal (35) ve kızı Melike Tanhal'ın (8) kaybolmasıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan Palu ailesinden 6 sanığın yargılandığı davanın bugünkü duruşmasında son savunmalar alındı.
Ailenin damadı Tuncer Ustael cinayetle bir ilgisi olmadığını savunarak, "Ben hepsinden şikayetçiyim. Herkes Allah’ından bulsun, kimseye hakkımı helal etmiyorum" dedi.
'Meryem solunum yetmezliğinden ölmüş olabilir'
Mahkemenin son savunmaları aldığı duruşmada tutuklu sanık Tuncer Ustael, Meryem Tanhal ve kızı Melike Tanhal'ın kaybolması olayıyla bir ilgisi olmadığını söyleyerek, "Ben Palu ailesinden davacı ve şikayetçiyim. Herkes Allah’ından bulsun, kimseye hakkımı helal etmiyorum" diye konuştu.
Havva, İsa, Ayşe ve Fatih Palu’nun avukatı ise Meryem Tanhal’ın ölüm nedeninin darp ya da işkence değil gömüldükten sonra yaşadığı solunum yetmezliği olabileceğini iddia ederek, "Meryem’in cesedi üzerinde otopsi yapılamadı, cesedin atıldığı söylenen yerde de herhangi bir coğrafi değişim yaşanmamıştı. Meryem Tanhal’ın ölüm nedeni henüz belirlenemedi, beyanlar hukuki anlamda tespit ve teşhis ifade etmez. Meryem, Tuncer’den şiddet gördüğü sırada ölmeyip, bayılmış olabilir. Bayıldı sanılarak gömüldüğü için solunum yetmezliğinden ölmüş olabilir. Ölüm nedeni Tuncer’in yapmış olduğu eylemlerden değil, toprak altında solunum yetmezliğinden olmuş olabilir. Bu da sanıkların iştirak etmediğini gösterir. Tuncer'in Meryem’i gömme eylemini İsa’ya zorla yaptırdığı düşünüldüğünde, bu durumun suça iştirak olarak değerlendirilmemesi gerekir. Benim müvekkillerimin idaresi cin, büyü ve benzeri şeylerle korkutularak sakatlanmıştır" dedi.
Savcı müebbet hapis cezası talep etmişti
Davanın bir önceki duruşmasında Cumhuriyet savcısı, Tuncer Ustael hakkında Meryem Tanhal'ı 'nitelikli öldürme' ve 'tasarlayarak canavarca hisle eziyet çektirerek öldürmek' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu, 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak' suçundan 5 yıl, 'Meryem Tanhal'a ait banka veya kredi kartını izinsiz kullanmak' suçundan 6 yıl hapis cezası istemişti.
Savcı diğer sanıklar Hava Palu, İsa Palu, Ayşe Palu, Emine Ustael ve Fatih Palu hakkında ise 'Meryem Tanhal'a yönelik öldürme suçuna yardım etmek', 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak' suçlarından üst sınırdan ceza verilmesini istemiş, İsa Palu'nun 'Meryem Tanhal'a ait banka veya kredi kartını izinsiz kullanmak' suçundan da cezalandırılmasını talep etmişti.
Palu ailesi kim?
Kocaeli'de yaşayan Palu ailesi, geçmişte fazla bilinmeyen bir aileydi. Havva Palu, Aralık ayı sonunda oğulları İsa ve Fatih ile birlikte Müge Anlı ile Tatlı Sert programına başvurarak, kayıp kızı ile torununun bulunmasını istedi. Meryem Tahnal, 2008 yılında; kızı Melike Tahnal da 2009 yılında kayboldu.
Anne Havva Palu, 2011 yılında polise verdiği ifadede, kızı Meryem Tahnal'ın cezalandırılmak amacıyla diğer kızı Emine'nin eşi Tuncer Ustael tarafından bir ağaca bağlandığını ve aç bırakıldığını, Meryem'in de bir süre sonra rahatsızlanarak öldüğünü anlattı.
