Silivri'den Meclise tünel kazıyorlar

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ''Şimdi bir partimiz Silivri'den adam seçip, onu parlamentoya taşımak istiyor. Hapisten adam kaçırma operasyonları yapmaya çalışıyor muhalefet partisi.  Adeta Silivri'den Meclise tünel kazıyorlar'' dedi.

AK Parti Kocaeli İl Başkanlığınca Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Derbent Uygulama Oteli'nde düzenlenen 3. Teşkilat Eğitim Programına katılan Bakan Ergün, siyasete istikrarı ve güveni getirdiklerini söyledi.

Bunu güçlü bir şekilde hayata geçirdiklerini ve siyasete olan güveni muhafaza ettiklerini dile getiren Ergün, artık kimsenin aklında ''Siyasi istikrar bozulur mu, koalisyon dönemi mi başlar? Ya bir darbe olursa, muhtıra verilirse...'' diye bir şey olmadığını belirtti.

Bakan Ergün, Türkiye'nin geçmişte bunları da yaşadığını belirterek, bugün Türkiye'yi siyaseti istikrarsızlığa sürükleyecek tüm adımların önünün kesildiğini kaydetti.

''Artık kimsenin kafasında, 'demokrasi sekteye uğrar mı, darbe olur mu?' sorusu yok'' diyen Ergün, şöyle devam etti:

''Biz bunların içinden geçtik ve bunlar büyük çapta bertaraf edildi. Siyasi istikrarsızlık, güvensizlik bir ülkenin başına gelebilecek en kötü şeydir. Biz siyasi istikrar ve güven ortamını temin etme noktasında vatandaşa verdiğimiz sözleri tutan ve o istikamette ilerleyen bir siyasi iktidarız. Ekonomide istikrar ve güven olması için atılması gereken adımlar vardı, onları attık. Bütçe açığı almış başını gidiyorsa, bütçe açığı kontrol edilemezse kimse o ekonomiye güvenmez. Gelirimiz söylediğimizin üzerinde olurken, harcamamızı da tahminlerimizin altında tuttuk. Çok tedbirli davrandık. Makro ekonomik dengeleri koruduk. Borçlanma ihtiyacımız azaldı, faiz oranları düştü.''

Ergün, herkesin artık bütçe dengelerine ve hükümetin mali disiplinine güvendiğini, güven ve istikrarın ekonomide de sağlandığını dile getirdi.

Türkiye'nin demokratikleştiğini, insan hakları ve özgürlükler alanlarının genişlediğini ifade eden Ergün, Türkiye'nin eskiden her lafın suç sayıldığı bir memleket olduğunu kaydetti.

Türkiye'de tüm sosyal kesimler için hak ve özgürlük alanını genişleten adımlar atıldığını dile getiren Bakan Ergün, şöyle konuştu:

''Vatandaşlarımıza ana dilini konuşma, çocuğuna isim koyma, şarkısını, türküsünü söyleme yasağı getirmişiz. Köyünün, kasabasının adını değiştirmişiz. İnsan onurunu zedeleyen ne uygulama varsa sözüm ona ülkenin güvenliği, bütünlüğü adına yapmışız. Bir ülkenin güvenliğini ve bütünlüğünü tehdit eden uygulamalar bunlar. İnsanlar bir ülkede ne kadar hür olurlarsa, düşünceyi açıklama hürriyeti, inanç hürriyeti, kendini ifade etme hürriyeti, teşebbüs hürriyeti gibi hürriyetleri ne kadar geniş kullanırlarsa ülkelerine o kadar bağlanırlar ve ülkelerine o kadar sahip çıkarlar. Bir toplum üzerinde bu tür baskılar hissedelerse manevi huzur bulamazlar. Çoluğuna çocuğuna 'sen şu kıyafetle üniversiteye giremezsin, şuraya gelemezsin, buraya gidemezsin' gibi uygulamalar yapıyorsun. Nereye dayanıyorsun? Açık anayasa ihlali bunlar. Açık kanun ihlalleri yapıldığı halde uygulamalar yüksek yönetim ve yargı katlarından himaye görürse, bu tür insan hakları ihlali, anayasa ihlali sayılan uygulamalar himaye görürse o ülkede insanlar huzurlu olabilir mi? Olamaz. Bu konuda büyük ilerlemeler kaydedildi, daha da elbette kaydedilecek.''

''Türkiye'de iktidarı devirme, kaos meydana getirme planları yapma dönemi  büyük oranda sona erdi'' diyen Ergün, çeteler ve mafyayla mücadelede önemli mesafeler alındığını bildirdi.

Türkiye'nin demokratikleştiğini, insanların rahat ve huzur bulduğunu savunduklarını, bir kesimin de Türkiye'de yönetimin otoriterleştiğini muhaliflerin susturulduğunu ileri sürdüğünü ifade eden Ergün, sözlerini şunları söyledi:

''Kim muhalefet etmek istiyor da edemiyor? Kim neyi yazamıyor, neyi söyleyemiyor? Hangi muhalefet partisi parlamentoda neye muhalefet etti de buna otoriter bir şekilde engel olundu. Adamı silahlar, el bombaları, suikast planları, roket atar, lav silahıyla yakalamışsın, işlediği cinayeti ortaya çıkarmışsın, 'Muhalifleri Silivri'de hapse koyuyorsunuz' diyorlar. Böyle muhalif nerede var? Dünyanın neresinde bombalı, roketatarlı, lav silahlı muhalefet var? Bunlar mı muhalefet? Şimdi bir partimiz kalkmış Silivri'den adam seçip, onu parlamentoya taşımak istiyor. Hapisten adam kaçırma operasyonları yapmaya çalışıyor muhalefet partisi. Adeta Silivri'den Meclise tünel kazıyorlar. Zaten 'biz bunların avukatıyız' diyorsunuz. Avukatı olmanın da ötesine gitmiş olursunuz bu tür uygulamalarla. Bırakın yargı işini yapsın.''