Sınır ötesi operasyon tezkeresi kabul edildi
Abone olTürk Silahlı Kuvvetleri’nın PKK terör örgütü unsurlarına yönelik Kuzey Irak’a sınır ötesi harekat yapma yetkisini 1 yıl uzatan Başbakanlık T...
Türk Silahlı Kuvvetleri’nın PKK terör örgütü unsurlarına yönelik
Kuzey Irak’a sınır ötesi harekat yapma yetkisini 1 yıl uzatan
Başbakanlık Tezkeresi, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi.
Tezkereye AK Parti, CHP ve MHP grupları “evet” derken, BDP destek
vermedi.
TBMM Genel Kurulu’nda yapılan görüşmelere grup önerileri ile
başlanmasına BDP Grubu itirazda bulundu. BDP’li milletvekillerinin
itirazlarına rağmen tezkere görüşmelerine gruplar adına yapılacak
konuşmalarla başlandı. MHP Grubu adına konuşan MHP Genel Başkan
Yardımcısı Yıldırım Tuğrul Türkeş, tezkereye destek vereceklerini
söyledi. Irak Tezkeresi’ne destek vereceklerini, hükümetin bu
tezkereyi teröristler ile pazarlık yapmak yerine onları vurmak için
kullanmaları gerektiğini ifade eden Türkeş, “Terörü durdurmanın tek
bir yönü vardır, teröristi itlaf edersin. Devlete ve millete karşı
elinize silah alıyorsanız öldürmeye hazırsınız, o zaman öldürülmeyi
de göze alacaksınız. Türk devletine terör karşısında diz çöktürmek
gayretinde olanlar, bunun bedelini çok ağır ödeyecekler. Biz bu
tezkereye destek vereceğiz. Vurmanız için diyoruz,
müzakerelerinizde pazarlık unsuru olarak kullanmanız için değil.
MHP, AK Parti’nin Suriye’de olduğu gibi Irak’a yönelik dış
politikasını tasvip etmemektedir. MHP Grubu bu teskereye destek
verecektir” dedi.
“BİZ BU TEZKEREYE ‘HAYIR’ DİYECEĞİZ”
Konuşmasına MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in
partilerine yönelik sözlerini eleştirerek başlayan BDP Van
Milletvekili Nazmi Gür ise, “Meclis’in yasama yılına başlarken
mesasini savaş için harcaması çok üzücüdür. Güvenlikçi bakış
açısını terk etmeyen, güvenlikçi politikalarla sorunlara çözüm
bulmak isteyen bu hükümet önce Suriye, ardından Irak Tezkeresi’ni
Meclis gündemine getirdi. Bu tezkereler acı ve gözyaşı dışında bu
ülkeye hiçbir şey kazandırmadı. Bu barış sürecinin ruhuna ters bir
yaklaşımdır. Bu durum başta Kürt halkı olmak üzere bölge halkları
için kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu ateşkes ve duruş
karşısında hükümetin savaş tezkeresi ile karşımıza çıkması çözüm
konusundaki samimiyetini bize göstermektedir. Bu politik tercih
yanlış bir tercihtir. Dün Suriye Tezkeresi’ne ‘hayır’ diyen CHP’nin
bugün söz konusu Güney Kürdistan olunca bu teskereye destek vermesi
inandırıcılığını kaybetmiş olur. Yeni ölümleri getirecek bu
tezkerenin vebali bu tezkereye ‘evet’ oyu verenlerinin boynundadır.
Biz bu tezkereye ‘hayır’ diyeceğiz” diye konuştu.
Partilerine sataşma olduğu gerekçesi ile söz alan BDP Bingöl
Milletvekili İdris Baluken de, “BDP, Türkiye’deki yasal mevzuatlara
göre, anayasaya göre kurulmuş legal bir siyasi partidir. Belki
içinde darbecilik zihniyetinden yargılanıp mahkum edilenleri
barındıran bir siyasi partiden böylesi bir demokrasi kültürünü
beklememiz yanlış olan tutumdur. AK Parti ile BDP’nin bir işbirliği
yaptığını söylüyor. Rahatsız oldukları konu 8 aydır kan akmıyor,
ölümler olmuyor, ölümler olmadığı için birileri siyasi rant
devşiremiyorlar” şeklinde konuştu. Bu arada Baluken, kürsüde
yaptığı konuşma sırasında su bardağını devirdi.
Baluken’e cevap vermek için yeniden söz alan Türkeş, “MHP’nin kökü
1948’e dayanır. Türkiye’nin en eski sivil siyasi oluşumudur MHP.
PKK’dan önce Asala vardı, Asala bile yokken MHP vardı. Terörün
olmadığı dönemde MHP Türk siyasetinde vardı” ifadelerini
kullandı.
