Sokak çocuğuna yapılan iyilik!

Abone ol

Hayır diyor yetkililer...Ve ekliyor. "Sokak çocuklarına verilen her kuruş para onları daha çok sokağa bağlıyor"

Sokaklarda, pek çoğumuz iyilik yaptığımızı düşünerek, çalışan çocuklardan kağıt mendil, çiklet gibi elde satılan şeyler almışızdır. Veya soğukta yalvarırcasına bakan çocuk gözlerine dayanamayarak sadaka niyetine cebimizdeki bozuk paraları minik avuçlarına bırakıvermişizdir. Yetkililer ise işte tam bu yüzden, acıma duygumuz sebebiyle, pek çok çocuğun geleceğinin tehlikeye düştüğünü söylüyor. Çünkü İstanbul'da, çocukların sokakta yaşamasının ve yasadışı olarak çalıştırılmalarının önlenmesi için trilyonlar akıtılıyor. Yüzlerce uzman büyük bir risk altında mücadele veriyor. Sayısız gönüllü, sokaklardan küçükleri uzaklaştırmak amacıyla çocuk peşine düşüyor. Fakat onlara acıyarak iyilik yaptığımızı sanmamız, onların sokakta kalmasından başka bir işe yaramıyor.

ÇOCUĞU KAZANMANIN BEDELİ

İstanbul Valiliği tarafından 2000 yılında başlatılan, "Sokakta yaşayan ve çalıştırılan çocukların korunması projesi" meyvelerini vermeye başladı. Uygulamadan sorumlu Vali Yardımcısı Mehmet Seymen, sokakta yaşayan, çalışan ve ticarî amaçlı cinsel sömürüye maruz kalan kız çocuklarına karşı verdikleri mücadelenin maddî boyutunun, 10 trilyon lirayı bulduğunu söyledi. Öte yandan İstanbul'da alınan tedbirler sayesinde, çocuklardan kaynaklanan pek çok acı olayın da önüne geçildiğini belirtti.

Hala tehlike var

Seymen, Valilik olarak Türkiye'de ilk defa çocukları kazanmak için bir proje başlattıklarını hatırlatarak şunları söyledi: " Yoksulluk, aile ihmali ve sevgisizlik yüzünden evlerinden uzaklaşan çocuklar, sokak çetelerinin tuzağına düşüyor. Pek çoğu, bali, tiner bağımlısı olup suç makinesi haline getiriliyor. Kızlar, cinsel sömürü aracı olarak kullanılıyor. Bu toplumsal yarayı kapatmak için hem devlet, hem de sivil toplum örgütleri seferber. Ancak tüm çabalara rağmen sokak geleceğimizi tehdit etmeye devam ediyor. Bu durumla mücadele edebilmek için önce sorunu ve sebeplerini ortaya çıkardık. Gördük ki, çeşitli sebeplerle çocuklar sokaklarda çalıştırılıyor. Oysa çocuk evde ve okulda olmalı. Çocuğun sokakta yaşaması hem geleneklerimize, hem yasalara, hem de uluslararası sözleşmelere aykırı. Çocuk sevilmeli, korunmalı. Çocuk hakları sözleşmelerine uygun olarak hayatlarını sürdürmeleri sağlanmalı. Bu sebeple komisyonda bulunan gönüllüler, sivil toplum kuruluşları ve devlet olarak çeşitli yasal düzenlemeler ve çalışmalar yaptık."

AİLENİN İHMALİ

"Çocukların sokaklarda yaşama sebeplerini tespit ettik. Ailelerin ihmali, ilgisizliği, sevgisizliği, şiddeti, hakareti, küfrü, hatta tacizleri ile tecavüzlerinden kaçmak için çocuğun sokaklarda yaşadığını gördük. Bu çalışmalar sırasında, küçük yaştaki kız çocuklarının da, sokaklarda madde bağımlısı ve ticari amaçlı cinsel sömürü aracı olarak kullanıldığını tespit ettik.. Devlet olarak çocukların sokakta yaşamasına ve çalıştırılmasına, kamu güvenliği için göz yummamız mümkün değil. Bu nedenle, çok sayıda tedavi, barınma ve rehabilitasyon merkezleri kurmaya başladık."

