Umut ediyorduk ki her geçen gün kamu ya da özel kurum ve
kuruluşlar sivil toplum kuruluşlarını tanıyacak, önemseyecek
hazmedecek. Maalesef bu alanda kayda değer bir ilerleme olduğunu
söyleyemem.
Malumunuz binbir türlü çalışmayla 3 çalıştay 8 toplantıyla
gayret ve emek sarf ederek hemen hemen her türlü meslek ve
meşrepten insanların bir araya gelerek 40 ehli kıble kurucu üyeyle
kısa adı İnsan Hakları Cemiyeti (İHC) olan, “İnsan
Haklarını Koruma ve Hak İhlalleriyle Mücadele Derneği”
adında bir dernek kurduk.
Bekli hatırlayanınız vardır, internet sitemizde “Müjde
müjde insan hakları cemiyeti geliyor” başlıklı bir yazı
köşemde yayınlamıştım.
Valiliğimizden birkaç defa randevu istememize rağmen bize
randevu verilmedi.
Ben bir ara valilik uygulamasında bazı aksaklıları fark ederek,
“Diyarbakır valisi olsaydım” başlıklı bir yazı
yazmıştım, galiba haklılığım bir daha ortaya çıkıyor.
Her biri bir vali kapasitesinde olan 40 kişilik mümtaz bir
topluluk adına valilikten il valimizle görüşmek için defalarca
randevu talep ediliyor ve bir cevap yok, olacak iş midir yani? Yine
de kanaatim o ki bu talep valimize ulaşmamıştır diye düşünüyor,
onunla teselli oluyorum.
Ayrıca birkaç bankaya müracaat ettik, dernek adına bir hesap
açalım diye bazı bankalardan “Derneklere hesap açmak
bankamızın politikalarına şu anda uygun değil” cevabını
aldık.
Halla hala!!!
Ben hayret ettim, insan hakları cemiyeti ki dernekler arasında
en masum ve ihtiyaç duyduğumuz bir dernek türü, üstelik her insanın
varlığından haz duyması gereken bir dernektir, bu ilgisizlik
niye?
Tabi bunun suçu iki yönlü galiba, önce çuvaldızı kendimize
batıralım sonra iğneyi başkasına diye bir ifade var galiba
kullanmamız gereken durumlardan biri de bu olsa gerek.
Bir ara ben Türkiye Üçüncü Sektörel Vakfı'nın (TÜSEV)
uluslararası konferansına katılmıştım. Dernekler daireleri
başkanıyla yüz yüze bir değerlendirme yapma fırsatını
bulmuştuk.
Ben şöyle bir teklifte bulundum.
“Dernek üyelerinden biri yönetime talip olduğu zaman yeterli
saatte bir seminer ve başarı sertifikası şartını kendilerine
getirmenizde fayda var.
Seçilen kişi “ben başkanım” deyip hava cıva
atıyor, ayrıca başkan dışında diğer yönetim kurulu üyeleri yok
mesabesindedir."
Ciddiyetle beni dinleyen Daire Başkanı “Orijinal
fikriniz var siz bunu bir yazıyla bize bildirin biz faydalanmaya
çalışırız” dedi daha sonra “hala bir derneğiniz
yok mu?” başlıklı bir yazı yazdım, dernekler dairesi
sitesinde yayınlanan 9 makalemden biridir. Bu hassasiyetinden
dolayı dernekler dairesi başkanına teşekkür ederim.
Sevgili dostlar İslam ülkelerinde;
*Eğitimi zayıf,
*Ekonomi zayıf,
*Sivil toplumu zayıf…
Bu üç alanda bir yenilik, bir değişiklik yapmıyorsanız gerisi
lafı güzaf ve pansuman tedbirdir.
Ben bir sivil insan olarak bu kadarlık katkı yapabiliyorum,
buyurun sıra sizde.