Sırrı Süreyya'dan fezlekeler için flaş açıklama!
Abone olSırrı Süreyya Önder, 5 HDP'li milletvekili hakkındaki 'dokunulmazlıkların kaldırılmasını' içeren fezlekeleri değerlendirdi.
HDP Eş Genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen
Yüksekdağ'ın da aralarında bulunduğu 5 HDP'li milletvekili
hakkındaki 'dokunulmazlıkların kaldırılmasını' içeren fezlekeler
Meclis'te. RS FM'de konuşan Sırrı Süreyya Önder, "Vekiller
tutuklanırsa süreç nereye evrilir, Meclis'te tartışılan Süleyman
Şah Operasyonu doğru mu?" sorularını yanıtladı.
RS FM'de Yavuz Oğhan'ın hazırlayıp sunduğu 'bidebunudinle'
programında konuşan HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder,
şunları söyledi:
"Kimselerin üzerine eğilmediği bir nokta var. Egemen blokun temel gündemi sadece başkanlık rejimi. Her şey bu kritere göre irdeleniyor. Başkanlık sistemine faydası olacaksa siyasi gündem yapıyorlar. Değilse gerisi önemli değil. HDP'liler üzerinde bu kılıcın sallanma gerekçesi şudur: Bu gündemde politika üretme gücü ve bunun getiriliş biçimini teşhir etme kapasitesi olan grup ve vekillere yöneliyorlar. Yapılan, başkanlık kampanyası boyunca bu vekilleri sözüm ona izolasyonda tutmak hamlesidir. Cumhurbaşkanı'nın da bizi Meclis dışı bırakmaya kadar bir dizi hamlesini içeriyor. Başkanlık talep edenleri fezlekeye konu etmedikleri sürece, özyönetimi talep edenleri fezlekelere konu edemezler."
'FEZLEKEDEN ONUR DUYDUM'
AK Parti'nin bu süreçte yargıya müdahale ettiğini söyleyen Önder, "Bizim çizgimizde siyaset yapanlar için bunlar şeref madalyasıdır. Fezlekeye konu olan konuşmalarımı inceledim. Onur duydum. Çocuğuma bırakacağım en şerefli mirastır bu. Ülkeye görevim olan en hayırlı işler neyse onların hepsi bu fezlekede var. Hepimiz şartlar ne olursa olsun bu konuşmalara imzamızı atarız" dedi.
"Kimselerin üzerine eğilmediği bir nokta var. Egemen blokun
temel gündemi sadece başkanlık rejimi. Her şey bu kritere göre
irdeleniyor. Başkanlık sistemine faydası olacaksa siyasi gündem
yapıyorlar. Değilse gerisi önemli değil. HDP'liler üzerinde bu
kılıcın sallanma gerekçesi şudur: Bu gündemde politika üretme gücü
ve bunun getiriliş biçimini teşhir etme kapasitesi olan grup ve
vekillere yöneliyorlar. Yapılan, başkanlık kampanyası boyunca bu
vekilleri sözüm ona izolasyonda tutmak hamlesidir.
Cumhurbaşkanı'nın da bizi Meclis dışı bırakmaya kadar bir dizi
hamlesini içeriyor. Başkanlık talep edenleri fezlekeye konu
etmedikleri sürece, özyönetimi talep edenleri fezlekelere konu
edemezler."
'FEZLEKEDEN ONUR DUYDUM'
AK Parti'nin bu süreçte yargıya müdahale ettiğini söyleyen Önder, "Bizim çizgimizde siyaset yapanlar için bunlar şeref madalyasıdır. Fezlekeye konu olan konuşmalarımı inceledim. Onur duydum. Çocuğuma bırakacağım en şerefli mirastır bu. Ülkeye görevim olan en hayırlı işler neyse onların hepsi bu fezlekede var. Hepimiz şartlar ne olursa olsun bu konuşmalara imzamızı atarız" dedi.
"Başbakan demeci vermeden önce talimat verildi Beştepe'den. Bizimle siyasal zeminde bir araya gelinmesin diye. Benim sözüm öyle değildi. Biz orada Davutoğlu'na alan açtık. 7 gün yerde yatan cenazeler vardı. Bunu sağlamamış bir insan olarak yeni anayasayı konuşmaya gelirsen çayımızı içersin dedik. Ben başbakan olsam kim cenazesini kaldıramıyormuş sorusunu sorardım kaçak çaya takılmaktansa."
Önder, bazı kesimler tarafından dillendirilen 'Öcalan etkisi kırıldı' iddialarını ve kendisinin eskisi kadar gündemde olmayışına ilişkin de şunları söyledi:
"Çatışmasızlık sürecini sürdürememekten kendimizi sorumlu tutuyoruz. Hükümet Sayın Öcalan'a gitti. Ama bunların tatlı su kurnazlığı, kendi gündemlerini dayatıcı nihai çözümü hedeflemeyen tavırlarını reddetti. Daha önce bu gayri ciddi tutumları yüzünden de uyarmıştı. Bize dönük muazzam bir ambargo var. Ana akım TV'lere asla konuk edilmeyecekler listesinin başında ismim var. İsteyerek değil uzak tutuluyoruz. Meclis kürsü konuşmalarımızla müdahil olmaya çalışıyoruz."
'TOPLANTIDA SİNİRLİOĞLU DA VARDI'
Ve Meclis'i karıştıran Süleyman Şah operasyonu. PYD Eş Başkanı Salih Müslim'in, Süleyman Şah Türbesi'nin nakliyle ilgili açıklamasının ardından AK Partili vekiller bu iddiayı reddetmişti. Sırrı Süreyya Önder de konuya ilişkin fazla detay vermedi. Ama İstanbul'da müşterek bir toplantı düzenlendiğini, burada dönemin Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu'un da yer aldığını söyledi.
Önder, "Doğrusu PYD ile Türkiye hükümeti Sayın Öcalan'ın işaret etmesiyle faydalı bir koordinasyon geliştirdi. Öcalan bunu Eşme ruhu olarak kavrasallaştırdı, barışın mihenk taşı dedi. Sayın Başbakan saraydan zılgıt yiyince bunu başarı olarak tanımlamaktan vazgeçti. İstanbul'da Salih Müslim ile müşterek toplantı düzenledik. Feridun Bey de vardı. O sırada da operasyon yapılıyormuş."