Sokaktaki satıcının yerini e-torbacı aldı

Haznedar'ın arka sokaklarında gözden ırak bir nargile kafe... Masalarda nargilesini zevkle fokurdatan keyif ehli adamlar oturuyor. Adamların çoğu orta yaş üstü, gençler sayıca epey az. Keyif verici bir madde olan nargilenin içildiği bu mekânda nargileden daha tehlikeli olan "keyif verici maddeler"i konuşuyoruz. Keyif verici olarak nitelendirilen, ama hayat söndüren maddeler... İstanbul'un uyuşturucu piyasasını yakından takip eden, satıcı ve kullanıcılarla sık sık görüşen bir tanık ile konuşuyoruz. Bize piyasanın bilinmeyenlerini anlatıyor, uyuşturucu âleminin mahrem sırlarını ifşa ediyor. Tanığımızın verdiği bilgiye göre İstanbul'da herhangi bir semtin herhangi bir sokağında maddepara takası yapmak mümkün. Tanığımız, hemen oracıkta bir torbacıyı arayıp bizi torbacıyla buluşturarak bunu ispatladı da. Telefonda konuştuğu kişiye, "Bir koli numune, yanımda bayan bir arkadaşım var, beğenirse devamı gelir" dedi. Adam "taş", yani kokain getirecekti. Ama getireceği kokain, içine diş dolgusu vs. gibi maddelerin katıldığı ve piyasada "katkısız" diye tabir edilen kokainden değildi. Katkısız olmayan kokain satışı, kokainin pahalı ve dolayısıyla gençler için "erişilemez" bir madde olduğu tezini çürüten bir şey. İşin kötü yanı orta halli bir ailenin, çocuğuna verdiği harçlığın kokain almak için yeterli olabilmesi.

KAŞLA GÖZ ARASINDA...
Bakırköy sahildeki buluşma yerine gittiğimizde hava çoktan kararmıştı. Saat 20.00 suları idi. Torbacı kuşkulu kuşkulu etrafa bakıyordu, bizim arabadan şüphelenmiş gibiydi. Bir ara foto muhabirimizin mevzilendiği üst geçide doğru baktı, uzaktan fotoğraflandığını hissettiğini düşündük. Satıcı, alışveriş sırasında fazla konuşmadı, hemen parasını aldı, bozuk parası olmadığı için gidip parayı bozdurduktan sonra geldi. Bizi şaşırtan şeyse, pür dikkat onları izlememize rağmen ustaca bir hareketle "el sıkışmak" bahanesiyle bize bile fark ettirmeden, kaşla göz arasında tanığımızın avucunun içine kokaini sıkıştırmasıydı. Bir kokain kullanıcısı olan tanığımız, 3 miligramlık taş için 50 TL ödedi. Alışveriş bittikten sonra torbacı, muhabbeti fazla uzatmadan yanımızdan ayrıldı. Görev başarılmıştı. Sonuç şöyle özetlenebilir: İstanbul'da taş temin etmek işten bile değil. Çapa'da bulduğumuz ikisi kadın, ikisi erkek dört uyuşturucu kullanıcısı ise evdeki esrar partisine bizi kabul etti. Onları aracılar vasıtasıyla bulduk, alıcı olduğumuzu söyledik. Israr edince torbacısını aramaya razı oldu. Torbacıyı aradı ve şöyle dedi: "Evde çamaşır makinesinin deterjanı bitti. Toz deterjan var mı?"

GECE TARİFESİ FARKLI
Uyuşturucu fiyatı, yalnızca semtlere göre değil, satış saatlerine göre de değişiyor. Geç vakitte yapılan satışlar, eskiden taksi tarifelerinde olduğu gibi daha pahalı oluyor. İstanbul'da uyuşturucu kaynaklı yer altı ekonomisinin büyüklüğünü kesin olarak belirlemek imkânsız. Ama piyasada bir gecede milyonlarca ve yılda milyarlarca liranın dolaştığını söylemek zor değil. Katkısız kokain çok pahalı fakat İstanbul'da esrar, bir paket sigaradan daha ucuza satılıyor...