Şimşek yumuşak inişi anlattı
Abone olMaliye Bakanı Mehmet Şimşek, küresel ekonomide belirsizlikler sürerken Türkiye'nin yumuşak inişi nasıl gerçekleştirdiğini anlattı.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, küresel ekonomide
belirsizlikler sürerken Türkiye ekonomisinde yumuşak iniş sürecinin
başarıyla devam ettiğini söyledi.
Şimşek, yumuşak iniş olarak adlandırılan bu sürecin,
büyüme kompozisyonunun iç ve dış talep arasında dengelenmesi, cari
açığın daralması ve enflasyonist baskıların azalması olarak
geliştiğini kaydetti.
2013 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2011 Yılı
Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı'nın görüşmeleri, TBMM
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda başladı. Maliye Bakanı Şimşek, burada
yaptığı sunumunda, kriz sonrası dönemde Türkiye ekonomisi güçlü bir
büyüme süreci yaşadığını belirtti. 2010-2011 yıllarında ortalama
yüzde 8,8 büyüyen Türkiye ekonomisinin global büyüme liginde üst
sıralarda yer aldığını aktaran Şimşek, "Ancak kriz sonrası dönemde
büyümenin motoru olan iç talep yüzde 10,3 ile normalin oldukça
üzerinde büyümüştür. Yurtiçi tasarruflarımızın yetersiz oluşu ve
dış finansmana erişimin kolaylaşması da cari açığı çok yüksek
seviyelere çıkarmıştır." diye konuştu.
Maliye Bakanı, küresel krizin toparlanma sürecinde Türkiye
ekonomisi için temel risklerin; Euro bölgesinde devam eden borç
sarmalı, ABD'deki mali dengesizlikler ve gelişmekte olan
ülkelerdeki büyümenin sert şekilde yavaşlaması olduğunu ifade etti.
Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel kriz sonrası kırılgan bir
yapıda devam eden toparlanma sürecinin 2018 yılına kadar süreceği
tahmininde bulunmuştu. Bu noktaya dikkat çeken Şimşek, Euro
Bölgesi'nde yaşananlar yüzünden bu yüzden pek çok ülkenin büyüme
tahminlerini aşağıya çektiğini söyledi.
Küresel finansal krizin başlangıcından bu yana yaklaşık 5 yıl
geçmesine rağmen dünya ekonomisinde istikrarın hala
sağlanamadığını, gelişmiş ekonomilerde zayıf büyüme ve yüksek
işsizlik ortamı sürerken, Euro Bölgesi kamu borç krizinin bir güven
bunalımına dönüştüğünü söyledi. Gelişmiş ülkelerin yaşadığı bu
sorunların küresel görünümü olumsuz yönde etkilediğini anlatan
Şimşek, bu nedenle birçok ülke ve uluslararası kuruluşların büyüme
tahminlerini aşağı yönlü revize ettiğini bildirdi. Küresel
büyümenin 2012 ve 2013 yıllarında yüzde 3,3 ve yüzde 3,6 olmasının
tahmin edildiğini aktaran Şimşek, bu oranların kriz öncesi küresel
ekonomide görülen yüzde 5-5,5'lik büyüme oranlarının oldukça
altında olduğunu ifade etti.
Bakan Şimşek, büyük buhran sonrası küresel ekonominin kriz öncesi
seviyeyi yakalaması yaklaşık 7 yıl aldığına dikkat çekerek, "IMF,
küresel kriz sonrası kırılgan bir yapıda devam eden toparlanma
sürecinin 2018 yılına kadar süreceğini tahmin etmekte. Bu
çerçevede, Türkiye ekonomisini de çok yakından ilgilendiren küresel
ekonominin önündeki temel riskleri; Euro Bölgesi'nde devam eden
borç sarmalı ve güven sorunu, ABD'deki mali belirsizlikler,
gelişmekte olan ülkelerde büyümenin sert biçimde yavaşlaması,
jeopolitik risklere bağlı olarak yüksek seyreden emtia fiyatları
şeklinde özetleyebiliriz." dedi.
BÜYÜME ORANINDA SAPMA YOK
Cari açığı kontrol altına almak için geçen yıl ekonomi yönetimi
olarak bazı önemli adımlar attıklarını aktaran Şimşek, bu
çerçevede, Merkez Bankası'nın para politikasını sıkılaştırdığını,
ithalatın artış hızını sınırlayan bazı vergisel önlemler
alındığını, BDDK'nın da makro-ihtiyati uygulamalarla bu sürece
destek verdiğini dile getirdi. Şimşek, alınan bu tedbirler
neticesinde ekonominin 2011'in ikinci yarısından itibaren kontrollü
bir yavaşlama sürecine girdiğini, bu süreçte iç talep yavaşlarken
dış talep büyümenin kaynağı haline geldiğini söyledi.
Maliye Bakanı Şimşek, bu gelişmelere paralel olarak, 2012
yılında ekonominin yüzde 3,2 oranında büyümesini öngörüldüğünü
bildirdi. Büyüme oran geçen yıl Orta Vadeli Programda (OVP)
öngörülen yüzde 4'ün 0,8 puan altında olduğuna işaret eden Şimşek,
yaşanan küresel yavaşlama dikkate alındığında bu farkın büyük bir
sapma olmadığını ifade etti. Türkiye'nin, cari açık gibi önemli bir
ekonomik sorunu krize dönüştürmeden yönettiğini dile getiren Bakan
Şimşek, yüksek seviyelere çıkan cari açığı, uygulanan doğru makro
ekonomik politikalarla kontrol altına aldıklarını kaydetti. Bakan
Şimşek, 2011 yılı Ekim ayında zirve yaparak 78,6 milyar dolara
kadar yükselen 12 aylık cari açığın bu yılın Ağustos ayında 59
milyar dolara gerilediğini bildirdi.
Yumuşak iniş sürecine paralel olarak enflasyonist baskıların da
azaldığını belirten Şimşek, geçen yıl sonunda yüzde 10,5'e yükselen
enflasyonun bu yıl sonunda kurdaki istikrar ve iç talepteki
zayıflamayla birlikte yüzde 7,4'e, önümüzdeki yıl ise yüzde 5,3'e
gerilemesini beklediklerini bildirdi. Bakan Şimşek, başta gıda ve
petrol olmak üzere emtia fiyatlarındaki yükselme eğilimi enflasyon
görünümü üzerinde risk oluşturduğunu bildirdi. Bakan Şimşek, 2009
yılından bu yana 4,2 milyon net istihdam oluşturduklarını
kaydetti.