Sahi siz bıkmadınız mı ulu orta bağırıp duran
siyasetçilerden…
Ben sıkıldım, usandım…
İkinci bir emrine kadar kalbimin siyasete uzağım!
Aşkı dolayacağım kalemime bundan sonra, aşkı yamayacağım
kelimelerime…
Büyük büyük adamların çocukça kavgalarından uzak olacağım bir
müddet…
Biliyorum yine bazıları beğenmeyecek, zaten onlar ben ne yazsam
bir şey söyleyecek.
Siyasetin kavgalı, küfürlü sahnesinde dolaşırken, unutulanları,
unutturulanları yazacağım biraz…
Şiddetin, eğitimsizliğin, ahlak fakirliğinin, bazen gerçekten
fakirliğin cenaze törenleriyle ortaya çıkardığı acı
gerçekleri…
Kadın cinayetlerini…
Namusu kadının bacak arasına yapıştıran kafanın acizliğini…
Ve şiddet görmesine karşın kırılan kolunu yen içinde saklamayı
ödev bilen kadersiz kadınları…
Eğitimi önemsenmeyen, atasözlerine bile erkeğin egosunu tatmin
için sokulan kadınları…
Erkeğin her türlüsünden, eğitimlisinden,eğitimsizinden,
sağcısından, solcusundan, şiddet gören kadınları…
Çocukları…
Oyun çağında gerçek evciliğe zorlanan, yaşadığı evde“fazladan
masraf” görülen kız çocuklarını…
Okuldan alınıp eline boya sandığı tutuşturulan, koca
gözlerindeki endişeyi öne eğdiği kafasına, içindeki tarif edilemez
boşluğu kalbiyle onuru arasına sıkıştıran, minicik yaşta geçim
derdine düşen erkek çocuklarını…
Büyük büyük adamların çıkar kavgalarından fırsat bulamayıp bir
türlü el uzatamadığı sorunlara değdireceğim kalemimin ucunu…
Her şey kötü gitmiyor ya, ara sıra yaşanan güzel şeyleri de
yazar, ruhunuzun dudaklarına dokundururum cümlelerimi…
Belki gülümsersiniz...
Sevdaya dair çok kelimem de var, onun ayrılmaz parçası ayrılığa
da…
Yaşanmışlar da olacak bu köşe de yaşanacaklar da…
Bazen gerçek bir aşk öyküsü okuyacaksınız burada bazen hicran
kokan mektuplar…
Tanıdığım eşsiz aşklara da gidecek bazen cümleler bazen
hiç tanımadığım bir adama da…
Aşk edebiyattan daha yakınmış matematiğe mesela...
Bunu anladım son zamanlarda...
Anlatacağım size de…
Tam tersi sanırdım ben oysa, konuya bu kadar yoğunlaşmadan
önce…
Fark etmeden “kaç”, "ne kadar" kelimelerini o kadar çok
kullanıyoruz ki aşkın içinde…
Bütün sorunlar lanet birer sayıya dönüşüyormuş meğer aşk yüreğe
işlendiğinde…
Dedim ya...
Yüreklerinize daha fazla konacağim bundan böyle...