Araştırmalar sonucu Boğazkent bölgesinin, Afrika ile Avrupa arasında her yıl göç eden milyonlarca kuşun Akdeniz'deki en önemli konaklama alanları arasında yer aldığı anlaşıldı. Bunun üzerine Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü ve Serik Belediyesi arasında imzalanan protokolle 2016'de Boğazkent Kuş Halkalama İstasyonu kuruldu.İstasyonda, ilkbahar ve sonbahar göç dönemlerinde yakalanan kuşlar, takıldıkları ağlardan zarar görmemeleri için dikkatlice kurtarılıyor.Özenle konuldukları bez torbalarla taşınan kuşlar, gerekli ölçümleri yapılarak kayda geçirildikten sonra halkalanıp yeniden doğaya salınıyor.Türkiye'de veya yurt dışında yeniden yakalanan kuşların ayaklarındaki halkalarda yazılı kodlar sayesinde hangi göç yolunu izlediği, yaşadığı fiziki değişimler tespit edilebiliyor.Alanya Alaattin Keykubat Üniversitesi öğretim görevlisi ve istasyon sorumlusu Dr. Hakan Karaardıç, Türkiye'nin özellikle kuş göçleri açısından çok önemli bir coğrafi konuma sahip olduğunu söyledi.Özellikle Doğu Avrupa kuş göç yolları bakımından değerlendirildiğinde her yıl milyonlarca kuşun üreme ya da kışlama alanlarına göç ettiğini belirten Karaardıç, "Boğazkent bölgesi, kuşların Afrika'ya gidip gelme yolu Akdeniz'deki kritik konaklama alanlarını içeriyor. Özellikle Köprü Çayı'nın bu bölgeden denize dökülmesi, bataklık, sazlık ve kumul alanların olması nedeniyle Boğazkent'te, ilkbahar ve sonbahar göç dönemlerinde kuş yoğunluğu yaşanıyor." dedi.Kuş halkalamanın, farklı yöntemlerle yakalanan kuşların bacaklarına uygun ülke kodlu alüminyum halkalar takılması anlamına geldiğini anlatan Karaardıç, halkalama çalışmasının, kuşların kanat uzunluğu, ağırlık, kas ve yağ miktarları gibi parametreleri kaydettikten sonra tekrar doğaya bırakıldığı bilimsel bir yöntem olduğunu vurguladı.İstasyonda "sis ağları" olarak adlandırılan yakalama yöntemini kullandıklarını aktaran Karaardıç, şunları kaydetti: 2021 ilkbahar kuş halkalama çalışmasına 3 Mart'ta başladık. Günümüze kadar düzenli olarak devam ettiğimiz çalışmalarda, 60 kadar kuş türünden 3 bin 500'ün üzerinde kuş yakalandı."İlkbahar göçüne yönelik çalışmalarımız mayısın ortalarında kadar devam edecek. Bu yıl en yoğun olarak karabaşlı ötleğen, küçük akgerdanlı ötleğen, çizgili ötleğen, akgözlü ötleğen gibi ötleğen türlerinin yanı sıra mukallitler, kamışçınlar ve çıvgınlar gibi ötücü göçmen türlerden yoğun olarak yakalıyoruz."Hakan Karaardıç; örümcek kuşları, ibibikler, yalıçapkınları ve boyun çevirenlerin de zaman zaman yakaladıkları türler arasında bulunduğuna dikkati çekti.Halkalanan kuşların farklı istasyonlarda tekrar yakalandığını belirten Karaardıç, "Halkalama yöntemiyle türlerin göç güzergahları, göç esnasındaki fizyolojik değişimleri konusunda bilgi elde edebiliyoruz. Bu yılki çalışmalarımızda Çekya, Belçika, Norveç ve Finlandiya'da halkalanmış kuşlar yakaladık. Dört yıl öce bu bölgede halkalanmış kuşlar yeniden ağlara takıldı. Bu da bölgenin kuşlar için göç ve konaklama açısından ne kadar önemli ve kritik noktada olduğunu ortaya koyuyor." ifadesini kullandı.Karaardıç, çalışmanın diğer amaçlarının ise çocuklara çevre eğitimi verilmesi ve bölgenin tanıtılarak eko-turizmle kalkınmasına yardım etmek olduğunu dile getirdi.