BABAM VE OĞLUM Yönetmen Çağan Irmak'ın senaryosunu da yazdığı filmde 80 darbesini küçük bir çocuğun gözünden acıklı bir biçimde aktarıyor Başrollerinde Fikret Kuşkan, Çetin Tekindor, küçük oyuncu Ege Tanman rol alıyor. Farklı kuşaktan babaların oğullarıyla ilişkisini epey mendil tüketerek anlatan film, çok beğenilmişti. THE GODFATHER Sinema tarihinin en unutulmaz babası 1972, 1974 ve 1990 tarihlerinde çekilen üç filmle karşımıza geldi. Francis Ford Coppola’nın efsane filminde Don Corleone (Marlon Brando) unutulmaz bir Mafya Babası tipi çizerken genç Al Pacino, oğul rolüyle geleceğin yıldızı olacağını söylüyordu Don’un, oğlu Michael’a düşmanlarına karşı strateji geliştirmesi için tecrübelerini aktardığı bölüm, beyazperdede baba-oğul ilişkisini en güzel yansıtan sahnelerden biridir. THE FATHER OF THE BRIDE Bir başka unutulmaz baba “Gelinin Babası”, yönetmen Charles Shyer’ın 1991 yılında çektiği ilk filminden dört yıl sonra tekrar bizi neşelendirmişti. Steve Martin, işte her genç kızın babası: Kızının büyüdüğünü bir türlü kabullenemeyen, sevgi dolu, fedakar aile babası rolüyle hepimizin sevgisini kazanmıştı CHILDREN OF SHANCHEZ “Sanchez’in Çocukları” akla hemen Anthony Quinn’i akla getiriyor. Yönetmen Hall Bartlett’in 1978 yılında yönettiği film, yoksul bir Meksikalı ailenin dramını perdeye getiriyor. Yoksulluğuna rağmen çocuklarını doğru bir şekilde yetiştirmeye uğraşan baba rolünü Anthony Quinn, unutulmaz müziğini de Chuck Mangione üstlenmişti IN THE NAME OF THE FATHER “Babam İçin” gerçek bir hayat öyküsünün sinemaya aktarılmış hali. Yönetmen Jim Sheridan ve aktör Daniel Day Lewis, 1993 yılında birlikte çevirdikleri bu filmle İngiltere ve Kuzey İrlanda yarasına parmak basıyorlar Bir bombalama olayından dolayı sırf İrlandalı oldukları için birinci derecede suçlu sayılan ve hapse atılan bir baba oğulun 14 yıl boyunca temize çıkma mücadelesi, yapımı en iyi filmler arasına yerleştirdi. THE CHAMP (Şampiyon) yönetmen F. Zeffirelli’nin 1979 yapımı filmi. Baba rolündeki Jon Voight ile küçük Rick Schroder’in ilişkisini izlerken bir kaç mendil ıslatmıştık herhalde. KRAMER VS KRAMER Boşanan bir çift, paylaşılamayan bir çocuk ve bir sürü mücadele.. “Kramer Kramer’e Karşı”da Meryl Streep ve Dustin Hoffman başrollerdeydi. Robert Benton’un 1979’da yönettiği film, yükselen feminist hareketten bunalan erkeklere destek vermek isteyen mesajlarla dolu olduğu için bir hayli tartışma yaratmıştı. Ama her iki başrol oyuncusunun da performansları çok iyiydi. MRS. DOUBTFIRE Babalardan bahsedip de Chris Columbus’un 1993 tarihli filmini unutmak mümkün mü? Eşinden ayrıldıktan sonra çocuklarını görebilmek için kadın kılığına girip onlara dadılık yapmaya başlayan baba (Robin Williams) kadın kılığında oldukça komik ve eğlenceliydi. LIFE IS BEAUTIFUL (Hayat Güzeldir) Oğlu için herşeyi göze alan baba rolüyle gönüllerde taht kuran Benigni oldukça etkileyici baba figürlerinden birini sinema tarihine yazdırdı. 1997 yapımı film, Oscar’da en iyi yabancı film ödülünü boşuna almadı doğrusu. INDIANA JONES AND THE LAST CRUSADE Sinemanın dahi çocuğu Spielberg’in 1989 tarihli filminde Sean Connery ve Harrison Ford zaten yeterince etkileyici bir baba-oğul kombinasyonu oluşturmuştu Ama burada anmamızın asıl sebebi, Connery’nin çizdiği “kendi başının çaresine bakmalısın” diyen baba prototipi. GLADIATOR Ridley Scott’un görkemli yapıtında general Maximus’un (Russell Crowe) çektiklerinin yanında, baba sevgisinden yoksun büyümüş ve hep onun gibi olmak isteyen bir gencin de dramını izledik aynı zamanda. Son yılların en beğenilen filminde baba Marcus Aurelius’un (Richard Harris) karşısında oğlu Commodus rolünü Joaquin Phoenix büyük bir başarıyla oynuyor. PADRE PADRONE (Babam ve Ustam) Taviani Kardeşler’in 1977 yapımı efsane filmi Sardunyalı bir çobanın baba zulmünden kaçarak kendi benliğini bulma ve varoluşunu kanıtlama çabası, beyazperdenin en etkileyici filmlerinden birine konu oldu. SHINE Scott Hiccks’e 1996’da ödül kazandıran bir baba-oğul dramı daha. Bu beyazperdenin nefret edilesi babalarından biriydi (Armin Mueller-Sthal) ama bir çocuğun hayatında babanın ne denli önemli rolü olduğunu da gözler önüne seriyordu. MEET THE PARENTS Gösterime girdiğinde çok konuşulmuştu “Zor Baba”. Biricik kızının evleneceği haberini kolaylıkla sindiremeyen baba Robert De Niro, damat adayına (Ben Stiller) elbette çok sempatik davranmayacaktır Ama hakkını vermek lazım, damat adayı da sakarlık üzerine sakarlık yapar. Bir dizi komik olayın, sert baba De Niro ile birlikte bir araya gelmesiyle eğlencelik bir filmin ortaya çıkması kaçınılmazdı elbette.