Sinirlenme boşuna!
Abone olBasit hareketlerle sinirinizi kontrol edip kendinize zarar vermeyi kesebilirsiniz!
Yolda trafiğe, işyerinde patrona, evde karıya veya kocaya,
kafede sevgiliye, akşamları çocuğa sinirlenir dururuz sürekli...
Derken elektrikler kesilir, maç varken lüzumsuz bir şeyle uğraşmak
zorunda kalırsınız, sevdiğiniz dizinin en heyecanlı bölümünü
kaçırırsınız, benzine yine zam gelir... Yani gün içinde sizi
sinirlendirecek bir şey mutlaka olur. Ama "kriz yönetimi" tabiri
gibi, bir de "sinir yönetimi" tabiri var tıp dünyasında... Yani
sinirleri kontrol edip bu işten en az hasarla kurtulmanın
yöntemleri... Peki bunun için ne yapmalı?
Amerika'nın 1801 yılındaki Başkanı Thomas Jefferson'un bu konudaki
tavsiyesi şöyle:
"Kızgınsan konuşmadan önce 10, çok kızgınsan 100'e kadar say."
Psikiyatri ve Davranış Bilimleri Profesörü Metin Sevimli,
Jefferson'ın 200 yıl önce yaptığı bu önerinin günümüzde hâlâ
geçerli olduğunu söylüyor.
Diyor ki: "Saymak sinir yönetimidir. Sayarken zaman geçiyor, konuya
dikkatimiz etkileniyor ve sakinleşme sürecine geçiyoruz. En azından
o andaki gibi değiliz artık. Sinirlilik anında ortaya çıkan enerji,
zaten gergin olan durumu daha da kötüye götürüyor ve saldırgan
davranış ve sözlere neden oluyor. Ama örneğin 10'a kadar saydığınız
zaman hem zaman geçiyor hem de sizi sinirlendiren olaydan
uzaklaşmanızı sağlıyor. Böyle bir durumda derin nefes almak da
sinirliliği azaltıyor. Bilerek yavaş ama derin bir nefes almak, hem
yatıştırıcı etki yapıyor hem de dikkatimizi nefes sonrası ana
odaklıyor. Dolayısıyla ilk başta anormal sinirleneceğimiz duruma
artık o kadar sinirlenmiyoruz."
Sinirlenmenin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini artık
herkes biliyor. Bu durumda uzmanlar olaya "reaksiyon göstermenizi
değil" ama "cevap vermenizi" öneriyor. Bunu yapmak için de üç
noktaya dikkat etmek gerekiyor:
Bu sayede karşınızdaki kişinin yerine kendinizi koyup onun gözleri
ile olaya bakabilirsiniz. Böylece anlaşmazlığın kaynağını daha iyi
anlarsınız. Cevabınız da o oranda yumuşak olur. Kendine güvenerek
cevap vermek, sinirlendiğiniz anda ortaya çıkan saldırgan
tutumunuzdan tamemen değişiktir, duygularınızı doğrudan, dürüst ve
doğru kelimeleri seçerek ifade edersiniz. Bu tutum, anlayış ve
karşınızdaki kişi ile ortak bir nokta bulmanıza yardımcı olur.
Önce neye sinirlendiğinizi, karşınızdaki insanın size ne
söylediğini iyice anladığınızdan emin olur. Böylece sorunu yanlış
anlamamış olur ve bu sayede de reaksiyon göstermek yerine düşünme
sürecine girersiniz. Duygularınızı kontrol etmek için konuyu ilerki
bir zamanda karşınızdakiyle tartışmanız da iyi bir yöntem. Bu
süreçte kısa bir yürüyüş bile çok işe yarar.
Endişeliyim, çok şaşırdım, sinirliyim" cümleleri ile başlayın.
îki: Sorunu açıkça ortaya koyun. Karşınızdakini yargılar bir tavır
almayın. O türlü yorumlardan kaçının. Örneğin "sen zaten hiçbir
zaman işe vaktinde gelmezsin" demek yerine "Bu hafta senden üç kere
şu konuda ropor istedim. Ama daha önüme gelmedi. Neler oluyor?"
deyin.
Üç: Niye sinirli olduğunuzu izah edin. Karşınızdakinin yaptığı
hatanın yol açtığı etkinin sizin de geleceğinizi olumsuz
etkileyeceğini anlatın.
Dört: Karşınızdaki insana içinde bulunduğu durumu anladığınızı
hissettirecek kelimeler seçin.
Beş: Yanınızda, baktığınız zaman sizi mutlu hissettiren bir
fotoğraf taşıyın.
HUZUR ÖNERİLERİ
• Sinirliyseniz bir şey yapmadan veya söylemeden önce 10'a çok
sinirliyseniz 100'e kadar sayın
• Cevap vermeden önce derin ve yavaş bir nefes alın
• Kişileri yargılar şekilde konuşmayın
• Kendinizi karşınızdakinin yerine koyun, onun gözüyle bakın
• Onun durumunu anlamaya çalışın
• Sinirlendiren alışkanlıklarınızı bir anda değil ama yavaşça terk
edin
• Trafikte araba kullanırken asla cep telefonu ile konuşmayın
• Sinirlenmeye başladığınız mekanı hızla değiştirin
• Bir Walkman, discman edinin
SİNİRE KARŞI BİLE HOŞGÖRÜLÜ OLMALI
ÇÇok fazla sinirlenip de bu yazıdaki hiçbir öneriyi
uygulayamazsanız, o zaman ne yapmalısınız?
Size bir şeytanın avukatı lazım. Onunla ciddi anlamda sinirlenme
kontrolü deneyimi yapın. Öncelikle araba kullanırken ve de o
korkunç trafiğin içinde cep telefonunuzla asla konuşmayın. Gelen
telefon sizi daha da çıldırtabilir. Kendi zayıf noktalarınızı,
nelerin sizi sinirlendirdiğini bilin. Trafik mi? O zaman erken işe
gidip, geç çıkın. Eve gitmeden önce bir saat jimnastik yapın veya
bir yere gidip o günün stresini atın. Bu sayede eviniz veya çocuk
gürültüsü üzerinize gelmez. Ve unutmayın ki sinir de gündelik
hayatımızın bir parçası. Sinire karşı bile hoşgörülü olmak
lazım.
Vatanim