Son bir ayda yüzde 139 zam geldi! Kasko yaptırmak hayal mi olacak?
Abone olHürriyet yazarı Noyan Doğan, enflasyon ve döviz nedeniyle kasko fiyatlarının son bir ayda yüzde 139 arttığına dikkat çekerek, "Bu gidişle kasko yaptırmak hayal mi olacak?" diye sordu. Kasko sigortasıyla alakalı şikayetlerin artmaya başladığını köşesine taşıyan Noyan Doğan yeni zam sinyali verirken 'kaçınılmaz' dedi. İşte o yazı...
Dövizdeki artışla birlikte son bir haftadır okuyuculardan
şikâyet üzerine şikayet alıyorum. Şikâyetin
konusu, kasko sigortası. Sigorta şirketlerinin
kasko fiyatlarında fahiş artışa gittiklerinden yakınan okuyucular,
‘bu gidişle kasko yaptırmak hayal olacak’ diye de yakınıyor. Öyle
ki, kimi sigortacılar bile kasko fiyatlarının en az üç-dört katına
çıktığından, son 30 yıldır böyle bir fiyat artışı
görmediklerinden yakınıyor. Kasko fiyatındaki artış bugünün konusu
değil. Son iki senedir fiyatlar artıyor ve son iki senedir de
tüketici şikâyetçi.
Mesela geçen senenin ortalarında kaskoda fiyat artışı yüzde 125 olmuş. Yine geçen senenin aralık ayında yüzde 285 artış ile neredeyse rekor kırılmış. 2021 yılında ortalama fiyatlar 5-6 bin liralardayken, geçen senenin sonunda ortalama fiyat 20 bin liralara yükselmiş. Araca, modele, yılına göre bunun çok üzerinde fiyatlar elbette var; hatta 60-70 bin liraların çok üzerinde kasko poliçesi de var. Peki, bu sene ne olmuş? Ona da baktım. Nisan-Mayıs aylarında kaskoda fiyat artışı yüzde 139 olmuş. Kurdaki son ataktan sonra kaskodaki fiyat artışının bunun üzerinde olacağını tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok.
Sigortacılar da yanıldı
Peki, ne oluyor da fiyatlar bu kadar artıyor? Enflasyon, döviz; bunlar kaskoda fiyat artışının klasik nedenleri. Ama asıl kasko primini etkileyen iki unsur var. Birincisi, otomobil fiyatlarındaki artış. Çok iyi hatırlıyorum, geçen senenin sonunda kaskoda fiyatlar yüzde 285’lere kadar fırladığında, sigortacılara, ‘fiyat daha da artacak mı?’ diye sorulmuş; cevap, ‘artık otomobil piyasası da kaskodaki artış da doyuma ulaştı, bundan sonra fiyatlar düşüşe geçer’ olmuştu. Herkes yanıldı. Otomobil o tarihlerde de yatırım aracı haline gelmişti, şimdilerde daha da yatırım aracı oldu. Hatta dolardan, altından daha değerli hale geldi.
Hem artıyor hem artmıyor
Bugün piyasada en donanımsız, en ucuz aracın fiyatı 700-800 bin
liradan aşağı değil ki, bu araçların fiyatı geçen seneler 300-400
bin liralardaydı. İkinci el araçlarda da durum farklı değil. En çok
satan ikinci el araçların fiyatları son bir senede ortalama yüzde
85 artmış. Geçen senenin bu dönemlerinde ikinci elde ortalama fiyat
400 bin liralardayken, şimdilerde 750 bin liranın üzerine çıkmış.
Bazı modellerde bu artış yüzde 120’lerde. Son günlerde dövizdeki
artış nedeniyle sıfır araçlara sadece bu ay yüzde 8’in üzerinde zam
geldi.
Araç fiyatlarında son bir-iki senede yüzde 100, kimi araçlarda
yüzde 200’lere varan artışlar varken; kaskoda fiyatın artmamasını
beklemek, en iyi ihtimalle saflık olur. Geçen sene 350 bin liralık
araç ortalama 15 bin liraya sigortalanırken, şimdilerde aynı aracın
değeri 700-800 bin liraya çıktıysa, kaskosunun da 15 bin lira
olmasını kimse beklemesin. Aslında kaskonun fiyatı artmıyor, araç
bedeline göre kasko fiyatı da güncelleniyor.
Bu işte bir gariplik var
Bu satırları okuyunca eminim birileri, ‘iyi de kardeşim 15 bin
değil de 30 bin lira olsun, ama adamlar 60-70 bin liralar istiyor”
diyecektir. İşte kaskodaki fiyat artışının ikinci nedeni de bu.
Maalesef, kasko sigortasının şartlarında son 10 yıldır bir garabet
var. 10 yıl öncesine kadar sigorta şirketleri poliçede yazan
sigorta değerini öderken, kasko şartlarında yapılan değişiklikle
artık poliçede sigorta değeri yazmıyor; olası hasarda sigorta
şirketi aracın o tarihteki piyasa değeri ne ise onu ödüyor.
Enflasyonun, dövizin düşük ve stabil olduğu dönemlerde bu durum
sorun olmuyordu ama son iki senedir kaskoda fahiş artışa neden
oluyor.
Daha iyi anlaşılması için şöyle anlatayım. Kaskoyu bir yıllık
yaptırıyorsunuz. 2022’nin Ağustos ayında değeri 400 bin lira olan
aracınızı 15 bin liraya kasko yaptırdınız. Bugün o aracınızın
değeri artık 800 bin lira. Kaza yaptınız ya da aracınız çalındı,
sigorta şirketi aracınızın bugünkü piyasa değeri olan 800 bin
lirayı ödeyecek. Aynı şekilde hasar olursa, hasarı da 800 bin lira
üzerinden hesaplayacak. Sigorta şirketi, ‘10 ay önce 400 bin liraya
sigortaladım bu bedel üzerinden hasarı öderim’ diyemez.
Fiyat artışı kaçınılmaz
O nedenle bugün kaskonuzun yenilemesi geldiğinde veya yeni araç
aldığınızda; sigorta şirketi, geçen sene 400 bin lira olan ve bu
sene 800 bin liraya çıkan aracınızın, gelecek bir yıl içinde
değerinin bir milyon 600 bin lira olacağını hesaplayarak, bugün
ödeyeceğiniz primi ona göre belirliyor. Yani sigorta şirketi geçmiş
iki yılda araç değerlerindeki artışa bakıp, gelecek bir yılı
hesaplayıp, fiyatlıyor. Siz buna sigorta şirketleri yoğurdu
üfleyerek yiyor da diyebilirsiniz. İşte bu nedenle bugün enflasyon
yüzde 40 olmasına karşın kaskoda fiyat artışları yüzde
130’larda.
Tabii şu soruyu da sormak lazım. Otomobil bir yatırım aracı ise ve
böyle devam edecekse, bugün en basit aracın 800-900 bin TL olduğu
bir ortamda; kasko fiyatının 30-40 bin lira olması çok mu? Gelelim
o meşhur soruya. Fiyat artmaya devam edecek mi? Bu ortam böyle
devam etikçe kaskoda fiyat artışı kaçınılmaz. Daha doğrusu fiyat
uyarlaması kaçınılmaz.