Yine aynı ifadeye göre, Meryem Tahnal, erkek kardeşi İsa Palu ve eniştesi Tuncer Ustael tarafından Kocaeli'nin Tütünçiftlik bölgesinde bir yere gömüldü.
Anne Havva Palu, yine 2011 tarihli ifadesinde torunu Melike'ye ise "içine cin kaçtığı gerekçesiyle" yine Tuncer Ustael tarafından önce ispirto, sonra da sirke içirildiğini söyledi. İfadeye göre, Melike de kısa bir süre sonra hayatını kaybetti.
Havva Palu ifadesinde Melike'yi yıkadığını, beyaz bir çarşafa sardıktan sonra gömdüklerini de aktardı. Bu ifade, ailenin diğer üyeleri tarafından da desteklenirken, konuyla ilgili emniyet ve savcılık tarafından soruşturma başlatıldı.
Ancak yargı süreci devam ederken, Palu ailesi ifadesini tamamen değiştirdi ve "tehdit altında" verdiğini söyledi. İfadelerin geri çekilmesi ve o dönemde yapılan ceset arama çalışmalarının sonuç vermemesi nedeniyle soruşturma da sürüncemede kaldı.
Palu ailesi kimi suçlamıştı?
Palu ailesi, program boyunca gerek kayıplardan gerekse de başlarına gelen bir dizi olaydan dolayı Tahnal ailesini sorumlu tutuyor. Palular ile Tahnallar arasında iki türlü bir akrabalık ilişkisi bulunuyor. Havva Palu'nun kız kardeşi Emine, Tahnal ailesinin bir ferdiyle evli.
Diğer bağlantı da kayıp Meryem'in, teyzesi Emine Tahnal'ın kocasının erkek kardeşiyle evli olması. Ancak Meryem Tahnal'ın eşi 2008 yılında babası Harun Palu tarafından öldürüldü.
Palu ailesi, 2008'de kaybolan Meryem ve 2009'dan bu yana kendisinden haber alınamayan Melike'nin Tahnal ailesinin fertlerinin yanında olduğunu öne sürüyor. Palu ailesi ayrıca, Tahnal ailesinin organ mafyası, cinayet ve çocuk kaçırma gibi çeşitli suçlara bulaştığını iddia ediyor.
Programa katılan Emine Tahnal ise kendisine ve eşinin ailesine yönelik tüm iddiaları reddediyor. Emine Tahnal, kız kardeşi ve yeğenlerinin "akli dengesinin yerinde olmadığını," kendisinin de uzun bir süredir görüşmediğini söylüyor.
Tuncer Ustael kim?
Programdaki tartışmaların odağında ise Palu ailesinin damadı Tuncer Ustael yer alıyor. Havva Palu'nun kızı, kayıp Meryem Palu'nun kız kardeşi Emine Ustael ile evli olan Tuncer Ustael hakkında programın yayınları sırasında bir dizi çok ciddi iddia ortaya atıldı.
Programa katıldıktan sonra Ustael hakkında iki çocuğunun Sosyal Hizmetler tarafından alınmasıyla sonuçlanan ve çocuklarda fiziksel şiddet ile istismar izleri tespit eden bir psikologun çıkardığı uzaklaştırma kararını ihlal ettiği gerekçesiyle yakalama kararı olduğu ortaya çıktı.
Katıldığı ilk yayının ardından tutuklanan Ustael, beş günlük hapis cezasını yattıktan sonra tahliye edildi ve programa katılmaya devam etti.
Ustael'in 2008 yılından önce Başakşehir'de bir sitede apartman görevlisi olarak görev yaptığı ancak son kullanma tarihi geçmiş gofretlerin etiketlerini değiştirerek, yeniden piyasaya sürdüğünün ortaya çıkmasının ardından görevine son verildiği belirtildi.
Programı arayan ve kendilerini aileyi bir şekilde tanıyan kişiler olarak tanıtanlar, Tuncer Ustael'in kayıp baldızı Meryem Tahnal'a şiddet uyguladığını ve tecavüz ettiğini öne sürdü.
