Sinop nükleer santrale nasıl bakıyor ?
Abone olTürkiye ile Japonya arasında Sinop’a yapılacak nükleer santral yapımı için imzaların atılması ardından, Sinoplu vatandaşlar ve STK temsilcil...
Türkiye ile Japonya arasında Sinop’a yapılacak nükleer santral
yapımı için imzaların atılması ardından, Sinoplu vatandaşlar ve STK
temsilcileri memleketlerinde kurulacak santral için görüşlerini
açıkladı.
Bazı sivil toplum kuruluşları ve halkın bir bölümü nükleer santrali
desteklerken, bir bölümü de santralin kurulmasına karşı
çıkıyor.
Nükleer santrallerin Türkiye’de bir devlet projesi olduğunu ve
bunun yeni bir şey olmadığını vurgulayan Sinop Valisi Yavuz Selim
Köşger; minimum, hatta sıfır riskle santralin kurulmasının
amaçlandığını söyledi. "Son 30-40 yıldır üzerinde çalışılan bir
proje. Bu zaman diliminde yapılan çalışmalarda bazı yerler tespit
edilmişti. Bunlardan biri Mersin-Akkuyu birkaç yer daha var son
yapılan çalışmalar neticesinde Türkiye’yle Japonya arasında
imzalanan bir anlaşmada Sinop, Nükleer Santral alanı olarak
seçildi. 2. Nükleer Santralimizin alanı Sinop. Bu yönde
çalışmalarımız devam ediyor. Dünde Sayın Başbakanlarımız arasında
imzalanan anlaşmada bunun belli bir aşamasıydı. Nihai aşamaya doğru
yaklaşıldığının bir göstergesi olarak bu anlaşma yapıldı. Ben şu
anda anlaşmanın içeriğini bilmiyorum. Ama bildiğim şey Sinop’a
Türkiye Cumhuriyeti’yle, Japonya Devleti ve Fransız Konsolosluğu
ile birlikte Nükleer Santral yapılma çalışmaları ivme kazandı. Bu
yönde bilimsel çalışmalar zaten yapılıyordu ve bu çalışmalar devam
edecek. Bütün araştırmalar yapıldıktan sonra Sinop’a kesin karar
verilecek. Eğer ola ki en küçük bir risk varsa burada başka bir
alana kaydırılacak. Bizim temennimiz minimum riskle hatta sıfır
riskle Sinop’a bu Nükleer Santrali kurarız" dedi.
Nükleer santral konusunda endişeli olduklarını belirten KESK Dönem
Sözcüsü Metin Gürbüz’de söz konusu santralin felaket getireceği
görüşünü savunuyor. Gürbüz; "Nükleer santralin yapılacağı alan
endemik türleri içinde barındıran endemik bir alan ve tabiatı
koruma alanı. Aynı zamanda Kuzey Anadolu fay hattına yakın ve
Karadeniz’deki kırık fay hatlarına da yakın bir bölgede. Sinop
insanı uzun zamandır nükleer santrale karşı bir söylem içerisinde.
Bu karara Sinop halkı gerekli reaksiyonu gösterecektir. Gerçekten
Sinop halkı yolların yapıldığı, havaalanının genişletildiği,
turizm, kültür ve eğitim şehri olma yönünde büyük adımların
atıldığı bu günlerde bir nükleer santralle birlikte, geçmişle
geleceği ters yüz olan bir tablo ile karşı karşıya geldi. Son
kazalar nükleer Rönesanssın sona erdiğini gözler önüne sermişti.
Japonya kendi santrallerini kapatırken, Fukişhima’da ki nükleer
sızıntı ve felaketlere engel olamazken, kalkıp başka ülkelere
nükleer santral inşa etmesi kabul edilemez. İstihdam edilecek 10
bin Japon’dan bahsediliyor. Yani istihdam konusu da bir yalandır"
diye konuştu.
KARADENİZ BALIKÇILIĞINI OLUMSUZ YÖNDE ETKİLER
Sinop-Kastamonu Balıkçılar Birliği Kooperatifi Başkanı Ali Bayrak,
nükleer santralin Sinop, hatta Karadeniz balıkçılığını olumsuz
yönde etkileyeceğine inanıyor. Balıkların göç yollarının Sinop’tan
geçtiğine vurgu yapan Ali Bayrak şunları söyledi: “Halkımızın büyük
çoğunluğu balıkçılık yaparak geçimini sağlıyor. Nükleer santral
yapılacak olan balıkçılığın en fazla yürütüldüğü alan. Balıkların
göç yolları bu alandan geçiyor. Karadeniz Bölgesi’nin en fazla
yapılan balıkçılığın yapılacağı alana nükleer santralin yapılması
balıkçılığımızı bitirecektir. 4-5 derecelik bir ısı farklılığı
balıklarımızın başka alanlara göç vermesine neden olacaktır.
Balıkçılık yapılacak alanlarını balıkçılarımıza kapatacaklardır ve
balıkçılarımız engellenecektir. Bir radyasyon söylentisi bile
Sinop’ta avlanan balıkların satışını kötü yönde etkileyecektir. Bu
zarar ve ziyanı, işsizliğin yoğun olduğu ilimizde de
olumsuzlukların nükleer santralle birlikte daha da artacağına
inanıyorum."
BÜYÜK KATKI SAĞLAR
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Sinop Başkanı
Ahmet Hilmi Gökmen ise; nükleer santralin Sinop’a büyük katkı
sağlayacağına inandığını kaydetti. Gökmen; "İki ülke arasında
Başbakanımız ve Japonya Başbakanı arasında imzalanan nükleer
santral yapım anlaşmasının ikinci aşaması dün tamamlanmış oldu.
Bizler kendi ihtiyacımızı kendimizin karşılayabileceği adına çok
sevindirici olumlu bir gelişme olarak düşünüyoruz. Enerji
ihtiyacımızın çoğunluğunu dışarıdan karşıladığımız ülkemizde kendi
ihtiyacımızı kendimizin üretebilmesi ve dışarıya bağımlılığımızın
azaltılması noktasında çok somut bir adım olacaktır. Çünkü; nükleer
santral, nükleer güç demek. Uluslararası arenada itibar, prestij ve
güç anlamına geliyor. Bugün Amerika, Kanada, İran, Fransa ve birçok
gelişmiş ülkelere baktığımızda ellerindeki en büyük teknolojinin
nükleer güç olduğunu en büyük gücün nükleer olduğunu görüyoruz. Bu
da bize anlatıyor ki nükleer demek güç demek ve uluslararası
arenada her geçen gün prestij artan bir Türkiye’de nükleer
teknoloji adımının atılması ve böyle bir santralinde kurulması çok
ciddi ve önemli bir adım olacaktır. Bu santralinde tabi Sinop’a
yapılmasını biz çok önemli buluyoruz. İlimizin ekonomisi adına,
ilimizin kalkınması adına çok olumlu bir gelişme olarak
addediyoruz. İnşallah hayırlara vesile olacaktır. Hepimiz için
başta Sinop halkı, Sinop’umuz ve milletimiz için hayırlı olsun
diyorum" ifadelerini kullandı.
TEMA Vakfı Sinop Temsilcisi Kadriye Göl de açıklamasında, nükleer
santrale kesinlikle karşı olduklarını belirterek, TEMA olarak
karşıt yöndeki çalışmalara destek vereceklerini dile getirdi.
(İHA)