Sınıfın tek öğrencisine özel ders

Fen Edebiyat Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı bölümünün 4. sınıfında sadece bir kişi eğitim görüyor. YÖK’ün 2000 yılında taban puanları yükseltmesi sebebiyle söz konusu bölümü sadece Osman Gündüz kazanmış. Bu sebeple tek başına eğitim gören Gündüz, okulun da gözdesi. Öğretim üyeleriyle bire bir diyaloğa giren şanslı öğrenci, üniversitede adeta özel ders almış. Bu sayede yabancı dilini oldukça geliştirmiş, tek sıkıntısı yalnızlık. Üniversiteyi kazanmadan önce amfide kalabalık bir ortamda ders görmeyi hayal ettiğini anlatan Gündüz, sınıfta tek başına olduğunu öğrenince hayal kırıklığı yaşamış. Diğer sınıflarla ortak görülen edebiyat ve inkılap tarihi derslerinde alt sınıftaki öğrencilerle bir araya gelerek arkadaşlık özlemini gideriyor. Osman Gündüz, sınavlara hocalarının odasında giriyor. Bu sayede öğretim üyelerinin yüzlerce kaynağından da istifade ediyor. Hocalarını örnek aldığını ifade eden Gündüz’ün hedefi ise yüksek lisans ve doktora yaparak öğretim üyesi olmak. Gelelim Gündüz’ün sınıfta neden tek başına kaldığına... 1999-2000 öğretim yılında YÖK’ün aldığı bir karar doğrultusunda; Yabancı Dil Sınavı’nda dil bölümlerinin taban puanları çok yüksek tutuldu. Bu sebeple İngilizce dışındaki bölümlere çok az sayıda öğrenci girebildi. Öğrenci işleri verilerine göre; bazı bölümlere hiçbir öğrenci giremedi. 2000-2002 yıllarında İngilizce haricinde dil bölümüne hiçbir öğrenci alınmadı. Bunun üzerine 2003 yılında YÖK, taban puanı aşağıya çekti. Bu kez dil bölümlerindeki öğrenci sayısı tavan yaptı. Dil bölümü bünyesindeki Alman dili ve edebiyatı, Fransız dili ve edebiyatı, Arap-Fars dili ve edebiyatı bölümlerindeki öğrenci sayısı bu sayede 40 kat arttı. AÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bünyamin Yaman, üst sınıflardaki öğrenci sayısının az olmasını dil sınavındaki (YDS) taban puanının çok yüksek olmasına bağlıyor. Yaman, “Taban puanının düşmesiyle artık İngilizce dışındaki dil bölümleri de kontenjanlarını dolduruyor. Bir süre dil bölümlerine ya öğrenci alınmadı veya öğrenciler giremedi. Şu anda Fransız dili ve edebiyatı 4’üncü sınıfta bir öğrenci, üçüncü sınıfta da bir öğrencimiz bulunuyor ve bu öğrenciler üniversite affından yararlanarak geldi.” diye durumu açıklıyor. Dil bölümlerinin önemine de temas eden Yaman, şöyle devam ediyor: “İyi bir iş garantisi olması için yabancı dil çok önemli, özellikle özel sektörde çalışmak isteyenlerin yabancı dil bilmesi gerekir. Bu onlar için artı bir puandır ve çok iyi bir referanstır.” Fen edebiyat fakültesinin diğer dil bölümlerindeki 3’üncü ve 4’’üncü sınıflarında da durum aynı. Alman dili ve edebiyatı hazırlık sınıfında 53 öğrenci varken diğer sınıflarında talebe bulunmuyor. Fransız dili ve edebiyatı bölümünde hazırlıkta 62, birinci sınıfta 43 öğrenci var, ikinci sınıfta hiç öğrenci yok, üçüncü ve dördüncü sınıflarda 1’er öğrenci mevcut. Arap dili ve edebiyatı bölümünde 1’inci sınıfta 63, 2’nci sınıfta 36, 3’üncü sınıfta 23 ve 4’üncü sınıfta 1 kişi bulunurken, Fars dili ve edebiyatı bölümünde ise 1’inci sınıfta 60, 2’inci sınıfta 29, 3’üncü sınıfta da 23 öğrenci eğitim görüyor. 4’üncü sınıfta öğrenci bulunmuyor. Dil bölümü öğrencileri okudukları dili öğrenmişlerse iş bulmaları da kolay oluyor. Okulu bitirdikleri zaman özel sektörde çalışıyorlar.