Ustael'in kendi eşine de şiddet uyguladığı da öne sürülen iddialar arasında. Ancak Emine Ustael eşinin kendisine şiddet uyguladığı yönündeki iddiaları reddetti.
Ayrıca, Mayıs 2008'de annesinin yanından kaybolan ve 20 dakika içerisinde polis tarafından bulunan Tuncer Ustael'in oğlunda ve Ağustos 2008'de evden kaçan Meryem Tahnal'ın oğlunda da cinsel istismar izleri tespit edildi.
Meryem Tahnal'ın oğlu, o dönemde polise verdiği ifadede kendisine yönelik cinsel tacizin eniştesi Tuncer Ustael ve dayısı İsa Palu tarafından yapıldığını söyledi.
Bununla birlikte söz konusu iki dosya birleştirilmedi. Ustael'in oğlu aileye geri verilirken, Meryem Tahnal'ın oğlu ise Çocuk Esirgeme Kurumu'na sevk edildi. Meryem Tahnal'ın oğlu 2008 yılından bu yana devlet korumasında bulunuyor.
Meryem Tahnal'ın oğlu da programa katılarak, kız kardeşi kayıp Melike ile Tuncer Ustael tarafından aç bırakıldıklarını ve şiddete maruz kaldıklarını söyledi.
Ustael ile ilgili ayrıca bir dönem muska yazmak ve büyü yapmak gibi faaliyetlerde bulunan ve kendisini "hoca" olarak tanıtan bir kişi olduğu yönünde de iddialar ortaya atıldı.
Tuncer Ustael, hakkındaki iddiaların tümünü kesin bir dille reddediyor. Ustael, kendisi ve eşinin "mafya" olarak nitelendirdiği Tahnal ailesiyle ilgili "büyük sırlara" sahip olduğunu ve bu nedenle hakkında komplo kurulduğunu savunuyor.
Palu ailesi neden Ustael'e sahip çıktı?
Türkiye'de internet kullanıcılarının son günlerde Palu ailesiyle ilgili en çok sorduğu soruların başında Ustael'e neden sahip çıktıkları geliyor.
Zira Ustael, geçen hafta yayımlanan bir bölümde Meryem Tahnal'ın annesi Havva Palu tarafından gömüldüğünü duyduğunu söyledi ve söz konusu bölgeyi canlı yayında gösterdi.
Kocaeli Emniyet Müdürlüğü, bu sözleri ihbar kabul ederek Tütünçiftlik bölgesinde kazı çalışması başlattı.
Buna rağmen, Havva Palu, eşi hapse girdikten sonra Tuncer Ustael'in kendilerine "sahip çıktığını" ve kol kanat gerdiğini söylüyor.
Ayrıca, yayınlar sırasında Havva Palu'nun kendine ait İstanbul ve Kocaeli'ndeki beş evi Tuncer Ustael'in üzerine geçirdiği de ortaya çıktı.
Havva Palu, Tuncer Ustael'den "yarı hoca" olarak bahsediyor.
Ustael'in aileye kendilerine "büyü yapıldığını" söyleyerek korkuttuğu öne sürülüyor. Müge Anlı'nın programındaki konuk uzmanlar, Ustael'in ciddi bir korku yaratarak aileyi kendisine bağımlı kıldığını düşünüyor.
Tuncer Ustael ile aynı cezaevinde yatan bazı tutuklu ve hükümlüler de programı arayarak, Ustael'in "dışkıya ayet yazarak büyü yaptığını" öne sürdü ve cezaevindeki diğer kişileri korkutmaya çalıştığını söyledi.
Palu ailesi, büyü ve cinler gibi konularla ilgili olarak Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu ile de bir araya geldi.
Müge Anlı ile Tatlı Sert programında yayınlanan bölüme göre, Hatipoğlu, bu korkuların yersiz olduğunu belirterek, ailenin bir doktora görünmesi gerektiğini söyledi.
Ancak son yayınlanan bölümde anne Havva Palu, babasının evine "büyülü olduğu" gerekçesiyle girmeyi reddederken görüldü.