Sınavda stresten kurtulmanın yolu
Abone olUzmanlar, bu hafta sonu yapılacak Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı'na stresten kurtulmanın yolunu anlattı.
Uzmanlar, bu hafta sonu yapılacak Yüksek Öğretime Geçiş
Sınavı'na (YGS) girecek öğrencilerin, sınav stresini atlatmaları
için ilk 5 dakikada, bilgiye dayalı fen-matematik sorusu yerine 1-2
kısa Türkçe sorusu çözmelerinin faydalı olacağını bildirdi.
Konuya ilişkin AA muhabirine açıklama yapan Uğur Dershaneleri
Kurumsal İletişimden Sorumlu Müdür Yardımcısı ve ÖSYM uzmanı Turgay
Polat, belirsiz bir durum karşısında duyulan hisse ''kaygı'' adının
verildiğini belirterek, sınav sisteminin bu yıl değişmiş olmasının
da bu yıl sınav kaygısını artırıcı bir faktör olarak ortaya
çıkabileceğini söyledi.
Polat, bulaşıcı bir duygu olan kaygının, öğrencinin ailesinin ve
çevresinin kaygı duyması ölçüsünde artacağını ifade etti.
''Belli düzeydeki kaygı gereklidir, çünkü kaygısız başarı olmaz''
diyen Polat, ancak vücutta aşırı terleme, uykusuzluk, aşırı yemek
yeme gibi etkilere yol açan kaygının dozunun gerekenden daha yüksek
olduğunun göstergesi olduğunu belirterek, bu kaygıyı yenmek için
öğrencinin özellikle sınava gireceği okulu, hatta sınıfı önceden
görmesi gerektiğini söyledi.
Turgay Polat, çocuğun sınava gireceği sınıftaki sıralara oturarak,
bu sıraların yıllarca oturduğu sıralardan bir farkı olmadığını
idrak etmesi gerektiğini ifade ederek, ''Öte yandan, bu öğrenciler,
şimdiye kadar birçok deneme sınavına girdi. Bir defa gerçek sınav,
bu deneme sınavlarından her zaman daha kolaydır. Müfredat olarak ya
da zorluk derecesi açısından daha kolaydır. Dolayısıyla gerçek
sınavda, daha az zorlanacaklarını, daha az etkileneceklerini
biliyoruz'' diye konuştu.
Sınav başladıktan sonraki ilk 5 dakikanın da önemli olduğuna vurgu
yapan Polat, şöyle devam etti:
''Sınava girecek gençler, ilk 3-4 dakika çok yoğun kaygı
hissedecek. Eğer o dakikaları kaygısız geçirebilirlerse,
kendilerini iyi bir motivasyona sokabilirlerse işleri çok kolay.
Peki nasıl yapabilirler bunu? Genelde o 3-4 dakika, öğrencilerin
çok karmaşık soruları çözmemeleri lazım. Fen, matematik, geometri
soruları genelde karmaşık sorulardır. Dolayısıyla çocuk sınav
kaygısına dayalı olarak, o anki kaygısının yarattığı motivasyon
düşüklüğü nedeniyle anlık olarak düşünememe ve unutkanlık sorunları
yaşayabilir. Matematik ve fen soruları genellikle yoğun bilgi
gerektiren sorular olduğu için o anda hatırlama sorunu yaşar ve o
sorulara yanlış cevaplar vermeye başlar. Çocuk 1-2 tane soruya
yanlış cevap verdiği anda da bütün motivasyonu alt üst olur ve
artık o sınavdan kopar.
O yüzden benim önerim ilk 5 dakikayı 1-2 kısa Türkçe sorusu çözerek
geçirsinler. Kendilerini rahat hissedecek seviyeye geldiklerinde,
artık sınav kaygısını atlatmışlardır. Şunu unutmasınlar ilk 5
dakikadır yüksek kaygının olduğu an. Öğrencide, 'Evet ben daha önce
bu soruları çözmüştüm, bu soru tipini görmüştüm, bu benim
gördüğümden farklı değil' algısı başladığında o kaygı biter
zaten.''
Turgay Polat, ailelere de önerilerde bulunarak, sınav haftasında,
ailelerin, çocuğa aşırı anlayışlı davranmalarının, onunla
tartışmamaya, en sevdiği yemekleri yapmaya, üzmemeye özen
göstermelerinin de çocuğu strese soktuğunu ve ailenin normal
rutinini bozmamanın büyük önemi bulunduğunu vurguladı.
''SINAV ANINI ZİHİNLERİNDE CANLANDIRSINLAR''
FEM Dershaneleri Rehberlik Uzmanı Faruk Ardıç da öğrencilerin,
''Konuları daha bitiremedim'', ''Tam hazırlanamadım'', ''Başka
arkadaşlarım benden daha iyi hazırlandı'' gibi duygularla da kendi
kendilerini kaygıya sevk edebileceklerini hatırlattı.
Öğrencinin günlük yaşantısını aksatacak haldeki kaygıların ise
normal dışı kaygılar olduğunu belirten Ardıç, bu durumda bir uzmana
danışılmasında fayda olduğunu belirtti.
ÖSYM'nin bu yıl çok iyi bir hazırlık yaptığını ve sınava ilişkin
görüntülü tanıtım CD'leri hazırladıklarını aktaran Ardıç, şunları
söyledi:
''Öğrencilerin bu tanıtım CD'lerini ÖSYM'nin sitesinden
izlemelerinde fayda var. Bu filmin temel özelliği sınav anında
öğrencilerin dikkat edeceği tüm hususlar sergilenmiş. Bunu
izlemenin, öğrencilerin temel kaygılarını azaltacağını
düşünüyorum.
Ayrıca sınavdan önce, öğrenci eğer sınav anını zihninde
canlandırırsa, 'Sınava gireceğim. Kitapçıklar dağıtılacak. Önce
adımı kodlayacağım' gibi zihinsel bir alıştırma yaparsa, bu
canlandırma da belirsizliği ortadan kaldıracağından dolayı kaygı
durumu azalacaktır.''
Öğrencilerin nefes egzersizleri yapmalarının, derin bir nefes alıp,
3-4 saniye nefeslerini tutup daha sonra vermelerinin de
sakinleşmelerine neden olacağını ifade eden Ardıç, bu hafta aşırı
ders çalışılmayıp 1-2 deneme sınavı yapılarak geçirilmesini tavsiye
etti.
Ardıç, ''Aşırı yüklenmeye gerek yok. Bir de olaylara pozitif
yaklaşmak önemli. Sınav, hayatın bir parçası. 'Kendime güveniyorum.
Elimden gelen gayreti göstereceğim' diye düşünsünler. Bu tür
düşünceler de kaygılarını azaltacaktır'' dedi.