Partilerine sataşma olduğu gerekçesi ile söz alan CHP Grup başkanı
Muharrem İnce, “1930’larda Dersim’i CHP bombaladı’ deyip,
‘Uludere’yi AK Parti bombaladı’ diyemeyenler, gizli koalisyon
ortaklığı yapanlar, gizli anlaşmalar yapanlardan demokrasi dersi
alacak halimiz yok. Suriye Tezkeresi’ne karşı çıktık, biz Suriye
ile savaş istemiyoruz. Bu tezkereye destek vereceğiz, hükümet
‘terörle mücadele edeceğiz’ dedi, 8 tezkere getirdi, 8’ine de
destek verdik, 9.’ya da destek vereceğiz. Ortada bir yalan var,
hükümetin tavrını millete göstermek istiyoruz. Sen terörle mücadele
etmek istiyorsan sana destek olacağız. Ama sen bir yalan
söylüyorsun. Ya PKK’yı kandırıyorsun ya Türkiye’yi kandırıyorsun.
Hükümetin bu yüzünü bu görüşmelerde bütün milletimize göstereceğiz”
diye konuştu.
CHP’DEN TEZKEREYE DESTEK
CHP Grubu adına konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu,
“Hükümet maalesef inandırıcılığını kaybetmiştir. AK Parti
Türkiye’nin en önemli dertlerine deva olamamaktadır. Partimiz
ülkemizin ve halkımızın menfaatlerine içeride ve dışarıda AK Parti
iktidarına rağmen sahip çıkmaktadır. Kan akışının durmasının kalıcı
hale gelmesini istiyoruz. Kürt yurttaşlarımızın görüşleri bilindiği
halde AK Parti neden hala PKK ile görüşmektedir? PKK ve AK Parti
birbirlerini suçlamakta, Kandil öteden beri hükümete yönelttiği
tehditlerini daha yüksek sesle yapmaktadır. AK Parti bu tehditlere
karşı sessiz kalmaktadır ve bugün AK Parti’nin çelişkileri
ortadadır. PKK silah bırakacağını açıklamadı, PKK bugün Kandil’de
daha güçlü hale geldi. Uluslararası kamuoyunda barış için çalışan
meşru bir örgüt olduğunu yansıtmanın peşindedir. Irak Tezkeresi,
Türkiye için ciddi tehdit oluşturmaya devam eden terör tehlikesine
karşı sınır ötesinde mücadele için bir yetki talebidir, bir savaş
tezkeresi değildir. Zamanı geldiğinde mücadele edilmesi için
hükümete verilen yetkidir. Hükümete güvenmiyoruz. Ancak CHP olarak
Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığını Türkiye için ciddi bir tehdit
olarak görüyoruz ve tezkereye olumlu oy kullanacağız” dedi.
Loğoğlu’nun tezkereye olumlu oy kullanacaklarını açıklamasından
sonra BDP sıralarından tepkiler geldi. Sırrı Sakık, “Bir daha
Roboski ile ilgili tek bir laf etmeye hakkınız yok” diye bağırdı.
Yaşanan sözlü sataşmalarından ardından Meclis Başkanvekili oturuma
ara verdi.
“BARIŞ SÜRECİ ÖRGÜTÜN KIŞKIRTICI AÇIKLAMALARINA RAĞMEN DEVAM
EDİYOR”
Tezkerenin Türkiye’nin ulusal güvenliğini ilgilendirdiğini belirten
AK Parti İstanbul Milletvekili Volkan Bozkır ise, tezkerenin
hedefinin Kuzey Irak’taki terör odakları olduğunu söyleyerek,
Irak’ın içinde bulunduğu durumu özetledi. Bozkır, ülkede yaşanan
terör olaylarına dikkat çekti. Irak’taki savaş ve huzursuzluk
ortamına en fazla maruz kalan ülkelerin başında Türkiye’nin
geldiğini söyleyen Bozkır, Irak’ta huzurun sağlanmasından en fazla
Türkiye’nin memnun olacağını ifade etti. Bozkır, “Türkiye Irak’ın
toprak bütünlüğüne önem atfetmektedir. Irak’taki tüm kesimlerle
ilişkilerini geliştirmek istemektedir. Türkiye, Iraklı liderlerin
Irak halkının tümünü kucaklayan bir yönetim anlayışını
benimsemesini arzu etmektedir. İki ülke arsındaki ilişkilerde
yaşanan durgunluk Başbakan Maliki’den kaynaklanmaktadır. Türkiye
kendisinin davranışlarını tenkit edince bunu Irak’ın içişlerine
karışıldığı şekilde takdim etmeye başladı. Türkiye ile Irak
arasında önemli boyutlara ulaşan ticari ilişkiler mevcuttur. Terör
örgütünün silahlı saldırılarının sona erdirilmesine yönelik olarak
başlatılan barış süreci, örgütün kışkırtıcı açıklamalarına rağmen
devam etmektedir. Mevcut barış sürecinin gündemde oyduğu ortamda
TSK’nın sınır ötesine harekat yapmasını 1 yıl daha uzatan
tezkerenin bir tezat oluşturduğu söylenebilir, ancak terörle
mücadelede tek bir yöntemin etkili olmayacağı bilinmelidir.
