Soma davası son dakika ilk günden karar çıktı

SOMA davası ilk duruşmasında mahkeme heyeti geri adım attı.

301 kişinin yaşamını yitirdiği Türkiye’nin en büyük maden faciasıyla ilgili davanın ilk duruşması, Manisa'da yapıldı. Madenci yakınlarının gözyaşlarının damgasını vurduğu davada, tutuklu sanıkların mahkemeye getirilmesine karar verildi.

Gece saatlerinde toplanan Demokrasi Platformu üyesi bir grup, Atatürk Parkı’na çadır kurdu.
Çadırlar, Manisa Valisi’nin talimatıyla parktan kaldırıldı. Bu sırada polisler ile grup arasında gerginlik yaşandı. Duruşma salonunun yapılacağı Bülent Ciğeroğlu Kültür Merkezi'nin çevresi bariyerlerle çevrildi. 400 kişilik salona madenci yakınlarından sadece bir kişinin alınacağı bildirildi.

Bu karara tepki gösteren madenci yakınları ile polis ekipleri arasında sert tartışmalar yaşandı.

GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

Tartışma devam ederken madenci yakınları, isim listesine göre, duruşma salonuna alınmaya başlandı.

Bu arada, ölen madencilerden Erdoğan Köse’nin kızı Neriman Köse, salona alınmayacağını öğrenince gözyaşlarına boğuldu.

Milletvekillerinin araya girmesi ve tepkiler üzerine mahkeme heyeti, ölen madencilerin 1. derece yakınlarına salona giriş izni verdi.

GECİKMEYLE BAŞLADI

Tarihi duruşma, yaşanan gerginlikler nedeniyle bir saat gecikmeli olarak, saat 10.00’da başladı.
Çok sayıda sendika ve siyasi parti temsilcisi ise duruşma salonuna giremedi.

 

"YÜZLEŞMEK İSTİYORUZ"

Kazada yaşamını yitiren madencilerin yakınları, davanın 11 ay sonra başlaması ve sanıkların mahkemede hazır bulundurulmamasına tepki gösterdi.

Sanıkların duruşmaya getirilmesini isteyen madenci yakınları, “Sanıklarla yüzleşmek istiyoruz” diye konuştu.

SİDAL: BU ÇOCUĞU GÖRMELİLERDİ

Bu arada, faciada yaşamını yitiren işçilerden Ergun Sidal’ın, olay sırasında 9 aylık hamile olan eşi Tomurcuk Sidal, 11 aylık oğlu Durmuş Siday ile duruşmaya geldi.

Tomurcuk Sidal, “Sanıklar duruşmaya getirilmeliydi. Bizim gözümüzün içine baksınlar bebeği görsünler ne yaşadığımızı, çektiğimiz acıyı biraz olsun anlasınlar istiyoruz. Babasız doğan bu çocuğu görmeliydi. Eşimin kanı yerde kalmasın” diye konuştu.



KÖSE: ONLARIN YERİ YERİN ALTI

Erdoğan Köse’nin eşi Gülfidan Köse de "Getirselerdi de bir yüzlerini görseydik. Madenci eşlerinin nasıl yandığını bir görselerdi. Onlar yerin altında yargınlamalı, onların yeri burası değil yerin altı" dedi.

KÖSE: EN AĞIR CEZAYI ALSINLAR

Faciada ölen Uğur Çolak'ın babası İsmail Çolak ise adil yargılama istedikleri ifade ederek, "Sanıklar buraya gelip hesap vermeli. Biz sanıkların çocuklarımızın ölümünde kusuru bulunanların en ağır cezayı amalarını istiyoruz" şeklinde konuştu.

İLÇEDE HAYAT DURDU

Öte yandan, duruşma nedeniyle ilçede olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Duruşma salonunun çevresindeki yollar da trafiğe kapatıldı.

Çevre il ve ilçelerden 1000 polis duruşma için Akhisar'a geldi.


DURUŞMA SALONUNDA GERGİNLİK

Aliağa'daki cezaevinde tutuklu bulunan 8 sanık, duruşmaya video konferans yöntemiyle katıldı.

Duruşmada ilk olarak avukat ve müştekilerin isimleri okundu. Mahkeme Heyeti Başkanı’nın, şehit olan madencilerin isim listesinin okunmasından sonra "İsmi söylenmeyen kaldı mı?" diye sormasına tepki gösteren aileler, “301 madencinin ismi bir anda biter mi?" dediler.

Duruşmada madenci aileleri, tutuklu sanıkların mahkeme salonuna getirilmemesine tepki gösterdi.
Madenci ailelerinin üzerine yürüdüğü sanık avukatları "Can güvenliğimiz yok" diyerek duruşmadan çekilmek istedi. Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi.


"BABALARIMIZI ÖLDÜRDÜNÜZ"

Bu sırada mikrofonu eline alan bir madenci yakını, sanıklara "Ne yüzle orada oturuyorsunuz, siz babalarımızı öldürdünüz" diye bağırdı.

Bu arada, ailelerin duruşmaya 301 madencinin resimlerinin olduğu tişörtlerlerle katıldığı görüldü. Tişörtlerin ön tarafında "301" ve "burada", arkasında ise "unutma, unutturma" yazısı yer aldı.

MAHKEMEDEN KARAR

Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların duruşmaya getirilmesine karar verdi. Dava 15 Nisan'a ertelendi.

SOMA DAVASI HANGİ SANIK İÇİN KAÇ YIL HAPİS CEZASI İSTENDİ?

Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen faciayla ilgili Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne yeniden hazırlanıp gönderilen iddianamede, tutuklu 8 şüphelinin, "olası kastla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan öncekine göre bir artarak 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

Tutuksuz 37 şüphelinin ise "taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor. Bunlardan 25'inin cezalarının, "bilinçli taksir" olduğu gerekçesiyle TCK'nın ilgili maddesi gereğince üçte birden yarısına kadar artırılması talebinde bulunuluyor.