''İnsanlık nesli p..ç olur'' !
Dedi !
Yaşar Nuri Öztürk;
İlahiyatçı, hukukçu ve felsefe uzmanı olan Yaşar Nuri Öztürk, Saba
Tümer'in programında, çok eşliliğin arkasında durdu.
Çok eşliliğin yasal olmaması halinde, kadınların
yaşadıkları/yaşayacakları mağduriyetlerden bahsetti durdu...
Gerekçesi ise şu idi: Dinimizde tek eşliliğin tavsiye edildiğini,
bunu başarabilene saygı duyduğunu, fakat günümüzde çok eşliliğin
oldukça arttığını, bunun suistimal edildiğini, elinde çocuğu ile
gencecik kadınların baş başa/sahipsiz bırakıldığından dem vurarak,
ilk eşin rızası göz önüne alınarak, sevgi ve saygı çerçevesinde(!)
çok eşlilik olabilir dedi.
Yaşar Nuri Öztürk'ü özgün bir ilahiyatçı olduğu için, televizyonda
rastladığımda mutlaka tüm dikkatimi verip dinlerim.
İlk önce belirteyim; sanırım kendisini uzun zamandır izlemiyorum,
bana biraz ufalmış gibi geldi. Eeee! Yaş ilerliyor!
Ama işte, düşüncelerdeki ve duygulardaki enerji hep aynı
kalıyor.
Yaşar Nuri Öztürk'ün çok eşlilikle ilgili söylediklerinde ne
söylemek istediğini çok iyi anladığım için(!), ''hey
noluyor? Yanlış mesajlar veriyorsun" falan
olmayacağım.
Zaten toplumun dört bir yanında, herkes uçmus, hak
versekte/vermesekte gözümüzün içine soka soka, çok
eşlilik(aldatılan eşler, kuma, v.s. ), baş köşeye oturmuş,
birbirimize karşı dürüst olalımda, en azından sonradan gelen
kadınların mağdur olmaması adına,kucağına oturtulan çocukla
sokaklarda kalmaması adına, bunu kabullenelim diyor.
Kendileri...
Ha ! Bu arada, kadının yaşı, erkeğin yaşının yarısı kadar
olmalıymış, kadın içinde, tersini düşüneceğiz efenim (kendisi
örnektir buna)...!
De !
Sn.Yaşar Nuri, bu kadar felsefeyle, dini kitaplarla haşır neşirken,
göz ardı ettiği şeyler olmuş, kaçırmış bazı zamanları... E!
Doğaldır !
Aslında, anlattıklarıyla, kadını "bal gibi" ikinci
sınıfa yerleştiriyor !
Tabii, bu yeni gördüğümüz bir tipleme değil!
Etrafımız o kadar dolu ki bu düşünceyle, bunlarla savaşırken her
şeye geç kalıyoruz.
Gelelim canlı yayında, Yaşar Nuri Öztürk'e twitter'dan gelen
soruya;
Aynen şöyle ;
''Bir kadın aynı anda iki erkeğe ilgi duyarsa ne
olur?"
Elbette hiç bir zaman arkasında durmayacağımız bir önerge ama,
Yaşar Nuri Öztürk'ün cevabı zaten o ana kadar parçaladıklarının
Nirvana'sıydı.
Cevabı mı?
''Olmaz, saçmalamasın ! İnsanlık dinleri, kadınların çok
eşliliğine karşıdır. O zaman;"İnsanlık nesli p..ç olur/hepimiz p..ç
çocukları oluruz'' dedi.
Çok ayıp etti !
Gönül isterki; ne kadın aldatsın, ne de erkek. Herkes birbirine
dürüst olsun.
Ama nikahsız dünyaya gelen bir çocuğa "p..ç"
damgası vurulması, diğer taraftan sorulan sorunun üstüne bu kadar
ezercesine basılması, insanın yüzlerce kitap okusada, yüzlerce
kitap yazsada, adının önünde ne kadar sıfatı olursada olsun,cahilde
kalabileceğini gösteriyor.
Bugün bizler eşcinselleri tartışıyoruz, onların haklarını
tartışıyoruz. Farklı cinsel kimlikleri anlamaya çalışıyoruz.
Ayrı anne/baba çocuklarının psikolojik durumlarına kafa yoruyoruz.
Kadının gitgide özgürleştiğini, kabuk/şekil değiştirdiğini, erkeğin
ise, saldırganlaştığını/şiddete başvurduğunu konuşuyoruz. Kadın
cinayetlerini konuşuyoruz, basına çok az sızan, aslında alttan
alttan çok yaşanan ensest ilişkileri konuşuyoruz, töre
cinayetlerini konuşuyoruz.
Biz bunları konuşurken;
İlahiyat profösörü, hukukçu, felsefe uzmanı Yaşar Nuri Öztürk !
Canlı yayında çok eşliliği savunuyor, kadının yaşı erkeğin yaşının
yarısı olmalıdır diyor ve kadınların aynı hakları olması sonucunda,
insanlığın neslinin ''p..ç'' olacağını
söylüyor.
Kendisi ya hakikaten çok yaşlandı ne dediğini bilmiyor.
Ya da izlediğim bir kurguydu !