Hükümete verilen yetkinin 1 yıl uzatılmasını arz ediyorum” diye
konuştu.
Şahsı adına söz alan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce,
“Meclis’ten yetki istiyorsun, ne yapacaksın bu yetkiyi alınca?
Vereceğiz sana o yetkiyi merak etme. Bir taraftan barış diğer
taraftan tezkere olur mu? Burada bir devlet ciddiyeti yoktur.
Terörle mücadeleye CHP olarak hep destek olduk, siz bir tiyatro
oynuyorsunuz ama biz oyuncu değiliz, figüran değiliz. Geçen hafta
Suriye’ye tezkere çıkarttınız, Suriye ile bu işleri başımıza
Davutoğlu getirdi. Tezkere görüşmelerinde Davutoğlu yok,
tezkereleri Milli Savunma Bakanı savunuyor” şeklinde konuştu.
“TEZKERE BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN OLASI EYLEMLERİNE YÖNELİK BİR
TEDBİR NİTELİĞİNDE OLACAK”
Hükümet adına Gene Kurul’u tezkere ile ilgili bilgilendiren Milli
Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, “Yurtta barış, bölgemizde barış,
dünyada barış hedefimizdir. İçinde bulunduğumuz coğrafyaya bakarsak
bu hedefe ulaşmanın tek bir ülkenin gayretiyle olmayacağını
görüyoruz. Hükümet olarak bir vatandaşımızın burnunun bile
kanamaması için gereken hür türlü tedbiri almak bizim görevimiz.
Türkiye Irak’ın kuzey bölgesini kendileri için emin liman olarak
gören PKK terör unsurlarının halkımızın huzur ve güvenliğine kast
eden, ülkemizin milli birliğine yönelik tehditleri devam ediyor.
Türkiye’nin terörle mücadelesi 30 yıldır devam etmektedir. Terör
örgütü Irak’ın kuzeyinde kış üstlenmesine devam etmektedir. Irak’ın
kuzeyinde bulunan terör unsurlarının Türk halkının huzur ve
güvenliğine olan tehditleri devam etmekte, terör örgütü bölgede
halk üzerindeki baskı ve terör faaliyetlerini sürdürmekte, bölgenin
kalkınmasını ve gelişmesini engellemek için yol, baraj ve havaalanı
yapımında kullanılan iş makinelerini yakmaya, yol kesmeye devam
etmektedir. Bölücü terör örgütü Kandil bölgesini ana karargah
olarak kullanmakta, Irak’ın Kuzeyindeki mevcut kamplarda eylem
hazırlıklarına yönelik keşif faaliyetleri ile kış hazırlıklarına
devam etmektedir. Bu bilgiler göz önünde bulundurulduğunda hükümete
yetki veren tezkerenin uzatılması terörün ortadan kaldırılması
amacıyla yürüttüğümüz çalışmalarımızı destekleyecek, ayrıca bölücü
terör örgütünün olası eylemlerine yönelik bir tedbir niteliğinde
olacak. Bu tezkere Irak’ta yapılanmış olan terörist faaliyetlerin
takibi için gereklidir. Terörü şiddeti haklı gösterecek bir hiçbir
gerekçe olamaz. Terör ve şiddete başvurarak belirli haklar elde
etme çabasında olanlar ancak kendilerini aldatırlar. Teskere için
desteğinizi talep eder, tezkerenin hayırlı olmasını dilerim”
ifadelerini kullandı.
Şahsı adına tezkere ile ilgili görüşlerini bildirmek üzere söz alan
AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, Irak’ta yaşanan
olumsuzluklara dikkat çekerek, Türkiye’nin Irak’ın kuzeyinden
gelebilecek tehditlere karşı uluslararası hukuk çerçevesindeki
mücadelelerini sürdüreceğini belirtti. Gerekli tedbirlerin
alınmasının bir zorunluluk olduğunu ifade eden ve tezkerenin
kabulünün çok önemli olduğunu söyleyen İşler, “Askeri
harekatlarımızın tek hedefi PKK terör örgütüdür. Ülkemiz terörle
farklı bir çok yöntem dahilinde mücadele etmektedir. PKK terör
örgütünün silahlı saldırı ve faaliyetlerinin sona erdirilmesi
amacıyla ülkemizde başlatılan süreç terör örgütünden gelen olumsuz
açıklamalara rağmen devam etmektedir. Terörün sona ermesi için her
türlü seçeneğin masada bulunması gerekmektedir. Terör örgütünün
içinde sertlik yanlısı bazı grupların bulanabileceği ve bunların
süreci aksatmak için şiddet yoluna başvurabileceği gerçeğinden
hareketle gerekli tedbirlerin alınması bir zorunluluktur”
açıklamasını yaptı.
Konuşmaların tamamlanmasından sonra Başbakanlık Irak Tezkeresi’nin
yeniden okutulup, açık oylama ile oylandığı Genel Kurul’da AK
Parti, CHP ve MHP’li milletvekillerinin verdiği destek ile
tezkerenin süresi 1 yıl daha uzatıldı.
(İHA)