Siyaset üstü tavrımı sürdürmek zorundayım

Cumhurbaşkanlığı adaylarının yavaş yavaş belli olduğunu dile getiren Abdullah Gül, çoğulculuğun en büyük zenginlik olduğunu belirtti. Gül, “Ben Cumhurbaşkanı olarak anayasa gereği, siyaset üstü tavrımı sürdürmek zorundayım. Bu bir anayasa görevi” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yurt ziyaretleri kapsamında bugün Tekirdağ’ı ziyaret etti. Gül, ilk olarak Valilik binasına geldi. Burada kendisini bekleyen halkı selamlayan ve bir süre sohbet eden Gül, daha sonra Valilik binası önünde bir selamlama konuşması gerçekleştirdi. Konuşmanın ardından Valilik binasına geçen Cumhurbaşkanı, Vali Ali Yerlikaya’yı makamında ziyaret ettikten sonra basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Gül, şu anda Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden birinin Cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu belirterek “Öncelikle Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye’nin en önemli gündem maddesi ve YSK’nın verdiği tarihe de yaklaşıyoruz. İlk defa halkın seçecek olması cumhurbaşkanlığını biraz daha farklı kılıyor. Bunun da sebeplerini hatırlayacaksınız ki geçmiş dönemlerde yaşanmış sıkıntılar bunu mecbur etti. İlk defa halk cumhurbaşkanını seçecek birçok Avrupa ülkesinde de parlamenter sistemlerde de bu söz konusudur” ifadelerini kaydetti.

“BEN AK PARTİ’NİN KURUCULARINDANIM”
Yakın zamanda artık cumhurbaşkanlığı adaylarının netleşeceğini belirten Gül, “Tabii ki adaylar çıkacak çoğulculuk bizim en büyük zenginliğimizdir ve adaylar da yavaş yavaş belli olmaya başladı. Önümüzdeki birkaç gün içerisinde adaylar belli olacaktır. Tabii ki ben Cumhurbaşkanı olarak anayasa gereği siyaset üstü tavrımı sürdürmek zorundayım. Ama şu da bir gerçek ki ben AK Parti’nin kurucularındanım ve bütün kademelerinde de bulundum. Dolayısıyla bu konuları biz kendi aramızda da değerlendireceğiz. Türkiye’nin geleceğiyle ilgili düşüncelerimizi parti ile ilgili düşüncelerimiz bunlar parti içerisinde konuşacağımız konulardır“ diye konuştu.

“MUSUL’DAKİ VATANDAŞLARIMIZI KURTARMAK İÇİN YOĞUN ÇABA SARF EDİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Irak’ta yaşanan gelişmeleri de değerlendirerek, şöyle konuştu:
“Irak’ta çok üzücü şeyler oluyor. Bölgemizde çok üzücü şeyler oluyor. Irak’taki ateşin nasıl bir mezhep çatışması şeklinde geliştiğini görüyoruz. Bunlar çok üzücü ve ders alınası olaylardır. Ayrıca bütün bunların Müslümanlar içerisinde cereyan etmesi ise ayrı bir üzüntü kaynağıdır. Ayrıca İslam diniyle ilişkin imajın da ne kadar bütün dünyada bozulduğunu üzülerek görüyoruz. Halbuki İslam dini haksız bir yere bir insan öldürmenin bütün insanlığı öldürme gibi olduğunu söyleyen ve yasaklayan bir dindir. O bakımdan bunun daha da derinleşmemesi hepimizin arzusudur. Bu konuda biz elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. Musul’daki görevlilerimizi kurtarmak için yoğun çaba söz konusu. Ayrıca sivil vatandaşlarımızın kurtarılması için de elimizden geleni yapıyoruz. Şu anda hepimizin yapması gereken şey Türkiye’ye yakışır bir şekilde demokrasiye yakışır bir şekilde cumhurbaşkanlığı seçimlerini yapmak ve çevremizde olağanüstü bu büyük olaylar devam ederken Türkiye’yi her bakımdan güçlendirmek, yüceltmek, bu bölgede güvenli bir ada olduğunu herkese göstermek olacaktır. Aynı zamanda çevremizdeki ateşin söndürülmesi için de elimizden gelen gayretleri uluslar arası camiada yapmaya devam edeceğiz.”
(İHA)