Siz hala gazete mi okuyorsunuz?
Abone olThe Sun'un anketine göre her gün 90 bin okur gazeteye veda ederek internete yöneliyor. Bugün Türkiye'de bile internet kullanan kişi sayısı gazete okurundan fazla.
The Sun okuyucuları arasında yaptığı bir ankette her gün 90 bin
okurunun gazete almayı bırakıp internet sitesini kullanmaya
başladığını öğrendi. Türkiye'de bile internet kullanan kişi sayısı
toplam gazete okurundan fazla... Böyle giderse yakın bir gelecekte
gazeteler müzedeki yerini alacağa banziyor. Radikal yazarı ve
internet uzmanı M. Serdar Kuzuluoğlu'nun kaleminden birlikte
okuyalım:
Yazı: M.Serdar Kuzuluoğlu
Kaynak:
Yaşadığım aparatmanda karşımda oturan genç çiftin kapısında şimdiye
kadar tek bir gazete, dergi görmedim. Depremler, savaşlar, krizler,
derbiler, tansiyon, iktidarsızlık, erken boşalma, haftada 97 kilo
verdiren yaz diyeti gibi garantili yazı dizileri... Hiçbiri onlarda
bir gazete aldırma hevesi uyandıramadı.
Bu grubu üçe ayırmak mümkün. İlk grup dünyadan bihaber yaşayan,
hayatındaki tek alışkanlığı akşam yemeği olan ve öğrendiğini
sandıklarını televizyondaki dizilerden alanlar. İkinci grup haber
almak için televizyonu kullanlar. Üçüncü ve her geçen gün büyüyen
kesimse internet müdavimleri. Ne var ki haberdar olmak için
interneti kullananların, gazetelerin sitelerine de sanıldığı kadar
faydası yok. Çünkü her geçen gün daha az internet kullanıcısı haber
kaynağı olarak gazete sitelerini kullanıyor. Acı ama gerçek.
Yapılan araştırmalara göre özellikle gazeteler yeni nesil için çok
fazla bilgi barındırıyor. İlgi alanı yaratma konusunda da epey
verimsizler. Bir gazete alırken aslında tam olarak ilgi
duymadığınız şeyleri de almış oluyoruz. Örneğin sporla ya da
tiyatroyla ilgilenip ilgilenmediğinize bakmadan her gün spor ve
kültür/sanat sayfası veriliyor. Aynı şey diğer sayfalar için de
geçerli. Diyelim ki bugün gazeteyi sadece bu sayfayı okumak için
aldınız. Bu sayfanın bizim gazetenin 400 kuruşluk fiyatı içindeki
payı yaklaşık 17 kuruş. Geri kalan sayfalarsa ne çıkarsa bahtına.
İnternette böyle bir endişe yok. Gazetemizin tamamını da, bir
kısmını da ücretsiz okuyabiliyorsunuz. İyi de, neden?
Geçen hafta bahsettiğim gibi aslında bizim gibi basılı yayınların
internete yönelik hiçbir planı yok. Kimse (ama kimse) neden
internette yer aldığının farkında değil. Tahmin edeceğiniz asıl
amaçları para kazanmak olan gazeteler durduk yere 'Arkadaşlar
sonunda okurlarımıza ücretsiz ulaşma fırsatını yakaladık, haydi bir
internet sitesi kuralım da herkese bedava hizmet verelim' diye bu
işe girişmedi. İlk zamanlardaki motivasyon reklamdı. Milyarlarca
dolarlık reklam pastası olacaktı ve medya her zamanki gibi aslan
payını alacak, kârına kâr katacaktı. Ama hesaba katmadıkları bir
şey daha vardı. Gazete, dergi, radyo, televizyon gibi klasik
mecralara yayıncı olarak girişin büyük bir bedeli vardı. Ama
internet herkese açık bir ortamdı. Yani bir medya grubuyla Ahmet
efendinin aynı kitleye (hemen hemen) eşit maliyetle ulaştığı tek
ortam internetti. Dolayısıyla reklam pastası da klasik medyaya
kalmadı. İşin acı yanı; internet aslan payını alan için bile hiçbir
zaman çok büyük bir reklam mecrası olamadı.
Hemen her yerde kimseye eyvallahı olmayanların haber siteleri
parlarken hantal köklerine bağlı klasik medya gerçek hayattaki
ağırlığını asla yakalayamadı. Haber kavramı ve sunumu da kabuk
değiştirdi. Artık kimse dünyadaki gelişmeleri gazeteci gözüyle
görmek istemiyor. Geçen hafta şöyle bir değindiğim blog sitelerinin
haber sitelerinden daha çok kullanıcı çekmesinin sebebi de bu.
Olayları daha samimi, daha açık, daha net ve doğrudan ele
alıyorlar.
Geleneksel medyanın elinde kalan tek koz popülerlik. İnsanların
gazete, dergi ve televizyon sitelerinin dışındaki alternatifler
kaynakları bulması zaman alıyor. Ancak elde kalan bu avantajın da
anlamı her geçen gün azalıyor.
Gazetelerin çoğu hâlâ sanal alemin şartlarını kavramış değil. Hatta
kimisi onu tamamen görmezden gelerek tavrını internette hiç yer
almayarak koyuyor. Bunların kimi çok, kimi az satıyor ama hepsinin
ortak bir özelliği var: gündem yaratamıyorlar. Bugün Türkiye'de
bile internet kullanan kişi sayısı toplam gazete okurundan fazla.
İnternetin gündem yaratma gücü de öyle. E-mektuplarla gezip tozan
haberleri hiç hesaba katmıyorum bile. İnternetin dışında kalanlar
için hayat her geçen gün daha da zorlaşıyor. Bunu beş sene sonra
daha açık ve net görüyor olacağız.
Geçen seneyi günlük ortalama 3 milyon 200 bin tirajla kapayan 41
yıllık meşhur İngiliz gazetesi The Sun okuyucuları arasında yaptığı
bir ankette her gün 90 bin okurunun gazete almayı bırakıp internet
sitesini kullanmaya başladığını öğrendi. Aldığı tedbirse internete
aktardığı haber sayısını azaltmak oldu. Ama ilginçtir; tirajı da
artmadı. Bunun sebebiyse göründüğünden daha karışık.
Özellikle blog siteleri yüzünden artık haberlerin kaynaklarının bir
önemi kalmadı. Flaş haberler yıldırım hızıyla aniden yüzlerce blog
sitesinde yer alıyor. Her şey bir yana; okuyucular için bir bomba
haberi ilk kimin patlattığının da bir önemi yok.
Haber yayma gücünün geleneksel medyadan çıkıp herkesin eline
geçmesinin yarattığı tehlikeler de yok değil. Ama farkındaysanız
yerim bitti. Geleneksel medyanın en büyük derdi de bu işte...