NEDEN KAÇIYORLAR?

Seymen, çocukların evden kaçma sebeplerini ise şu sözlerle açıkladı: "Yuvasında sevgi ve şefkate muhtaç olan çocuk, sokakları kurtuluş olarak görüyor. Fakat bu sefer de, sokağın acımasızlığı ile karşılaşıyor. Sokakta da dayak, tecavüz ve acının her türlüsü karşısına çıkıyor. Sokağın verdiği sıkıntıya katlanmak için madde bağımlısı oluyor. Çocukların sokakta yaşama sebeplerinin ortadan kaldırılması ise sosyal ve psikolojik bir süreçtir."

SAKIN PARA VERMEYİN

Projenin uygulayıcısı Seymen, halkın farkında olmadan sokakları çocuklar için cazip hale getirdiğine dikkat çekerek şu uyarılarda bulundu: "Sokakta çalışan çocuklardan hiçbir şey almayın. Para vermeyin. Çünkü bu şekilde çocuğu istismar eden ve sırtından para kazanan sorumsuz ailenin ekmeğine yağ sürüyorsunuz. Çocuğun hayatını yok ediyorsunuz. Gerçekten üzülüyorsanız, çocukların ailesini bulun. Çocuğun eğitim masrafını karşılayın veya ailesine iş temin edin. Fakat çocuklara para vermeyin."


Çocuklar nasıl toplanıyor?

Çocuk polisi, Jandarma, sivil toplum ve sosyal hizmet kuruluşları, sokakta yaşayan ve çalışan çocukları topluyor. Bunları, İstanbul'da bugün sayıları 15'i bulan, yatak kapasitesi 469'a ulaşan çeşitli merkezlere yerleştiriyorlar. İlk adımdan sonra, Küçükbakalköy ile Ayvansaray'da bulunan çocuk merkezlerine getirilenlerin ilk bakımları yapılıyor. Ardından ailesine ulaşılıyor. Çocuk, ailesine ulaşana kadar, devlete ait merkezlerde, uzmanlar tarafından rehabilite ediliyor. Madde bağımlısı ise tedavi altına alınıyor. Bütün bu yasal işlemler yapıldıktan sonra çocuk ailesine teslim ediliyor. Aynı çocuk, ikinci kez sokakta ya da çalışırken bulunduğunda ise, aile hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuluyor. Son çare olarak ailesinin elinden alınan çocuklar, yurtlara yerleştiriliyor.

Gelişmeler iyi yönde:

Bugüne kadar İstanbul Valiliği bünyesinde oluşturulan proje kapsamında, alınan güvenlik kararı gereği, çocuğunu çalıştıran 553 aileye dava açıldı. 75 aile iki ay hapis 350 milyon lira para cezasına çarptırıldı ve İstanbul sokaklarında, 8 binin üzerinde çocuğun çalıştırılması önlendi. Çalıştırılan çocuklar, merkezlerde rehabilite ve eğitim altına alındı.

98'i tehlikeli

İstanbul'da 23 bin çocuğun sokaklarda yaşaması ve her ATM'de en az üç çocuğun barınması önlendi. Bugüne kadar 1718 çocuğa hizmet verildi. Rehabilite, eğitim ve madde bağımlılıklarını gidermek için UMATEM'de tedavi gördüler. Fakat buna rağmen İstanbul sokaklarında tedaviyi kabul etmeyen, sürekli kaçan 98 tane tehlikeli çocuk dolaşıyor.

Kızlara barınak

Türkiye'de ilk defa İstanbul'da küçük yaşta ve cinsel sömürüye maruz kalan kız çocuklarını tedavi, rehabilitasyon, eğitim ve topluma kazandırılmalarına yönelik olarak 35 yatak kapasiteli iki merkez açıldı. Bugüne kadar genelevlerden ve sokaklardan 175 kız çocuğu kurtarıldı.


(İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Seymen)

Seymen, çocuklar konusunda ciddi çalışmalar yapacak, rehabilitasyon projesinde yer alacak profesyonel görevlilere de ihtiyaçları olduğunu belirtiyor.

Kaynak : D.B.Tercüman

Günün Önemli Haberleri