Sinemanın değişen 'çizgi'si
Abone olTeknoloji ve sanatı birleştirerek sinemanın içinde kaynaştıran animasyon filmler, kısa sürede dev adımlar atarak sinema sektörünün hatırı sayılır bir köşesinde yer aldı.
Sinemanın Değişen "Çizgi"si Teknoloji ve sanatı birleştirerek
sinemanın içinde kaynaştıran animasyon filmler, kısa sürede dev
adımlar atarak sinema sektörünün hatırı sayılır bir köşesinde
yerini almış durumdalar. Hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan bu
filmler, son yıllarda yakaladığı büyük gişe hasılatlarıyla da hem
sinema şirketlerinin iştahını kabartıyor hem de sinemaseverlere
alternatif bir sinema keyfi yaşatıyorlar. Yıllardan beri hayatımızı
renklendiren animasyonlar ,1930-40'lı yıllarda Walt Disney'in kendi
çizgi filmlerini, çocuklara yönelik sinema filmi yapmak istemesi
sonucu uzun metrajlı filmlere dönüştü. Ancak Disney, o yıllarda
filmlerde ırkçılık propagandası yapıyor gerekçesiyle birçok kesim
tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu. Animasyonların ciddi anlamda
gelişmesi 90'lı yıllardan sonra oldu. Pixar gibi sadece animasyon
filmler yapan şirketlerin kurulmasıyla birlikte yeni çizim
teknikleri ve 3 boyutlu efektler kullanılmaya başlandı. Daha sonra
Dreamworks, 20th Century Fox gibi diğer yapım şirketleri de
animasyon dünyasına adım attı. Böylece gerçekçi senaryolar ve
karakterlerin oluşması sağlandı. Öte yandan Japon animelerin de bu
pazara ciddi bir biçimde girmesiyle ortaya çıkan rekabet, bir yılda
onlarca animasyon filmin yapılmasına ve bu filmlerin geniş bir
kesim tarafından izlenmesine olanak tanıdı. Tüm bu gelişmeler
sonunda animasyon filmler, büyük hasılatlar yaparak sinema sektörü
içerisinde önemli bir yere geldiler. ANİMASYONDA ABD VE JAPONYA
REKABETİ Amerikan ve Japon sinemalarının ard arda çektiği animasyon
filmler arasında Aslan Kral(Lion King) önemli bir yere sahip. Walt
Disney tarafından 1994 yılında yapılan film, çocuklara yönelik
olmasından dolayı dar bir kesime hitap etmesine karşın getirdiği
yenilikler açısından animasyon tarihine önemli katkılar yaptı. Bu
filmin ardından, 1995 yılında Pixar tarafından yapılan Oyuncak
Hikayesi (Toy Story) ise bize, animasyon sinemanın ileride geleceği
yer hakkında önemli ipuçları verdi. 2001 yapımı Sevimli Canavarlar
(Monsters Inc.), 2002 yapımı Buz Çağı (Ice Age) ve 2003 yapımı
Kayıp Balık Nemo (Finding Nemo) bu süreci takip eden diğer önemli
filmler arasında yer aldı. Bunlara karşılık olarak Japon sineması
da boş durmadı ve 'manga' adı verilen japon çizgi romanlarını
filmleştirerek uzun metrajlı 'anime'ler yaptı. İlk renkli anime
sinema filmi olan 1958 yapımı The White Snake Enchantress'ın birçok
uluslararası festivalde ödüller kazanmasının ardından dünya çapında
söz sahibi olmaya başlayan anime'ler, Amerikan animasyon
sinemasınının pazar içerisinde tek başına olmadığını gösterdi.
Özellikle Matrix üçlemesinin öncesini anlatan 'Animatrix'ler tüm
dünyada filmin kendisi kadar ilgi gördü. Geçtiğimiz hafta ülkemizde
de vizyona giren Ruhların kaçışı (Sprited Away) ve yakında vizyona
girecek olan Shrek2, iki farklı kültürün animasyon dünyasında
katettikleri yolun son örneklerini oluşturuyor. 2001 yılında ilkini
seyrettiğimiz Shrek, büyük bir beğeni toplayınca Dreamworks
tarafından yeniden yapıldı. SHREK VE RUHLARIN KAÇIŞI KARŞI KARŞIYA
70 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilen bu ikinci film,
beklentileri karşılıksız bırakmadı ve ABD'de gösterime girdiği ilk
ayında yaklaşık 375 milyon dolarlık bir hasılat başarısı yakaladı.
Gişedeki zaferini izleyici sayısında da yineleyen Shrek2, ilk hafta
sıralamasında Yüzüklerin Efendisi, Troy ve Van Helsing gibi
filmleri arkasında bıraktı. Japon animasyon sinemasının efsane ismi
Hayoa Miyazaki'ye ait 2002 yapımı Ruhların Kaçışı isimli film ise
birçok eleştirmen tarafından 'animasyonda başyapıt' olarak
değerlendirildi. 2003 En İyi Animasyon Oscar Ödülü'nü ve 2002
Uluslararası Berlin Film Festivali'nin büyük ödülü Altın Ayı'yı
kazanan film, henüz Amerika'da gösterime girmeden yaklaşık 200
milyon dolarlık bir hasılat yaptı.Prenses Mononoke filminden sonra
sinema kariyerine son veren Miyazaki'ye bu kararını değiştirten
Ruhların kaçışı, gişe başarısının yanı sıra Japon animelerine de
birçok yenilik kazandırdı. Kaynak : Birgün