Silivri'de gün sakin başladı
Abone olPazartesi günü CHP'li vekillerin organizesiyle Silivri'ye akın ederek olay çıkaran kalabalık, bugün Silivri'ye gelmedi.
8 Nisan'da yaşanan gerilimin ardından bugün görülen
Ergenekon davasında, Silivri Cezaevinin önü sakindi ancak duruşma
salonunda gerginlik vardı.
8 Nisan'da içerde ve dışarda yaşanan gerilimin ardından gözler yeniden Ergenekon davasında. Bugün Silivri Cezaevi önü sakin, fakat duruşma salonunda yine gerginlik var.
283. duruşmaya Birgül Ayman Güler, Melda Onur, Umut Oran, Ali Özgündüz ve Bülent Tezcan'ın da aralarında bulunduğu 15 CHP milletvekili izleyici olarak katıldı.
Davada usule ilişkin beyanları alınan sanıklar, savcılığın esas hakkındaki mütalaasının reddini istedi.
BALBAY: ''DÜRBÜN TALEP
EDİYORUM''
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada usule ilişkin talepte bulunmak üzere söz alan tutuklu sanık CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, duruşma salonundaki oturma düzenini eleştirdi. Balbay, "Bu salonda göz teması kurmak dahi mümkün değil. İzleyici sıraları o kadar uzak ki gelen milletvekillerini ve seyircileri göremiyoruz. Bunun için dürbün talep ediyorum" dedi.
''SAVCILAR, YARGITAY İÇTİHATLARINI TANIMIYOR''
Mustafa Balbay, savcıların Yargıtay'ın hiçbir ilkesel içtihadını tanımadığını ileri sürerek, şunları söyledi:
"Savcılar hazırladığı mütalaada hileye başvurmuştur. Savcılar sanki insafa gelmiş de 'Ben senin terör örgütünden cezalandırılmanı istemiyorum ama senin yaptığın bütün eylemlerini örgüt faaliyeti çerçevesinde hükümeti devirmekten cezalandıracağım' diyor. Savcılar 'Ergenekon Terör Örgütü'nün varlığı tespit edilmiştir' diyor. Ne örgütü? Dava dosyasında bulunan bir belgede örgütün 6 organı olduğu yazıyor, diğerinde 8 organı olduğu belirtiliyor. Bunu Mehmet Haberal Hoca'ya 'Organ nakli mi yaptınız?' diye sordum."
İzleyicilerin ve milletvekillerinin bu ifadelere gülmesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Özese, Balbay'ı uyararak konuşmaya böyle devam etmesi halinde mikrofonunu kapattıracağını belirtti.
Bu arada söz almadan konuşan avukat Vural Ergül ise mahkeme heyetine hitaben "Böyle devam edemezsiniz" dedi. Başkan Özese de "Nasıl devam edeceğimi sizden mi öğreneceğim" diyerek avukat Ergül'ü uyardı.
''KÜÇÜK TERÖRİST Mİ YETİŞTİRİYORUM''
Mütalaada TCK'ya göre suç tarihi ve suç yerinin belirtilmesi gerektiğini ifade eden Balbay, "Gözaltına alındığım gün, mütalaada suç tarihi olarak belirtiliyor. Gözaltına alındığımda evimde oğlumu uyutmaya çalışıyordum. Küçük bir terörist mi yetiştiriyorum" dedi.
Mustafa Balbay, dava sürecinde 5 yıl sonra esas hakkındaki mütalaanın hazırlandığını anımsatarak, "Bu mütalaa Danıştay katillerine beraat, milletvekili, asker ve gazetecilere ise ağırlaştırılmış müebbet isteyen bir mütalaadır" diye konuştu.
"SAVCILAR, SAKIK VE YILDIRIM'IN İFADELERİNE İTİBAR EDİYOR''
Savcıların mütalaasında, "Ergenekon" adlı bir kitap yazan gazeteci yazar Can Dündar'ın tanık olarak verdiği ifadelere itibar edilmediğini, tanık Şemdin Sakık ile Osman Yıldırım'ın ifadelerine itibar edildiğini savunan Balbay, mahkemenin mütalaayı savcılığa iade etmesini istedi.
ERDOĞAN'IN BEYANLARINI OKUYUNCA MİKROFONU KAPATILDI
Tutuklu yargılanan İşçi Partisi Merkez Karar Kurulu üyesi Turhan Özlü de tanık olarak dinlenilmesini istedikleri Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun'un, TBMM Yasadışı Dinlemeleri Araştırma Komisyonu bünyesinde alınan beyanlarına değinerek, Uzun'un mahkemece de dinlenilmesini istedi. Özlü'nün, konuşmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın davayla ilgili beyanlarından alıntılar yapması üzerine, Mahkeme Başkanı Özese sanığı, dava dışında konuşmaması konusunda uyardı. Özese, aynı şekilde konuşmaya devam eden sanığın mikrofonunu kapattırdı. Özlü'nün mikrofonsuz yaptığı konuşmaları izleyiciler tarafından alkışlanınca Başkan Özese, "Burası mahkeme salonu. Böyle tepki gösteremezsiniz" ifadelerini kullandı.
''175 CELSE TALEP VE BEYAN ALDIK'
Konuşmasında taleplerin dışına çıktığı için uyarılan tutuklu sanık eski Yarbay Mustafa Dönmez ise "15 dakikalık konuşmamda 20 defa müdahale ettiniz. Bize ön yargılı davranıyorsunuz. Derdimi meramımı anlatamıyorum. 6 ayda bir konuşmamıza müsaade ediyorsunuz. Savcıya gösterdiğiniz toleransı bize göstermiyorsunuz" diye konuştu.
Başkan Özese de "Bize ön yargılı diyemezsiniz. 39 bin sayfadan fazla duruşma zaptı olmuş. 175 celseden fazla talep ve beyan aldık. Bunları kim konuşmuş? Savcı beyler mi konuşmuş, biz mi konuşmuşuz" dedi.
Dönmez'in konuşmasında savcı Mehmet Ali Pekgüzel hakkında beyanda bulunması üzerine mikrofonu kapatıldı.
KOLÇAKLI SANDALYELER
Usule ilişkin beyanların alındığı duruşmada konuşan bazı sanıklar da savcılığın esas hakkındaki mütalaasını eleştirdi. Sanıklar, mütalaanın reddedilerek savcılığa iadesini istediler. Bu arada, milletvekilleri ve gazeteciler için duruşma salonunda izleyicilerin bulunduğu bölümde yer ayrıldığı, rahat not tutulabilmesi için de bu alana kolçaklı sandalyelerin yerleştirildiği görüldü.
8 Nisan Pazartesi günü yapılan duruşmada milletvekilleri ile bazı gazeteci örgütleri temsilcileri rahat çalışamadıklarını belirterek, daha önce kullanılan masalı bölüme geçmek istemişler ancak mahkeme izin vermemişti.